Nice Dallanırsa Dallansın Dünya

Özgürlük müdür...?
Önce kendi tarafından bakacasın hayata öyleyse..Sonra..
Sonra yine kendi tarafından bir bir kurtulup
Mezarlarında tabutlandığın totemlerinden, türlü çengelden
Yine kendi tarafından okyanusa açılan bir suyun alnı gibi dupduru ve açık
Hayatın nezdinde varlığı kendi sesinde duyulan
Vukuatı aşk hayali, faili besbelli ufku mest
Özgürlük müdür..? O değilse boşu boşuna yanacaktır geceler karasına güneş
Boşuna sendeki çıra, boşuna beyazı yağdığına kar
Kalbindeki od, ocaktaki odun, bucaktaki deli ve çılgın ateş boşuna
Yazıktır çünkü seni tutamayan ellerine yazık
Yazıktır iki uçurum arası senden evvel yapılmış bütün köprüleri her adım
Ne büyük yazıktır yolsuz
Ve yolcusuz bıraktığın
Çünkü sana hayatı alsın da yürütsün diye öğretildiydi bilen eden kim ve ne varsa
Sen ancak yaşayarak kendini kazanacak
Ve yaşatarak dengesini kuracağın alacak verecek terazisiz bazarında
Çünkü ancak öyle gücün yetecekti güzel olup güzel kalmaya..Hayatta..
Özgürlük müdür...?
Sabahın körünü bütün seyirler senden
Özgürlük müdür, kışlarından çıkamadığın hasretlerde ummadığın düşlerde
Sihri sende uyuyan bahar
O değilse, sen değilsin o..
Çıksa nice dallanırsa dallansın dünya
Nice kuşlar ne kadar uzaklara azıksız ve pusulasız
Dönüp bakmayacaktır ıslığına nasıl çalarsan çal.. güvercin
Değilse nice yola kayıp, kendisiz ve uzak
Seni göstermeyen kandil daha sendeyken söndü demektir
Ve akla hayale gelip sen sen de bile
Görünmeyeceksin...

Seyfi Karaca...........Mayıs / 10