Bir güzele nazar kıldım
Ellere yar ettin felek
Ardı sıra baka-kaldım
Gönlü öksüz koydun felek
Konuşmaz ettin dilimi
Akşamın vaktinde güneş batarken
Konya’nın içinde bir güzel gördüm
Zamanın göğsüne hançer vururken
Konya’nın içinde bir güzel gördüm
Sevda çadırını kurmuş gözüne
Dört duvar arasında çile dolduran mazlum
Feryat eder geceye: “Nerede benim nazlım”
Bir kötüye olmuşsa can-ü gönülden teslim
Ateş olur kaderi, bahtı solar mahkumun..
Zift bağlayan duvarda belli-belirsiz kazı
Kaderin elinden oldum divane
Oyunu bozacak çözüm kalmadı
Yaşam baharında oldum virane
Kimseye diyecek sözüm kalmadı
Kaderin elinde bir köçek oldum
İşte geldik himmet ile
Bilenlere kalsın dünya
Hakkı bize rahmet ile
Ananlara kalsın dünya
Gezemedik ak fezada
Kimsesiz yuvada garip kuş gibi
Kırıldı kanadı, kaldı çaresiz
Gelir-geçer ömür, akar düş gibi
Bir düz-beyaz kalbe daldı çaresiz
Atıldı zindana bir boynu bükük
Bir kâğıt, bir kalem son ateşlerim
Dağın doruğuna koyuver gitsin
Şimdilik Avrupa'ya atışlarım
Ağaç koyuğuna koyuver gitsin
İnsana barbarca davranır hukuk
Aşkın denizinde yüzdüm dün gece
Suyu sımsıcaktı, yanmışım Ülkü
Bizim memlekette aşk hece hece
Sevda sımsıcaktı, sevmişim Ülkü
Kar tanesi darbe vurur camlara
Uyuşmuş ellerim, ellerim yorgun
Şiirle rahatlar yılgında olsa...
Düşünce, beynimde vursa da vurgun
Şiirler var olur çılgında olsa...
Yürekle uyanır her sabah güneş
Neyleyim dünyayı, istemem malı
Hayat pare pare, mala küskünüm
Kökünden kurumuş insanlık dalı
Nesil pare pare, kola küskünüm
Karma-karış olmuş seçilmez rüya
Yüz yüze tanışmak kucaklaşmak nasip olmadı.
Ama gönlümüzün yüzde yüz beraber olduğunu biliyoruz.
İnşaallah reelede de buluşacağız.
Selam ve dua ile.
Testi içindekini sızdırırmış dışarı. Dizelerine sızan lezzeti hissedince kendisini okumaya karar verdiğimi ifade etmek istedim. Başarılarının daimi olmasını niyaz ederim.