BEN HEP ON DÖRT YAŞINDAYDIM,
DERİM DEĞİL İÇİM ON DÖRT BENİM
BEN HEP ON DÖRT YAŞINDAYIM,
KAVGAYA, KAYPAKLIĞA ŞEREFSİZLİĞE İNAT,
VE BEN ON DÖRT YAŞINDAYIM,
HAYATI ON DÖRT YAŞINDA ELİNDEN ALINMIŞ,
Hangi mevsimsin bilinmez soru,
İlk bahar, kış, sohbahar, yaz mı? sen söyle?
Hepsinde senden bir iz var, karışık duygu,
Dört mevsim kıskanır, öyle güzelsin.
Güneşin etrafında dolanır, dünya denen küre,
Günlerim geçiyor yalnız ve sessiz,
Güzelim bana nefesin lazım,
İçimde taşıdığım, büyük aşkını
Sana anlatmak değil, yaşamak lazım.
Kaç ruhun elleri dolaşsa sende,
Ey benim eksik yanımın tamamı,
Yarım kalışım bundanmış oysa,
Çöl ortasında ki susuzluğum,
Suya değil sanaymış oysa.
Göz kapaklarımın direnişi bir haykırış gibi,
Aradın mı? kendini dizelerimde,
Önceden yerin vardı dizim üstünde,
Gündüzün gözünde, gecelerimde,
Bulamadın değil mi? öldü özgürlük.
Kaç adım attımsa geriye döndü,
Sana açım,
Sana susuz,
Ve sana uykusuz,
Özlemim kat be kat artıyor,
Hatırladıkça kızıl saçlarının kokusu,
İyice yavaşladı gülüm yelkovanın akrebe sokuluşu,
Yine sol yanımda nasıl bir sızı,
İnceden segah makamında ney mırıltısı,
Kan dökülmez dilimden, bu bende yoktur,
Affet ey insanı böyle yaratan tanrı.
Niceleri sultanlık peşinde koşar,
Bir satıh sen değilsin, bütün satıh vatandı,
Onca yiğit olmasa adını kim anardı,
Kac gece kac gün sürdü bundan haberin var mı?
Sen çağla Sakarya, oluk oluk kan aktı
Sabırsız gönlüme derviş meşrebi,
Ben bile benden bekleyemezdim.
Ne ferhat gibi, ne kays misali,
Yaşarken ölmeyi bilemezidim.
Mutluluğun yolunda canım koyarım,
Kendi sebeplerinle yandın tutuştun,
Sandın ki dünya hep o tarafta,
Senin için yanan,eriyen mumdum,
Hiç bitmez öylece kalır mı? sandın.
Yıktığın yerleri bir düşünsene,
Mehmet Kalkan yorumunuz için teşekkür ederim. kitap için bir kaç sorunu çözüme ulaştırmak gerekir. İlginize teşşekür ederim
İçiniz kalbiniz dile gelmiş adeta tebrik ediyorum inşallah şiir kitabını da alırım