Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Yıldız Demirel
Yıldız Demirel

‎ 'BİR ANLAM GELSE, NE VARSA ALSA GİTSE......' ÖZDEMİR ASAF

  • adem17.11.2006 - 13:39

    erkek olduğu için kandı..... :))))))

  • adem17.11.2006 - 13:34

    İçgüdülerinin esiri olduğu için kendi aklına değil başkasının lafına uyup cennetten kovulduğu rivayet edilen... :)))

  • umut17.11.2006 - 13:10

    iyi niyet sevgi özgüven sağlamsaaa.....gelincik kadar kızıl sıcak içini ısıtır insanın.... :))))

  • yarın17.11.2006 - 12:56

    Biraz umut... biraz hayal... :))

  • gözler17.11.2006 - 12:52

    Ne fark eder ki kör insan için elmas da bir camda
    Sana bakan bir kör ise sakın kendini camdan sanma

    demiş hatta mEVLANA... :)))

  • gözler17.11.2006 - 12:48

    Her ışığı hepsi görecek diye bişey yok... :)) IQsu yüksek olanlar görebildikleri ışıkları yansıtır ve insanın içini aydınlatırlar ışıl ışıl... :))))

  • nedir bölümü 17.11.2006 - 11:40

    Ajdar çalar Kuşum Aydın oynar... :)) Sıkıcı valla.. son 24 saati,de takip etmez oldum...... Nerdeeee eski nedirciler.....

  • hokkabaz16.11.2006 - 18:15

    Senaryo şöööle... :)))
    Sizin paranız çok dua alacak deyip, ortadan kaybolan Dursun bir cenazede şapkadan çıkıp, iktidarın yanında saf saf durur. Müslüman kardeşlerin paraları YİMPAŞ'da abudik kubidik olmuş, kötü adam interpol Dursun'la papaz olmuştur.O sırada Kasım paşalı Tayyip, kimsenin yan gelip yatamadığı ülkede Dursun Uyar'a yakınlık duyar ve medyaya 3'e kadar sayar.. Filmde sandığa yüzlerce kilit atmalarına rağmen Çankaya'dan çıkmaya çalışması en acıklı an... Filmde hokkabazın kim olduğunu anlamak için ananızı alıp gidiniz..... :))))))

    cihat hazardağlı
    tempo dergisi

  • mevlana16.11.2006 - 17:54

    Bak... Bil ki domuzların önüne inciler serilmez
    Mücevherlerden sarraflar anlar ancak, başkası bilmez
    Ne fark eder ki kör insan için elmas da bir camda
    Sana bakan bir kör ise sakın kendini camdan sanma

    MEVLANA

  • hoşgörü16.11.2006 - 17:32

    ...........................................................................................


    '''Hoşgörü bir vurdumduymazlık değildir. Hoşgörü görmezlikten gelmek hiç değildir. Hoşgörü kendini bilmektir. Hoşgörü haddini bilmektir. Hoşgörü haddini bilerek sürdürülen hayat biçimidir. Hoşgörü bir anlayıştır, anlayışlı olmanın adıdır, sevginin yoludur. Hataları düzeltebilmedir. Yoksa bana ne lazımcılık değildir. Anlayışın kendisidir. Hoşgörü, çağın getirdiği sorunların, aç gözlülüğün, doyumsuzluluğun, sevgi yoksunluğunun, güvensizliğin çaresi olabilecek bir anlayış tarzıdır, insanın özüdür. ''

    ...........................................................................................
    şeklinde ki bu yazının yazarı Sergül Vural değil H. Fikri Ulusoy'dur