Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Gökhan Oflazoğlu
Gökhan Oflazoğlu

İnsan boşuna bir hevestir.

  • tedavi04.04.2024 - 07:08

    Yenil, bir daha yenil, daha iyi yenil.

    Dünyadayız ve tedavisi yoktur.

    Samuel BECKETT, İrlandalı Dahi Yazar, 1989

    Tedavi kısmı, başlangıçtan beri ilerde bekleyen, yeryüzü sürgününde ayıklananları içine attıkları yerde.

    Benimle mücadele edenleri hiç bakmadığım bir mekana yerleştiririm. - KURAN, KENDİ. - fırın -

    Keske ölsek diyecekler, ama, ölmezler ki. - KURAN, KENDİ.

  • hadis01.04.2024 - 09:59

    Benden, Kurandan başka hiçbir şey yazmayınız. Kim benden, Kurandan başka herhangi bir şey yazmışsa, onu silsin.

    Hz. MUHAMMED.

  • şair31.03.2024 - 05:29

    Hayattaki trajediler kendi gerçekliklerini ispat etmek için değil, sarsmış oldukları yaşama zevkini ispat etmek için gerçekleşirler, benliğimizdeki vahdetten amaç, sonsuzluğunu aşk yoluyla birleştirerek gerçek yapmaktır. Böyle bir birleşmeyi sakatlayan her engel sefaletle sonuçlanır ve sefil ihtiraslarda yol alır, şairin dini, kötülüğün izlerini teşhis ederken, insanların inlemeler içinde yaşadıkları dünya yorgunlarını ve telaşla kutlulanan çalkantılarını açıkça kabul eder, ama, herşeye rağmen, içinde bülbüller öten, kraliçe - ay - ın, tahtında oturmakta olduğunu da bize anımsatır.

    Rabintranath TAGORE, Hintli Mistik ŞAİR, 1941

  • yokluk26.03.2024 - 05:57

    Alem, yokluk durumundaki haliyle Allahın idrakindedir, Yani alem Allahın idrakinde olan, ama mevcut olmayan hakikattir.Onu görür ve ilahi kudretini onun üzerine uygulayarak, onu var eder.O halde, öz ve kimlik kazanmış
    varlıkların feyzi Allah tarafından görünenlerin üzerine sadece yokluk hallerinde düşer.

    İbn ül ARABİ, İslam Düşünürü, 1240

  • müzik24.03.2024 - 09:59

    19. Yüzyılın sonlarına doğru özellikle şehirli - endüstriyel yapının boy attığı Avrupada bestelenen müziklerde tınılar giderek damlalaşır ve yoğunluğunu kendi içinde taşır, yere düşerken çıkardığı sesler bu damlaların, yeni açılan dönemin içine düşmüş insanın ağıdıdır aslında, hem değerlerinden hızla soyutlanan, hem de doğa durumunda biraz olsun koruyabildiği bütünselliğini paramparça yerlerde bulan insanın ağıdı, zaten yaşam bunun uzerine kurgulanmıştır her çağda sadece çeşitli şekillerde yüzünü gösterir, ve artık giderek daha çetin bir kırılma da kendini ayakta tutabilme kavgasına düşmüştür insan, duyarlı sanatçılar bunu şiir, müzik veya başka, dışavururken, ta içlerinde duydukları, kalabalıkların farketmeden yaşadıkları bu drama dönüşmüş oyunu teskin etmeye çalışırlar göğüsleyerek tınılarıyla ya da mısralarıyla, tat buradan derilir artık, bireylerarasılık solmaktadır,
    bu gelmeket olan güz de bakıra dönen yapraklar caziptir, belki hoştur da ama, hepte ta derinlerde bir şeyleri de koparıp atmaktadır okyanusa, sürüklenip nereye gittiği belli olmayan.

  • Filozof19.03.2024 - 22:00

    Tarihin belki de en dindar filozoflarından Kierkegaard, Kopenhag da kapıları çalar kiliseye gitmeyin dermiş, - böyle olacaksa hiç olmasın daha iyi demek için - ve ölmeden altı sene önce de mistik tecrübe yaşıyor, babasından kalan mirasla epey düşünce seyahatlerinin tadını çıkarmış, ömrünce de hiç kimseyi evinde misafir etmemiş, kapısın önünde bir bank varmış, arada bir orda sigara içermiş, tabii miras suyunu çekmeye başlamış, ve bir gün yolda yürürken yere düşmüş, parası da bitmek üzereyken, hastaneye kaldırmışlar, ölürken son sözü - Süpürün beni - olmuş, daha 42 yaşındayken - çok bile - diyerek gitmiş.

    Alabildiğine umutsuzlanın sonrasızlık kapısı ancak öyle açılır. - KİERKEGAARD, 1855

    Trajik birey yalnızca kendi vicdanından talimat alır. - KİERKEGAARD,

    Ve mezarına önceden hazırladığı bir plaket konmuş, - O birey - , Kolay gelsin.

  • doğum lekesi17.03.2024 - 09:28

    Her doğum, Tanrının insan dan umudunu kesmediğini gösterir. - Rabindranath TAGORE, Hintli Mistik ŞAİR, 1941

  • nitelikli16.03.2024 - 16:51

    Lord Byron a şu açılardan bakılabilir, diye Goethe devam etti, insan, İngiliiz ve büyük bir dahi olarak Byron ın erdemleri mükemmel bir şekilde, insan yanından kaynaklanır.

    Goethe, Alman Şair, 1832, Konuşmalar, Eckermann, Kitabından,

    Goethenin bahsettiği BYRON, 1820 lerde Mora Ayaklanmasında, Yunanların safında Osmanlı Türklerine karşı savaşırken, şu sözleri söylüyordu, - Tanıdığım bütün insanlar aşağılıkdı, yalnızca Osmanlı Türkleri öyle değildi,
    bahsi geçen savaştığı Türkler, okuması yazması dahi olmayan, askerlerdi, bugün bu seviye var mıdır, en az 200 civarı Üniversitesi olan ülkede, haberleri her gün iyi takip, yeterli, aşamayı görmek için. Kolay gelsin, bol
    şans. 39 yaşında ölen, ve dünya ölçeğinde eserler verebilen Byron ın kızı da Bilgisayar Bilimlerinin kurucusu kabul edilen bir matematikçiydi, bugünkü anlamına getiren de gene bir İngiliz, Alan Turing, 1940 larda hapislerde çürütülmeye kalkılınca, intihar etti genç yaşlarda, bugün ülkesinde heykeli dikiliyor, tıpkı yakılan, hem de döneminin akademisi tarafından, İtalyan mistik şair, papaz, akademisyen, Giordano BRUNO gibi. - Yani ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz, - diyen atalarımıza bir göz atmalı, ve modern kavramlara bir kez daha bakmalı, hava kirliliğindeki payına da.ayrıca.

  • insan16.03.2024 - 15:46

    Canavarlaşırsa insanlar,
    Eve gelsin hayvanlar
    Azalır çirkinliğimiz,
    Adem oğluyuz hepimiz.

    Goethe, Alman Şair, 1832

  • doğa15.03.2024 - 18:50

    İnsanın ruhsal anatomisi değişmeden, tarih değişmez, o da bizi aşar.