Ben seni İstanbul da sevdim….
Bir fetih sonrasında Arnavut kaldırımlarında
Bir yağmurun çamurunda yürüdüm yollarında
Seni öyle sevdim ki olmadığını fark etmedim
Ben seni İstanbul gibi sevdim…
Ne sahibin olabildim nede senden kopabildim
Bugün bir hüzün var içimde
Hiç duymadığım bir müziğin hüznü
Adlandıramadığım bir yokluk hissi
Bugün bir hüzün var içimde
Gözlerimde uzaklara dalan
İçimden lıkır lıkır akan bir hüzün
Sus söyleme kimse bilmesin
Bugün senin için geldiğimi
Dudakların mühürlensin
Ve başkaları görmesin
Seni öperken beni
Niye geldin diye sorma
O kadar sen kokuyorki...
Yazdıklarını aldım sözcüklerine böldüm yine sen cıktın...
Sen yazdın ben okudum sen soyledin ben dinledim...
Hersey sende basladı sende bitti..
Şimdi bende bitme zamanı geldi...
Sen olmayan bir ben bulmaya gidiyorum...
Bir kızımız olsun isterdim
Gözlerine baktığımda
Adı ada olsun...
Bizim sevda adamız..
Etrafı duru,suları derin
Gözlerinde parlayan yıldızlar gibi olsun saçları
Bir dostu kaybetmek yıllardan sonra
Elden ne gelirki…
Ölümü kimseye yakıştıramadım
Ama sana hiç yakışmadı be arkadaşım
Birgün yıllar önceki o gün tanıştık ya
Yıllar geçti paylaştık ya
Bir rüyadaydım düngece
Yeşilliğin üzerinde çiğ taneleri
Kristal ışıklarında renkleri
Basmayın dedim bozmayın güzelliği
Dinlemediler beni çiğnediler o şaheseri
Bir şafak vakti geldi ayrılığımız,
Gök kırmızıya dönüşürken
Yürek yaraya
Gün ağırma sancılarımız..
Öksüz kaldı bir yanımız..
Dört duvar oldu tanıklarımız..
Sevdayı da gördüm
İhaneti de..
Aldım herikisinide bir kenara yazdım....
Sevdan inancımı götürdü...
İhanetin ruhumu...
Yollarımız herikisinden de ayrı...
Anne’ye
Yüzüne yılların yorgunlugu yerleşmiş
Gözlerinde yüreğin....
Her çizgide anıların belirmiş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!