Sinema dünyasının en nitelikli filmlerinden biri. Hapishane filmlerine karşı sempati duyuyorum zaten. Fakat bu basit bir hapishane filmi değil, kat’iyyen değil.
Mahkûmların çatıda güneşe karşı bira içmesi, Morgan Freeman’ın yüzündeki o huzur… Esaret hayatından sonra iki arkadaşın tekrar birbirlerini görmeleri…
'Siz yalnızca Allah'tan başka birtakım putlara tapıyor ve birtakım yalanlar uyduruyorsunuz. Gerçek şu ki, sizin Allah'tan başka taptıklarınız, size rızık vermeye güç yetiremezler; öyleyse rızkı Allah'ın katında arayın, O'na kulluk edin ve O'na şükredin. Siz O'na döndürüleceksiniz.'
Kan, kan bağı gibi kavramlar çok önemlidir. Bazı insanların kanı bozuktur. Ve bu “bozukluk” doğuştandır. Bizim ülkemizde de pek çok “kanız bozuk”lar vardır. Mesele, bunlardan kurtulabilmektir.
Unutulmasın ki, bir fareyi aslan bile büyütse, fare yine de faredir. Ve bir ördek, kartal yuvasında bile büyüse, ördek, yine de ördektir.
Sinema dünyasının en nitelikli filmlerinden biri. Hapishane filmlerine karşı sempati duyuyorum zaten. Fakat bu basit bir hapishane filmi değil, kat’iyyen değil.
Mahkûmların çatıda güneşe karşı bira içmesi, Morgan Freeman’ın yüzündeki o huzur… Esaret hayatından sonra iki arkadaşın tekrar birbirlerini görmeleri…
Muhakkak izlenmesi gereken, şahane bir film bu.
Ankebut, 17. Ayet:
'Siz yalnızca Allah'tan başka birtakım putlara tapıyor ve birtakım yalanlar uyduruyorsunuz. Gerçek şu ki, sizin Allah'tan başka taptıklarınız, size rızık vermeye güç yetiremezler; öyleyse rızkı Allah'ın katında arayın, O'na kulluk edin ve O'na şükredin. Siz O'na döndürüleceksiniz.'
'Yazmak Yaşamak.'
Oktay Akbal'ın okuduğum kitaplarından biriydi. Yazarın yalın ve aynı zamanda etkin bir dili olduğunu düşünüyorum.
Doğrusu “gacı” olup, “i” harfi yoktur. Çingenelerin çoğu kadınlara hitap ederken “gacı” sözcüğünü kullanırlar.
Kan, kan bağı gibi kavramlar çok önemlidir. Bazı insanların kanı bozuktur. Ve bu “bozukluk” doğuştandır. Bizim ülkemizde de pek çok “kanız bozuk”lar vardır. Mesele, bunlardan kurtulabilmektir.
Unutulmasın ki, bir fareyi aslan bile büyütse, fare yine de faredir. Ve bir ördek, kartal yuvasında bile büyüse, ördek, yine de ördektir.
İtalyan mafyası ilk akla gelen.
Omerta, suskunluk yasasıdır, mafya yasası olarak da bilinir. Omerta, yani suskunluk yasasını çiğneyenin cezası ölümdür.
Ne olursa olsun, başına ne gelirse gelsin, asla ama asla polise konuşma!
Mario Puzo’nun neredeyse tüm kitaplarında “omerta” geçer: “… Onlar aynı zamanda Sicilyalıydılar. Omerta’ya karşı gelmezlerdi…” gibi.
Türkiye’de omerta diye bir şey yoktur.
Arapça kökenli bir sözcük olup, 'karalamacı, iftiracı' mânâsına gelmektedir.
Değişim, değişmeyen yegâne hakîkattir.
Yazılışları aynı ama mânâları farklıdır. Şöyle ki:
“Komşuda dülger mi var geliyor keser sesi,
Ustalar konuşunca çıraklar keser sesi.”
Hayat dolu, renkli bir kişilikti. Ahmet Çakar'la olan 'iğneli' münakaşalarını zevkle seyrediyordum. Beşiktaş camiası sevgili Kazım Kanat'ını kaybetti.
Allah rahmet eylesin.