Yüce mevlam sana açtım elimi
Her yönden kesildi yollarım benim
Senden başka kimse bilmez halimi
Her yönden kesildi dallarım benim
Yoktur mevlam senin dermansız derdin
Varım yoğum elden alıp
Gurbet ele mecbur etme
Başım taştan taşa çalıp
Gurbet ele mecbur etme
Tutunacak dalım mı var
Tarih sahnesinde yerini almış
Güneşin şehiri şu vanım benim
Asırlardır dimdik ayakta kalmış
Güneşin şehiri şu vanım benim
İnci kefal balık olur gölünde
Terk ettim kendimi kendi kendime
Ölüp gideceğim günün birinde
Engel olamadım gönül bendime
Ölüp gideceğim günün birinde
Döndükçe bu dünya akacak zaman
Sallama saçların savurma yele
Yakarsın gönlümü küle karışır
Naz yapar sevdiğim sümbüle güle
Kokun alır güller güle karışır
Bırakmadın beni bende kalayım
Hiç başımdan eksilmiyor
Karlı dağlar karın benim
Göz yaşlarım silinmiyor
Karlı dağlar zarın benim
Ne dedim ki niye küstün
Ayrılalı bende o nazlı yardan
Gezen bir zaman gurbet elleri
Belki kurtulurum belki bu dardan
Yazayıım bir zaman gurbet elleri
Acep neye varır bilmem hallerim
Yakıp yüreğimi dağlama canan
Bir gün gelir kara günler hoş olur
Bir kararda yanlız mevladır kalan
Bir gün gelir kara günler hoş olur
Ayrıldım goncamdan dikenden gülden
Sevdiceğim yavaş yürü
Yollar incinir incinir
Kamaşır gözümün nuru
Seller incinir incinir
Şeker şerbet kaymak dilin
Arsızdır söyletme deli gönülü
Düşer bir goncaya gül ister senden
Binbir derdim vardır bende gömülü
Deşip sızlatmaya dil ister senden
Yakar yüreğimi salır feryada
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!