Ömer Baycan 2 Şiirleri - Şair Ömer Baycan 2

Bela mısın, mükafat mısın bilemedim,
Her taşın altından sen çıkarsın.
Gördüğüm günden beri, kendime gelemedim.
Hastaya verilen narkozdan betersin.

Ne istediğine akıl sır erdiremedim..

Ben gece olur karanlıktayım,
Ben kararnlıkta sonsuz yastayım,
Karanlıkta gökten umut yağsa ne çıkar,
Gönül görmez olmuş, ben umutsuzluktayım.

Ben gündüz olur şafağı göremem,

Bana geçmiş yılları sorma bilmiyorum,
Gelecek yılları da sorma, sorma istemiyorum,
Benim için bir yıl var anlamı olan,
Yıl ......., ben bu yılda yaşıyorum.

Bana geçmiş ayları sorma, hatırlamıyorum,

Bir topraktım ben, kurumakta olan bir toprak. Bir gün yağmur yağsın diye gözlerim hep gökyüzünde kalmıştı. Sonra birden bulutlar oluşuverdi ve hareketleri hızlandı.
Şimşekler çaktı ve bir yağmur damlası! Başka bir şey istemiyordum. Şakınlık içinde yağmur devam etsin diye yalvarıyordum. Çatlayan her yerim yağmurla birlikte sımsıkı, yeniden tek vücut olmuştu. Çok mutluydum. Sonra birden yağmur kesildi, hava açtı. Uzun süre geçti aradan. Yeniden çatlamaya başlamıştım. Kuruyordum, eski halime dönüyordum ama bu kez başkaydım. Çünkü yüzümde hiç ümitsizlik ve üzüntü yoktu. Bu yağmur burada yağabilmişti, aynı şey yine olabilirdi. Yine yağmur yağar ve tek vücut olabilirdim. ÇÜNKÜ KENDİMİN KURU BİR ÇÖL OLMADIĞINI ANLADIM.

Ömer BAYCAN 24.11.1993

Gözünün gördüğü,
Aklının erdiği,
Dilinin söylediği,
Bir ben olayım.

Bakarken dalıp kaldığın,

Ruhum sığmaz oldu artık bedenime,
Zulüm eder, çarmıha gerilmiş gibi,
Tövbe ettikçe, günahlar gelir üstüme,
Çürümüş tohumlar, toprağa serilmiş gibi,

Avuçlarım arasında saçım başım,

Bir güzel sevdim fidan boylu, ince belli,
Melek yüzlü, tatlı dilli, sıcak tenli,
Bir güzel sevdim yıllarca, düşünü gördüğüm,
Yokluğu bile, başkalarının varlığından değerli,

Bir güzel sevdim saçları belinde,

Bir hayal peşindeyim yine,
Ulaşacakmışım gibi isteklerime
Bir hayal peşindeyim yine,
Kamçılar vuruluyor hislerime.

Kaderim kötü, talihim çirkin,

Duydum ki; giderken etekleri zil çalan,
Çarptığı kapının zembereği tavana atan,
Bedduaları gül suyu gibi etrafa saçan,
Biri beni sorar olmuş, kapı kapı gezerek.

Hani şeytan görecekti yüzümü,

Sabahın saat altısı,
Birden vuruldu koğuş kapısı,
Arkadaşlar kalkarken,
Kulaklarda ranza gıcırtısı.

Öyle tatlı uyku var ki üstümde,