Soğuk duvarlar arasında.
Bir kadın, bir çocuk…
Sarılmış birbirine...
Odanın ortasında diz dize.
Aç ve sessiz ikisi de.
Sen...
Gözlerimin sakladığı sır…
Ben...
Ellerinin unuttuğu iz...
Bayram sabahı erkenden uyandım .
Tıpkı çocukluğumdaki gibi.
Uzaklardan gelmiş bir sevinçle.
Kimse yoktu evde.
Şeker tabakları sessiz.
Kapılar artık çalınmıyor .
Bugün, Asel Lina’m dört yapraklı bir çiçek…
Rüzgârı maviyle boyanmış masal defterimde…
Gözleriyle gülümsüyor gökyüzüne…
Eski bir şiirin kıyısında…
Kızımın sesini dinliyorum:
"Babacığım, dünya neden pembe değil hep?"
Bir daha yaşasaydım bu lanet olasıca hayatı.
Daha az kasılır, daha çok gevşerdim.
Hasta olunca kıvrılıp yatardım usulca…
Yatağa girmeyi ayıp sanmazdım.
"Ben olmazsam dünya yıkılır!" zannına...
Hiç böylesini duymamıştım.
Saat kendi kendine susmuştu o gün...
Çocukluk sokağımda adım kalmamış,
evlerin dili tutulmuştu.
Salıncaklar kırılmıştı.
Artık kimseye gülmüyordum.
Gece geç saatti. 
Mutfağın ışığı yanıyordu yine.
Kadın, ocağın başında bekliyordu.
Çay demlemişti.
İçmeyecekti biliyordu ama demlemişti işte.
Alışkanlıktı bu, umut gibi…
Biraz geç kaldım hayata...
Otobüsler kalkmış, sokak lambaları sönmüş.
Bir tek ay kalmış gökyüzünde...
O da benimle konuşmuyor.
Ben ki sustuğum yerden başlamıştım kendime...
Herkesin bildiği o yanlış yerden.
Ev, sessizce uyanırdı sabaha.
Henüz hiçbir sabah küflenmemişti özlemle.
TRT'de başlardı Susam Sokağı.
Saat yediydi, dünya hâlâ masumdu.
İstiklal Marşı’yla kapanırdı ekran.
Çocukluğum saygı duruşunda beklerdi.
Kadın dediğin....
Çayın demi kadar koyu olmalı.
Sokağın tenhalığı kadar sessiz.
Bazen yakar insanı ateş gibi.
Şiirin tam ortasından vurur seni



- 
 
Olcay Arslan
 
 
 
 - 
 
Gülden Çimen
 
 
 
 - 
 
Olcay Arslan
 
 
 
Tüm YorumlarNe güzel, ne derin bir hisle dokundun yüreğime...
Satırlara dökülen her kelime, ruhumun o sessiz köşelerinde yankılanıyor.
Senin gibi bir dostun, şiirlerime ve hayatımın o sade anlarına bu kadar nazikçe dokunması, bana tarifsiz bir güç ve mutluluk veriyor.
Sabahın o ilk ışıklarıyla b ...
Güzel insan,
Ruhunun güzelliğini şiirlerinde satır satır, cümle cümle hissediyorum.
"ve ben,
seni sevmeye geldim bu dünyaya."
Demişsin ya bir şiirinde, sen bu dünyaya yazmaya gelmişsin.
Bir sabah güneş en sakin, en sıcak yanıyla hissedilirken, fındık tarlalarında çalışan ins ...
Ne güzel anlatmışsınız… Sözleriniz, bir sabah mahmurluğunda demlenmiş çay gibi; içimi ısıttı. Şiirler arasında çocukluğunuzu bulmanız, belki de şiirin en güzel hali; insana kendini hatırlatması.
Ben sadece yazdım, ama siz okurken yeniden yazdınız sanki. O ayçiçek tarlasını dizeler değil, sizin ...