Kimler gelmiş, kimler geçmiş şu garip köyümden?
Zabit emmi vardı, köççe İbrahim nerede?
Topalın ali, gallanın oğlu yusuf, tahır,
Genç giden o ismail, ekiz osman, kuş bekir.
Köççe osman, zöhmeri, hele de garayavru?
Gönlüm bir sevdaya düştü,
Gece gündüz yanıyorum.
Yaşım bilmem kaçı geçti,
Halen sevda arıyorum.
Ne gecem var, ne gündüzüm,
Taş olaydım, dağlarda taş,
Gelmeyeydim Hollanda'ya.
Muhtaçmıydım ekmek aşa,
Gelmeyeydim Hollanda'ya.
Ne misyonum, adım oldu,
“İyi insan olmak çok büyük bir özelliktir. Tanıdığım
bir kaç iyi insandan biri olan sayın Fazlı Güner’e”
Sana söylüyorum bırakıp giden aslan,
Başımızda büyük liderdin Fazlı başkan.
Bize sen öğrettin dostluğu, güzeli inan,
Hayel meyal hatırlıyorum,
Tepelere doğru koşuyordum,
Öyle başıboş, öyle hürdüm,
Ben beni bir gece düşümde gördüm.
Taşlara tekme attım,
Duygularım dolup taştı,
Ben seni düşünüyorum.
Gönlün benden geçip gitti,
Ben seni düşünüyorum.
Hayal misin yoksa düş mü?
Bu hallere düştüm diye,
Ben kendime kızıyorum.
Bunca acı çektim diye,
Ben kendime kızıyorum.
Kimse zorla gel demedi,
Mevsimler kış olsada,
İlk baharı özledim.
Saçım akla dolsada,
Gençliğimi özledim.
Biliyorum dönülmez,
Bu sana son çağrım, son seslenişim,
Artık hiç vaktim kalmadı, hemen gel.
Yangınım kül oldu, söndü ateşim,
Gözünü seveyim, durma, aman gel.
Dertlerim tez vurdu büktü belimi,
Bu dünya fanidir, kalmaz kimseye,
Gün gelince sende göçen Ramazan.
Eben deden vardı nerede onlar?
Gün gelince sende göçen Ramazan.
Bir gün dönde þ öyle bir bak arkana,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!