Ele sordum, ele sordum,
Uçan kuşa, yele sordum.
Sevdiğimi gören var mı?
Taşkın akan sele sordum.
Ne gören var nede duyan,
Güzel kızım, kara kızım,
Saçlarını tara kızım.
Yokluğuna dayanamam,
Ara sıra ara kızım.
Minik bir kız çocuğuydun,
Daha yaşım başım ne ki?
Ben hayata küser miyim?
Güzel günler gelir belki,
Ben hayata küser miyim?
Acı tatlı yaşıyorum,
Beni benden almasaydın,
Hülyalara salmasaydın.
Keşke hiçde sevmeseydin,
Ben neyleyim söyle sensiz?
Gidiyorum diyorsun sen,
Gidenlere güle güle,
Kalan canlar bizim olsun.
Her günde bir olmaktansa,
Zor gününde birlik olsun.
Kara günde dost gerekir,
Sen bana kızmışsın, küsmüşsün belli.
Rüyamda görürdüm, görmüyom artık.
Kokunu içimde duyardım amma,
Yok olup gitmişsin, duymuyom artık.
Telefonlar sustu, belli yoksun sen.
Geçtim aynanın karşısına,
Tepeden tırnağa süzdüm kendimi.
Söyleyecek bir söz bulamadım,
Sustum.
Simsiyah saçlarım vardı,
Gel abdestin al gayri,
Namazını kıl gayri.
Sen müslüman birisin,
Müslümanca ol gayri,
Ol Allah’ a kul gayri.
Dünya namertlerle dolmuş,
Bir sen mert olsan ne çıkar.
Namertlikse şeref olmuş,
Sen dürüst olsan ne çıkar.
Kötüler hep üste çıkmış,
Aklımdan çıkmıyor göreli beri,
Yel vurdukça dalgalanan saçların.
Hele birde ince ince örgülü,
Omuz aşağı sallanan saçların.
Dokunmam incinir dökülür diye,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!