Avucumun içinde yüzüğüm
Anlamsız bir ümidin var yüzüm
İki sıra kalem iki sıra hüzün
Kavga ettim, yine küstüm,
Düş sahibim yine düşsüzüm
Ölmek gelirmiydi hiç aklına söyle
Bu kahpe yorgunluğun üzerine bir de
Kendimi taşırken ayıldı yüzüm,
Gülümseyen mimiklerde nefretle.
Tanışmaktan yorulduğum bu acı hazan
Sevgim su gibi
İner dağların arasından
Duman gibi
Görmez eder bazen
Sevdim buz gibi
Düştüm yollara, kalbime yardıma,
Karanlık çökmüştü kaldırımlara
Aklım önümden yürüyordu
Adımlarımdan sanki korkup kaçıyordu.
Çıktım yollara, güneş doğmamış daha
Bir kitapta
Eski bir şiirsin artık tozlu rafta unutulan
Her, gün doğduğunda aklımda
Bu yüzden uyumam ben
Ve uyanmam
Yağmur değince tenine, hüznün oldum bir anda
Aktı yaralı bahçelerce rüyam, benli bağrında
Soyunup bugünleri, çıkıp yağmura
Doldurdun avuçlarımı yapayalnızlığınla
Ellerin kavuştu yüzüme aşkla
Ateşlere ektiğimiz sevdaya
İçim başka acıyor, ne oldu bugün?
Gözyaşları kurumuyor mu dünün?
Ne anlattım ne de dinledim bülbülün...
Çözdükçe karışıyor, acıtıyor bu düğüm
Asıldı ellerimden bir bebek
Su damlasıydım önceleri
Yağmur oldum, yıllar sonra
Şemsiyeli! en sevdiklerim
İyilikli yüzler sevmiştim,
Yitirerek renklerimi
'Neden yağan yağmur bana hep hüzün getirir oldu. Ve yakan güneş neden bana hep ter ve gözyaşı verdi. Sen yoksun gülüm hasretin var şu an. Bak can dost, bak gözlere. İyice bak anlarsın uzaklara hasreti.'yüreğimin devrimi'
Gönül yağmurudur asıl yangın
Bata çıka anılar kabusundan
Kendine yaşam alanı arayan.
Hiç bir dilde bilinmeyen, sorulmayan
Unutmak mıdır aramamak?
Umursamamak mıdır sormamak?
Birine dokunduğunda mutlanmak
Dokunmadığında ise ağlamak.
Sen sevdiğinde yalan aşk mıdır?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!