Osman Olcay Yazıcı, 1953’te Trabzon’un Sürmene ilçesine bağlı Küçükdere Nahiyesinin Yukarıovalı köyünde, Molla Temel’in oğlu Ahmet ile Ali Efendi’nin kızı Ayşe’nin son çocuğu olarak dünyaya geldi. İlkokulu Aşağıovalı köyünde, ortaokulu Zeytinburnu’nda, liseyi Zonguldak Fener Lisesinde, yüksekokulu İstanbul’da okudu.
Başta Hisar, Töre, Öncüler, Türk Edebiyatı, Boğaziçi, Pınar, Meşale, Dolunay, Ufuk Çizgisi, Millî Kültür, İnsan ve Kâinat, Cemre, Güneysu, Çağrışım, Tepe Edebiyat, Kırağı, Kültür Dünyası, Tarih ve Düşünce, İslâmî Edebiyat, Bizim ...
Şiir elif, şiir lâm
Şiir yorumsuz kelâm
Şiir ölümün aynası
Şiir bir gül kanaması
Gökçe atlar üstünde fethe uçan cihangir:
Bu pürfüsun şehire nasıl yazılır şiir?
Bir masal diyarının gölge-ışık Kaf’ını
Kalem çizebilir mi mânâ fotoğrafını?
Uçurum diyarında kalbim mahzun ve tenha
Yeniden ölür Leylâ, her bakışta bir daha
Bir âfet-i sûzan ki, âteş olur düşlenir
Her gece hayalimde bin cinayet işlenir
Çağların yüz/akında gül-şafak rüzgâr eser
Küskün Dersaadet’te sürgün bir düş gülümser
Hüzzam melâlimizi mahfuz tutan medrese
Artık mümkün değil mi, geri-dönmek o sese
Delirirdi görse Karaca Oğlan
Tahammül olunmaz bu kurşun-aşka?
Körpe bir zambaktan sızan taze kan:
İlkyaz başka, yaralayan güz başka
Sanırsın semâdan dolunay inmiş
Firuze bir efsane, hayat denen sonsuz güz
Aynada doğarız biz, aynaya gömülürüz
Kırılgan âlemlerde hayaller ışınlanır
Aldanır düş kurarız: aynalar kurşunlanır
“Âşık-ı sâdık menem, Mecnun’un ancak adı var”
Fuzûlî
Ne zaman hislerim sana meyletse
İçimden ağlayan bir bulut geçer
Karanlık, mavi göğü çatlatan ışık gibi,
Bir şimşek gelip geçer ebruların üstünden
Çözülür ivmesinden eşyanın yerçekimi,
Şaşakalır, susarım kırık aynalarda ben.
Yorgun düşlerimizde unutuş yalnızlığı,
Kalbim bir yanardağdır göğe savrulur külüm
Bu özlem ateşinde sen hiç yandın mı gülüm
Sevdamı tılsım gibi ıssız dağlara asın
Şehre yağmur yağıyor vesen uzaklardasın
Sen türküler tutturursun ölümleri anan benim
Ömer’in yüzünde ölümü gördüm
Her şeyi hiçleyen derin bir kuyu
Ankebut sabrıyla bir kefen ördüm
Yenmek için içimdeki korkuyu
Ömer’in hasreti sakin bir mekân
Günahsız Düş
Sen gülersin gül açar beton duvar
Söyle çocuk sende neyin sırrı var
Sen ağlarsın gönlü burkulur dağın
Söyle çocuk kımıldasın dudağın
Sen yürürsün açılır gök kuşağı
Sana bütün mekanlar
Günahsız düş döşeği
Sen gülersin gül açar beton duvar
Söy ...