Bakışların buğulu ve derin
Aşka davet eder buselerin
Duyguların sağanak yağmur
Bagrıma iner
Islandıkça yaşadıgımı anlarım
Gönlümün pınarına süzülür
Doğanın senfonisi yaprakların hışırtısı
Dağlar nice aşklara dergah
Rüzgar seranat, yüreğimi dağlar
Mor dağlarımda saklı yanlızlığım ağlar
Dağlar sevdan, yüreğimi dağlar
Süngüsü düşük sessizliğin nöbetçisiyim
Bahardır adım güneştir sembolüm
Umutsuzluğa çiçek satarım
Hasretliği süpüren rüzgarım
Gönüllere dost seyyahım
Kırgınlıkları toplayan hurdacıyım
Kış gönülleri bahara döndüren falcıyım
Titretir kırları alazında uzanan bedenler
Papatyalı gözleri sarar sevmeler
Yayla yoluna düşmez dünyanın gamı
Gönülleri devirir bir bardak aşk şırası
Demlendi sevdanla gönlüm
Ruhumun bestesi
Bitmeyen şarkım
Yenik düştü yüreğim
Düşürdün bir ateş
Buz tutmuş kalbime
Yandıkça yakar yanarım
Bir tuhafım bu gün
Benliğim boşlukta
Gözlerim görmüyor
Saltanatın sende kalsın dünya
Ebedi kapı önündeyim
Çınar gölgesi kuş sesleri sanki cennet
Yanan yüreklerin sızısı içimde
Çaresizlik ellerimde
Titrer kalemim
İsyan eder ruhum kelimelerim ağlar
Anne sütüyle tadmıştır şehadet şurubunu
Kefeni bedendir gözü karalar
Tetiği çekince gözler
Tam şakağından vurulur gönül
Efkârını atar
Söz düşmez
Aşk alazında açar kırmızı
Ateş ve gül
Aşk; Benlikleri eriten bir volkansa
Ayrılık; Her zerreyi buz dağına
canlı bedeni harabeye döndüren fırtınadır...
Hayat bana
Kutlarım
ANT10 puan
Kutlarım
ANT10 puan
Kutlarım
ANT10 puan