SEN
Bir kanatlanmış alevsin rûhumda her gün benim
Ömrümün kutsal mucizesi,
gönlümün hazinesisin.
Gözlerine vurgunum:
Kırk kere düşündüm
Kılı kırk yardım
Kırka katladım
Kırk kilometre yol yürüdüm
Kırk saniye
Seni görmek için.
Kalbinin sıcaklığı
gönlünün zarafeti,
rûhunun asâleti
aksetmiş de yüzüne
bir nûrlu güzellik
vermiş özüne.
Ferhat, Şirin için dağları delmiş
Mecnun, Leyla için aklı yitirmiş
Bana da sordular, işte cevabım:
Sevdiğim canımdan kıymetli imiş.
Ne karlı dağları aştım
Ne de ırmaklardan geçtim
Ben yârimden ayrı düştüm
Ağlarım hep zârı zârı.
Gönlümün gamı, tasası
Gözlerde sessiz çığlıklar
Diller duâda...
Ömürler sürüklenir
Yorgun sokaklarda
İstanbul, sırat köprüsü
Burada yaşamak ömür törpüsü
Kalbimde aşkından çağlayanlar var
Sana vurgun nice ağlayanlar var
Kıskanıp, gizlerim ömrümde seni
Sana âşık nice ağlayanlar var.
Sesini duyamazsam kulaklarım pas tutar
Sen yanımda değilsen kalbim her an yas tutar
Sana öyle tutkunum öyle değerlisin ki
Senin yerini yine sen gibi bir can tutar.
Dağlasan
kızgın demirle göğsümü
sanma
yanar kül olurum.
Sen yoksan ömrümde
Sonbaharın hüznünü hissettikçe derinden
Bir sisli mâzi geçer gözlerimin önünden
Zevk dolu, neş'e dolu o coşkulu günlerden
Şimdi artık geriye hiç bir eser kalmadı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!