son satırlar dökülüyor işte sevdiceğim
son kalemin son mürekkebiyle
son satırına çok az kaldı mısraların
zaten ne sayfa kaldı yazacak
ne derman
ne de başka bişee
elimde geceden kalma tarifsiz medbahlıkla
içimi kemirmektelerle
takılı kalmışım
bir noktaya
düşünüyorum...
burdayım bütün ahmaklığımla
toplama zamanı geçiyor eteklerimizi
aman vermeden
asi sözlerin kifayetsizliğine
itilmişliğimizin öfkesini bastıramaya meyilliyken henüz
bohçalamalı ekmeği soğanı
...düşmeli...
ben cenneti gördüm
az önce
gözlerinde
daldım gittim öylesine
yaşamaya ant içmiliğimle bebelerinde
öldüm gittim
vakti geldi
arkasına düşmeden basamaksız sevgilerin
papatya saatlerden alacağa düşmüşlüğüm
bana sen borçlanan ilkbahara küs
bilmezsin sen
eksikliğin
Olurya gözlerime bakarsın bir gün
Dünya ayaklarına serilmişken
Tozpembe gündüzlerde yaşarken
Silahlar patlar düşüncelerinde
Olurya bütün aşıklar vurulur
Çığlık çığlığa düşersin yanlızlığa
bir tas su dökenim olmadan düştüm yola
ardımda tanıdık ayak izleri
önüm karanlık
sağım solum meçhul
bir garip türküye vurmuşum kendimi
almışım kulağıma
ordayım
özünde saklanmışım işte
kuytuda
ödüm kopmakta derinlerime inecek gözlerin seni görme ihtimalinden
sığınmışım
sinmişim bir köşesine hayatın
bu gece
fazla oldum kendimden.
az yazdım
çok durmadan
vurdum yüreğimi dost ateşinde
paraladım
öykü gözlüm
gecemavisi kararlılığında hapisindeyim
türkü dokunuşlarının ürperten hararetiyle
kokunsuzluğun
etkisini yükselterek sunmakta
salıvermekten acize düşmüşlüğümün özrüne sığınmışım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!