Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Beste Negâr
Beste Negâr

ANLADIM, TARİH DE YAZILMAZ BİR AŞKIN SAYFALARINA DÜŞMÜYORSA GÜN...

  • ıhlamur19.02.2009 - 15:32

    efendim, tıbbi çayı en doğru şekilde hazırlanarak içilir ise soğuk algınlığına karşı oldukça etkilidir.. ve fakat halk arasında yanlış bilinen bir şey vardır.. şöyle ki; ıhlamur yeşil yaprakları ile beraber kaynatılarak içilir herkesçe.. oysa ıhlamur kaynatılmaz ve yeşil yaprakları değil sadece çiçeği kullanılmalıdır.. ıhlamur ağacı üzerindeki çiçekler alınıp kurutulur ve dövülmek sureti ile üzerine sıcak su eklenir ve biraz demlendikten sonra içilir.. yeşil yaprakları ile kaynatılan ıhlamur etkili değildir; ıhlamurdan beklenen fayda ve etken madde sadece çiçeğindedir..

    efendim, ıhlamur çiçeğinin ihtivâ ettiği yumuşatıcı etkisindeki madde sindirim sistemindeki bozukluklarında işe yarar ve ayrıca soğuk algınlığındaki tahrişi azaltır.. kokusundaki etken madde ise sakinleştiricidir.. terletici niteliğindeki etken madde ise vücudu ısıtmak sureti ile soğuk algınlığına iyi geldiğinden, şu soğuk geçen kış günlerinde vazgeçilmez nitelikte bir bitkidir..


    şimdi, beste derhal bir fincan hazırlar ve içer...

    şifâ ilen..

  • adaçayı19.02.2009 - 15:28

    çok güçlü antiseptik özelliği olmasından dolayı soğuk algınlığına iyi gelir, sindirimi kolaylaştırır ve ayrıca sakinleştirici özelliği vardır.. efendim kaynatmayınız, üzerine sıcak su ekleyip biraz demlendikten sonra süzüp içiniz..

  • çay ve sigara19.02.2009 - 15:25

    şuan biraz dinleniyorken fena olmazdı.. lâkin soğuk almışız.. hem, her çay içilmez efendim; ben çaya çay demem içinde bergamot ve kaçak çay yok ise...

    kalsın efendim kalsın, bitki çaylarına başvurmalı..

  • şu an ne dinliyorum16.02.2009 - 00:40

    hepsi tercihimdir, buyurunuz efendim;

    niye çattın kaşlarını - tülay özer



    niye çattın kaşlarını - sibel pamuk



    niye çattın kaşlarını - selda bağcan




    Niye çattın kaşlarını
    Bilmiyom yar suçlarımı
    Ölürsem ben saçlarını
    Yolma gayri yolma leyli leyli

    Ben yandım aşkın narına
    Meyletmem dünya malına
    Ölürsem ben mezarıma
    Gelme gayri gelme leyli leyli

    Bir garibim düştüm dile
    Gerçeklerde olmaz hile
    Zalımlar elinden bile
    Alma beni alma leyli leyli
    .....

    âh ilen..

  • aforizmalar16.02.2009 - 00:14

    Ey fânî, ne istediğini bil.. karamsar ve dalgın olma! .. unutma ki, karamsarlığın ve kararsızlığın verdiği dalgınlığa mülâkî olan kişi yaşayan müteharrik ölüden farksızdır... ey fânî, unutma ki; ne istediğini bilmeyen karamsarlar ve dahi kararsızlar hiçbir düşünceye mâlik olamayanlardır; fikirleri yoktur.. ey fânî, fikirler ateştir, fikrini içine hapseyleme; fikrini içinde örtüleyip söndürme! ! .. kararsızlık içte yaşanan bir muhalefet oyunudur, fikrini söylememek sanma ki gururdandır; bu ancak kalbin müdafaasıdır.. saklama fikrini ey fânî; kalbinin sana ceza vermesine engel ol! ! ..


    Bestenegâr-i azîmü’ş-şân

  • nahvet16.02.2009 - 00:11

    kibir, böbürlenme..

    efendim, nahvetfürûşlardan sakınıla der beste… zirâ, kibir kompleksli hâllerin tezâhürü neticesinde oluşan bir çeşit ruh hastalığı olup, tevazûdan bîhaber olan bu kişilerin tedaviyi reddetmekle beraber ve zaten tedavileri de mümkün olmaz..

    Mütevâziliği kendine şiâr edinenlere selâm ola…

  • anlatım bozukluğu16.02.2009 - 00:09

    efendim, terimi ‘yanlış bir hata yapmaktır’ şeklinde tanımlamak mantık hatası olup, aynı zamanda da terim ile müsemma bir anlatım bozukluğu ve yanlışlık içermektedir.. kısaca mantık ilkesine aykırı bir tanımlama olmasından mütevellit, tanımlayanın tehditine rağmen resmen ikâz ediyorum..

    ricâ ediyorum bir bknz: dayak yersem ağlarım, küser giderim:’(

  • sirişk i çeşm16.02.2009 - 00:02

    gözyaşı..

    pek zarif arz-ı endâm eden bir terim ve en güzel kullanıldığı yer işte burası, buyurunuz efendim;


    Çözülme zülfüne ey dil-rübâ dil bağlayanlardan
    Kaçınma âteş-i aşkınla bağrın dağlayanlardan
    Düşer mi ictinâb etmek seninçün ağlayanlardan
    Sirişk-i çeşmimin bak farkı var mı çağlayanlardan

    Gelüb vakt-i bahâr âlem safâ-yı gül-şen etdikde
    Nevâ-yı bülbülü gûş-i gül-i ra’nâ işitdikde
    Uyub ahbâba sen de seyr-i Sa’d-âbâd’a gitdikde
    Sirişk-i çeşmimin bak farkı var mı çağlayanlardan

    Senin bir reng-i zîbân var ki gül-berg-i izârında
    Bulunmaz gül-sitân-ı âlemin bâğ-ı bahârında
    Otur ihrâma ârâm et bir az havzın kenârında
    Sirişk-i çeşmimin bak farkı var mı çağlayanlardan

    Hevâ-yı perçeminle başka bir hâlet olur serde
    Yeni başdan misâl-i Vâsıf uğratdın beni derde
    Gamınla gerçi çokdan ağlarım ammâ bugünlerde
    Sirişk-i çeşmimin bak farkı var mı çağlayanlardan

    ENDERÛNÎ VÂSIF

  • bendegân15.02.2009 - 23:58

    kelime anlamı olarak kullar, köleler mânâsındadır ve fakat padişâhın şâhsi, özel hizmetlerini gören imtiyâzlı hizmetkârlarda (bendegânlar) böyle tabir edilirmiş..

  • hâmûşâne15.02.2009 - 23:55

    sessizce..