Yaradan’a kuldan daim şekavet
Hakikat ehlinde kalpte vekalet
Senden ayrılanda olmaz adalet
Terazi dirhemi doğretmeyince. (doğru etmeyince)
Senin aşıkların sevgini arar
Fatiha’da yedi tefsir anındı
Kürme gülistâna döndü efendim.
Üç kapıda aynı cemal göründü
Susuzlar deminden kandı efendim.
Ne güzelsin padişahım Hulûsi
Ruhlar aleminde evvel ervahta
Gâlu bela’daki anda tanıdım.
Sevgili Resulün çıkınca tahta
Senin varlığını sende tanıdım.
Hazreti Resul’e ilk emrin ikra
Size anlatacak derdimiz çoktur
Her derdin çıbanı zehirli oktur
Sizden başkasında bir çare yoktur
Cümle alem başvururlar tabibe.
Doktorlar hastayı inceden süzer
Başımız sağolsun benim Türkiye’m
Fatiha okudum sana hediyem
Böyle emrolunmuş kime ne diyem?
Teslim olduk Zülcelal-i Celil’e.
Akıyor vatanda gözlerin seli
Garip garip gece vakti ağladın
Kement atıp kollarımı bağladın
Ateş attın ciğerimi bağladın
Seher vakti nedir derdin ulu kuş?
Şikayet mi eden yoksa halinden?
Din ile ne güzelsin.
Ervahlardan çok ezelsin
Mekânında münezzehsin
Şanı büyük ulu Sübhan…
Doğrulmadın doğurmadın
Yar bana zülfünden hatıra vermiş
Dostluğum kadimdir unutur muyum?
Gelmiş gurbet elden hatırım sormuş
Sevdamız talimdir unutur muyum?
Derdime dermandır yârin halleri
Kur’an gerici mi utanmaz adam?
Attığın çamurun tozsun görelim
Musalla taşına çağırma madem
Laikler safını düzsün görelim.
İnkarın cefası boyumu aştı
Gel hele deli gönlüm gel hele
Korlanmış közümüz, ateşimiz var.
Dönüşü olmayan girdim bir yola
Irmağa gözyaşı gatışımız var.
Ciğerimi kebap edip gönderdim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!