Sen bir resim koyuyorsun;
Yüzlerce insan beğeniyor,
Ya da paylaşıyor.
Ben yüreğimi koyuyorum,
Ne beğenen var ne de paylaşan.
Gece üşürken gecenin koynunda
Günahlar asılır tövbe koyunda
Gel-geç dünyanın kirli oyununda
Gönlüm yenilir, ellerim boş kalır.
Vurgun yerim limansız denizlerde
Hayalden de güzel havada uçmak
Özgür renkli bulutlarda buluşmak
Ama bu özellik kuşlara hastır
Verilen güzellik insana yastır.
Pişman olacağın bir şeyi yapma
Kızılca kıyamet batarken güneş
Hoyrat rüzgar alnıma vuruyordu
Soğuk gecede sırlar duruyordu
Göçmen kuşlar gibi giderken kardeş.
İçime hüzün doldu sen gidince
“Gözler kalbin aynasıdır.” Derler
Bilmem ki
Yalan desem ne derler
Hani cilalanmış bir kalbi
Yansıtan göz olsa
Onun bir bakışı adamı ezer.
Ben ölünce,
Kiralık ağıtçılar tutmayın!
Bırakın da,
Kalbimin zarını zorlayan
Kardeşlerim,
Sevgi radarımın içine giren
Kozalak renkli bir akşam önünde
Ben çam kokan dağlarımı isterim.
En taze bir rüzgar kuzey yönünde
Ben en serin dağlarımı isterim.
Rengarenk hür çiçeklerle bezenmiş
Küf kokan bir geceydi, ben yalnızdım
Gölgem üşüyordu, beton duvarda
Sensizliğe alışmaya çalıştım
Ellerim titriyordu kaldırımda.
Sokaklar sessiz, lambalar fersizdi
Büyürsün daha hiç acele etme
Evin olur, barkın olur dert etme
Sen şimdi mavi sularda perisin
Bakışların masum, sen çok körpesin.
Dehliz yokuşlarda yorulan adamı
Güneş doğarken, bir sabah kalkmışsın
Vücud halsiz fotosentez yorgunu
Mor çehreli hayallere dalmışsın
Kalbin, içli şarkı gibi duygulu.
Her cümle düğüm olur boğazımda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!