Sabit İnce Şiirleri - Şair Sabit İnce

Sabit İnce

Ispartanın gül diyarı bağında,
Seni gördüm yarim davras dağında.
Dört ay da geçti piyade alayında,
Gençliğin delilik güzel çağında...

Erhanlar, Mehmetler, kahramanlarla,

Devamını Oku
Sabit İnce

Avrupa birliği diye,
Biz birliği bozamayız.
Türlü haltlar yiye yiye,
Avrupalı olamayız.

Ermeni mi işin senin,

Devamını Oku
Sabit İnce

Dünya bir yalancı hanmış
kondum, göçtüm o da boşmuş.
Mecnun da Leylaya yanmış
yandım, geçtim o da boşmuş.

Dünya boşa geldi geçti,

Devamını Oku
Sabit İnce

İşi gücü para pulda, hesapta,
Etin gramını arar kasapta.
Üzerine yoktur ince hesapta,
Küçük hesaplarla uğraşır adam.

Selamı zor verir, düşünür biraz,

Devamını Oku
Sabit İnce

Ne çöllerde mataramdaki
Son damlayı sebil ettim
Ne dertli sazımın mızrabından
Tellere eziyet ettim

Ne kırk yıllık ömrümü

Devamını Oku
Sabit İnce

Yesil ördek gibi yüzemedim ben,
Dünya sonsuz imis bitiremedim
Gönlümce alemi gezemedim ben
İstedim yanima getiremedim

Coskun seller gibi caglayamadim

Devamını Oku
Sabit İnce

Arkadaşlık dostun yanı gibidir,
Yalnız kalanların yari gibidir.
Yaradan mevla'nın sırrı gibidir,
Kırma arkadaşın, o bir kabedir.

Arkadaş askerde nasıldı düşün,

Devamını Oku
Sabit İnce

-öğretmen Tahsin Ünal'a-
Otuz yıl evveli çıktıydık yola,
Arpa boyu gittik biz Tahsin hocam.
Ezildik, dizildik vermedik mola,
Eriyerek yittik biz Tahsin hocam.

Devamını Oku
Sabit İnce

-Babam’a-
yetmiş altı yılın gamı, çilesi,
Yüklenmiş üstüne çekemez babam.
Uzun bir hayatın derdi, belası,
Debelenir durur çıkamaz babam.

Devamını Oku
Sabit İnce

Gönderlerde dalgalanan bayrağa,
Uzanan elleri kıran milletiz.
Mehmedim düşünce kara topraga,
Al bayrağa rengi veren milletiz.

Ay ile yıldızım sarmaş dolaştır,

Devamını Oku