Haliçte asılı zaman fenerleri
Sönmeye yüz tutmuş nesiller gibi.
Unutmuş sanki zaman
Bembeyaz sandallardaki
Küçük hanımları....
Kokardı küçük beylere
Hani her şey bu olacaktı,
Her şey bunun kadar gerçek? .
Hani yıldızlar yağacaktı,
Hani üzerimize düşecekti çiçek, çiçek? …
Hani iki yarımdan bir yapacaktık,
Günaydın
Her şeye
Bana da günaydın!
Doğrulup olduğum yerde
Şöyle bir gökyüzüne baktım.
Yaşasın yine yarın oldu
Umutla uyandığın o yarına
Günaydın
Uçan kuş açan çiçek
Masmavi gökyüzünde ki bulut
Kapımın önünden geçen
Güneş tutsaktı bugün,
mahpustu sevdalısına….
Vuslat bir yerde
kurtulacaklar az sonra
tutsaklıktan
karışacaklar ay ve gün!
Güneş tutsaktı bugün,
mahpustu sevdalısına….
Vuslat bir yerde
kurtulacaklar az sonra
tutsaklıktan
karışacaklar ay ve gün!
Bana hep sorarlar. Nasılsın, neler yapıyorsun? Diye.
Ben de herkes gibi yaşayıp gidiyoruz..Derim.
Ama ben herkes gibi değilim! Ben yaşıyorum en dolusundan,
En güzeli düşünerek ve de en kötüyü.
Ben vurdumduymazım, ben boş vermişim kimi zaman.
Ben üzülüyorum en çok her şeye. Güzele daha güzel bakıyorum,
GENÇLİK NE DEMEK
Bir uçtan bir uca
giderken gözüpek
biliyorum gençlik ne demek!
Bir cesaret her şeye
Düşlerinin öldüğü
gün.
Kocaman bir gerçektir.
Uçuşan rüyaların
ardından
gördüğün….
Denizde göçebe bir dalgayım,
yersiz yurtsuz bir çingene
yoklardan topluyorum umutlarımı…
Alıp götürüyor rüzgar
nereye olursa,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!