Güneş doğarken, bir sabah kalkmışsın
Vücud halsiz fotosentez yorgunu
Mor çehreli hayallere dalmışsın
Kalbin, içli şarkı gibi duygulu.
Her cümle düğüm olur boğazımda
Yol deyip geçmeyin!
Yürürken insafsızca ezmeyin
Yol bir kalp kadar
Şeffaf ve naziktir,
Araştırmadan, incelemeden
Bir yol tutturanlara
Sekizgece rüzgarları eserken
Bir akşam üstü terkettin bu şehri
Umutlar derin sularda yüzerken
Karlı bir geceydi, bıraktın beni.
Geceye nur verirken kar beyazı
Sen bir resim koyuyorsun;
Yüzlerce insan beğeniyor,
Ya da paylaşıyor.
Ben yüreğimi koyuyorum,
Ne beğenen var ne de paylaşan.
Güneş doğarken kimseye sormaz
Saatini, yönünü şaşırmaz
Her sabah “merhaba” derken
Sırtımızı sıvazlar
Bir anne şefkatinde.
*
Ilık bir rüzgar
Alnımı sıyırırken
Tüm umutlarım atık gibi
Kıyılara vururken
Nasıl yazılır, anlatılır?
Geçmiş zaman nasıl damıtılır?
Gece üşürken gecenin koynunda
Günahlar asılır tövbe koyunda
Gel-geç dünyanın kirli oyununda
Gönlüm yenilir, ellerim boş kalır.
Vurgun yerim limansız denizlerde
Suya akseden fersiz gözlerim
Deniz dibi çiçeklerini andıran
Deniz laleleri kadar sessizdi
Rengarenk suyu bulandıran hayallerim
Çıkmaz sahillerde nefessizdi.
*
İç sularım güz yorgunu yıkamam bendimi
Gizemli bir yapım var; anlatamam kendimi.
*
Gülmese de lavanta beyazı solgun yüzüm
İçini ferah tut, ben avuturum kendimi.
*




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!