Evliliğimin ilk yıllarında bizim ev... :)) Okulun yegane evli kişisi olduğumdan.. :)) her akşam bütüün öğrencilerin toplanma mekanıydı o ilk evim... :)) Sonra yıkıldı.. Yıkılırken gidip seyrededip ağlayanlar oldu.. ne günlerimiz geçti diye... Valla billa... :)))))
E seviyorum ben bu nedirleri... :)) Dün Ian Anderson Bugün Demis Roussos... :)) Aklıma düşürüp tekrar yadetmeme neden olduğu için....)) Etoma da teşekkür tabe... :))
Siyah beyaz televizyonlar vardı.. İlk kez karşılaştığımız da böyle bir siyah beyaz televizyonun içindeydi işte.. :)) Saçı sakalına karışmış, entarili devasa bir adam geldi sahneye.. :)) - ahanda şimdi gümbür gümbür gümbürdeyecek derkene... :)) müthiş romantik, acaip buğulu bir sesle inanılmaz güzel bir şarkıyı söylemeye başladığında çakılıp kalmıştım o çocukça hayretimle.... :))
Elime Amerika'da bir yakınımın kaydettiği bir kaseti geçmişti o yıllarda ve içerisinde dream me diye bir şarkısı vardı.. Kaseti yıllarca sakladım ama sonunda nasıl becerdiysem kaybettim..:((Sonraları çok aradım ama o şarkı yok işte..:((( youtobe den forever and ever ı buldum şimdi.. :)) onla idare etcez artık.. :))
Elbette azı çoğu olabilir.. kişiye duruma göre az yada çok gösterilir gösterilemiyebilinir ama hoşgörü de üst sınır kendine gösterebildiğin kadarıdır... İşte bunun ötesine geçilemez... :))
Okulu binbir güçlükle zar zor bitirmeye çalışan bir arkadaş, aldığı gün fotokopiyle çoğaltıp tuvalet kağıdı olarak kullanacağını söylemişti.. çok gülmüştük.. Sonra okulu bitirdi ama bunu yaptı mı bilmiyorum.. :))
ama iyi ki eklenmiş tekrar.. :)) yeniden aklıma düştü.. Bi CD si olacaktı buralarda bulup dinliycem eve giderken arabada şimdi... Akşam akşam keyif işte... :)))
milli eğitim bakanı olsam ilk işim ölümcül kimlikler adlı kitabını bütün okullarda mecburi ders kitabı yapmak olur.... :))))
Evliliğimin ilk yıllarında bizim ev... :)) Okulun yegane evli kişisi olduğumdan.. :))
her akşam bütüün öğrencilerin toplanma mekanıydı o ilk evim... :)) Sonra yıkıldı.. Yıkılırken gidip seyrededip ağlayanlar oldu.. ne günlerimiz geçti diye... Valla billa... :)))))
E seviyorum ben bu nedirleri... :))
Dün Ian Anderson Bugün Demis Roussos... :)) Aklıma düşürüp tekrar yadetmeme neden olduğu için....))
Etoma da teşekkür tabe... :))
Siyah beyaz televizyonlar vardı.. İlk kez karşılaştığımız da böyle bir siyah beyaz televizyonun içindeydi işte.. :)) Saçı sakalına karışmış, entarili devasa bir adam geldi sahneye.. :))
- ahanda şimdi gümbür gümbür gümbürdeyecek derkene... :))
müthiş romantik, acaip buğulu bir sesle inanılmaz güzel bir şarkıyı söylemeye başladığında çakılıp kalmıştım o çocukça hayretimle.... :))
Elime Amerika'da bir yakınımın kaydettiği bir kaseti geçmişti o yıllarda ve içerisinde dream me diye bir şarkısı vardı.. Kaseti yıllarca sakladım ama sonunda nasıl becerdiysem kaybettim..:((Sonraları çok aradım ama o şarkı yok işte..:(((
youtobe den forever and ever ı buldum şimdi.. :)) onla idare etcez artık.. :))
Elbette azı çoğu olabilir.. kişiye duruma göre az yada çok gösterilir gösterilemiyebilinir ama hoşgörü de üst sınır kendine gösterebildiğin kadarıdır... İşte bunun ötesine geçilemez... :))
eflatun kar... :)) e özlenen rumuzlardan... :)))
ilk sırayı kesinlikle küçük prens alır... :))
sonra red kiiit... :))
Okulu binbir güçlükle zar zor bitirmeye çalışan bir arkadaş, aldığı gün fotokopiyle çoğaltıp tuvalet kağıdı olarak kullanacağını söylemişti.. çok gülmüştük.. Sonra okulu bitirdi ama bunu yaptı mı bilmiyorum.. :))
Yağmurda kapalı bir mekanda sıcacık bir çay içmek... :)))
E bu da klibi... :))
ama iyi ki eklenmiş tekrar.. :)) yeniden aklıma düştü.. Bi CD si olacaktı buralarda bulup dinliycem eve giderken arabada şimdi... Akşam akşam keyif işte... :)))