Kalbim üşüyor,
Acıtıyor sözlerin.
Kan damlıyor dudaklarından,
Kalbime...
Mavide hüzün,
Gride renk var.
Siyahta elem,
Beyazda renk var.
Sarıda sevda,
İçimde bir sızı, kasıp kavuruyor her yanımı,
Aaah o ses, o içli ve hazin ses! ...
Alıp götürüyor ruhumun derinliklerine,
Dans edercesine adeta...
O nefesi vermek istiyorum,
Hani fırtınadan sonra her taraf gri olur ya,
Sanki her yer bir olmuştur, birleşivermiştir,
Herşey bir, herşey gri.
Gökyüzü gri, toprak gri.
İşte öylesine bir griliktir hüzün.
Öylesine...
Yalnızlığımın hapishanesinde
Otuz sekiz yıl geçti
Dört duvar arasında.
Dört duvar arasında
Sadece bir pencere ve
Demir parmaklıklar.
Mum ışıdığında,
Gözlerde kor
Dillerde nağme
Şarkılar kuş dillerde.
Mumun ışığında
Hani bardaktan boşanırcasına yağmur yağar ya,
Hani birdenbire bir bora patlar ya,
Hani,
Hani güneş yakarcasına parlar ya,
Benimki de öylesine apansız.
Her halinle
Her probleminle
Her surat asışınla
Her ne kadar
Sevmesen de...
Bir gülüşünü
Uzun, ince, beyazlı sarılı, dumanlı bir aşk...
Büyülü, gizemli hem de...
Ama yine de anlamsız...
Sigara bu;
Azıcık aşka benzer; dumanlı
Azıcık rüyaya; gizemli
Kar yağıyor,
Buzul yüreklere.
Gözlerde yuvalanıyor,
Gelecek geçmişte.
Yağmur yağıyor,
Çılgın balçıklara.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!