İsterim ufuklar bir başka güzel,
Güneş, tepelerden bana doğrulsun.
Ey beni öteye çağıracak el,
Ebedi çağrınla yüreğim dolsun.
Biz, yeşil bahçenin küçük fidanları,
Gün gelince dal dal büyüyeceğiz.
Gölgemizde oturup dinlenenlere,
Büyük büyük ağaçlardan duyduğumuz,
Yüzün ne kadar güzel!
Ah canım anneciğim.
Sensin beni saran el,
Ah canım anneciğim.
Kolların kucak bana,
Deve ağır gider, çok yol alırmış.
Acele yürüyen, yolda kalırmış.
Acelede hayır olmazmış, çünkü:
“Acele işe şeytan karışır”mış.
Kubbeleri sonsuz mimarisine
Açtım yüreğimi ezan sesine.
Koştum taşlarla bestelediği,
'Süleymaniye' adlı ilahisine.
Onüç Mart, ramazan teravih vakti,
Müminler sel gibi camiye aktı,
Şehir secdelerle yıkanacaktı,
Yıkılarak viran oldu Erzincan,
Gül idi, sarsıldı, soldu Erzincan.
Annem bana dedi ki:
Güzel huylu ol yavrum!
Büyüğe saygı göster,
Sevgi ile dol yavrum!
Çalış, öğren ve uğraş…
'Bir varmış bir yokmuş' la
Masalına başlanır.
Büyük küçük, dinleyen,
Hikâyenden hoşlanır.
Saf temiz yüreğinle,
“Âsım”dı, şairdi, dertli bülbüldü,
Hak yolda inançla coşan bülbüldü.
Mümindi, İslâm’a duyduğu aşkı,
Safahat’a mısra mısra döküldü.
Rıfkı Kaymaz
Ay kanatlı yıldız kuşum,
Ne sevimli ne güzelmiş.
Kanadında bin bir masal,
Kafdağı’ndan uçup gelmiş.
Ay kanatlı yıldız kuşum,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!