Ayrılık elinden belim büküldü
Ard ardına yıllar sıralanınca
Sarardı yaprağım soldu döküldü
Ard ardına dallar yararlanınca
Şu gamlı gönlümü mihman eylemez
Çalamasam gönül eğer sazını
Ardımdan türküler teller ağlasın
Görmedim baharı bilmem yazını
Ardımdan çiçekler güller ağlasın
Perişan halimi kimse bilmesin
Gel seninle bugün bayramlaşalım
Arife gecesi bayram günüdür
Erelim vuslata yar kavuşalım
Arife gecesi bayram günüdür
Can canansız canı canan neylesin
Bilmesin sırrımı duymasın eller
Aşikâr eyleme dur gizli kalsın
Seherde bekliyor bülbülü güller
Aşikâr eyleme zar gizli kalsın
Aşığın gönlünde maşuku yatar
Böyle feryat figan edersen bağda
Yazın açan gonca gül yazdan gider
Ararsan Şirin'i Ferhat'ı dağda
Aşıklara aşka yol bizden gider
Mecnunun meskeni sahralar çöller
Aşka düşen aşık bilir
Aşk aşığın kapısıdır
Aşk yürekten içten gelir
Aşk aşığın tapusudur
Aşk aşığın içinde sır
Güllerin kokusu saçmış her yana
Seher vakti esen yel başka başka
Aşkın badesini iç kana kana
Aşk ile seslenen dil başka başka
Sevdanın yarası derindir açma
Yüreğimde hasret gönlümde keder
Aşkın badesini içtim içeli
Ne hallere saldın sen beni kader
Çile ektim hasret biçtim biçeli
Ne bilirdi bülbül figanı zarı
Saldılar gönlümü aşkın narına
Aşkın ötesine sürdüler beni
Benim gibi aşık var mı yarına
Aşkın ötesine sordular beni
Şarkılar türküler ağıtlar desin
Arzu halim Mevlam eyledim beyan
Ayaklar altında eziliyorum
Şüphesiz ki her şey bak sana ayan
Ayaklar altında süzülüyorum
Yazık emeklerim gitmesin hiçe
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!