eveet metrosexüllikle ilgili olaraktan selahaddin dümenin yorumuna müracaaat ediciyiz, metro ile tramvayla ne alakasi var yani?
iste metrosexüel: SELAHADDIN DUMAN
Ben yigidi ojesinden küpesinden tanirim! (15/7/2003)
Biz kadin kisminin kusatmasi altindaki erkeklik kalesinin düsmemis tek burcuna siginmisiz.. Elimizdeki kalemi pala niyetine ona buna sallý yoruz.. Temsili fondan 'Babina da derler deli gönül babina.. Koç yigitler sigmaz oldu kabina..' türküsü yükseliyor ama kulak asmayin.. Koç yigit tarifine soktugum üç bes basibozuk.. Gerisi Tarkan'a uymus 'Oynama sikidim sikidim..' diye kalça titretiyor.. O üç bes basibozuk olarak kavi durmasak savundugumuz o son burç da basimiza çökecek.. Sag kalan çikarsa onlar da dudak boyamaya baslayacak.. Hallerimiz böyleyken, bizim erkek diye bildiklerimiz oturduklari yerden 'Devir artik metroseksüel erkeklerin devri..' diye yayin yapiyorlar.. Bu 'metroeseksüel erkek' icadini çikaran da bizim sevgili Ertugrul Özkök kardesimizin basinda dikildigi Hürriyet Gazetesi'nin leskerleri..
Erkekligin sani ile, imaji ile en çok ugrasan onlar.. Zaten gidisatlarindan belliydi bu günlere gelecekleri.. Koca gazetede söyle biyigi koluna dolanacak görünüste yazar birakmadilar.. Atatürkümüz Kastamonu'ya varip çarsida biriken ahalinin karsisina çiktiktan sonra basina Panama sapkasi geçirmisti hani.. 'Efendiler bu serpusa sapka derler..' demisti.. Gün bugündür.. Kafalari fesli Kastamonu yigitleri o beyaz renkli Panama sapkasina bos bos bakarken Gazi Pasamiz'in gerisinde duranlar da dek durmamislardi.. Feslerini yere çalan mi ararsin? Kalpagini tutup havaya firlatan mi seyredersin? Meger hepsi de tedarikliymis.. Yedeklerindeki fötr sapkalari kafalarina geçirmeleriyle birlikte, Atatürkümüz'ün arkasinda siralanmalari bir olmustu.. Koca Kastamonu çarsisi bir anda fötr sapkalilarla dolup, kültür mantarý serasina dönmüstü.. Yakin tarihimizde bu vak'a 'sapka devrimi' diye geçer.. Medya'da baslayan 'biyik devrimini' de baslatan Ertugrul Özkök'tür..
Önce 'Yigit kismina biyik gerekmez..' mealine gelen bir yazi yazdi.. Editörleri o yaziyi alip Ertugrul Bey'in pos biyikli fotografinin bulundugu logosunun altina koydular.. Biyik da biyikti hani.. Ben diyeyim 'samur kürkün yeni' sen de 'Bodrum'u ihya eden Kuaför Mevlüt'ün fön taragý ..' Ertesi gün bir baktik ki logodaki o güzelim biyik gitmis.. Ertugrul Özkök biyiklarini keser de digerleri durur mu? Hepsi birer birer kestiler.. Bir tek Oktay Eksi agabeyim direndi.. Ona da belli ki ilisemediler.. O hâlâ gazetenin birinci sayfasinda; Hakimiyet-i Milliye'den kalma Kurtulus Savasi medya gazisi muamelesi görüyor..
Fikirleri sasti Örnegi hasim gazeteden verdim diye bizimkilere ilismeyecegimi sanmayin.. Bizim gazetede zaten benden baska dise gelir biyikli bir erkek yoktu.. Amirim Zafer Mutlu hayatinda biyik birakmis degildir.. Ertugrul Özkök'ün aklina uydugundan degil.. Annesi Nebahat Teyzem izin vermiyormus, derler.. Bizden bir Okay Gönensin biyikliydi.. O da biraz abartmisti.. Biyiklari yanagin ortasina kadar uzatip ucunu da yukari kivirdigindan 'Basin karti almis Hekimo sakisi..' gibi dururdu.. Cumhuriyet'in yazi müdürüydü ya! Savcý larý etkilemek için kendine öyle heybet yaparmis meger.. Bizim gazeteye gelir gelmez Ertugrul Bey'in yolundan gidip, biyiklarini kazitti.. Böylece medyada benden baska ne kadar yazar varsa (bir iki istisnayi kaide bozmus saymazsak) hepsinin sifati yeni dogmus çocuklarý n poposuna döndü..
Biri çikip da bana 'medyada delikanliligin topraga verildigi tarihi..' sorsa hiç düsünmeden Ertugrul Özkök'ün biyiklarini kesip o yaziyi yazdigi tarihi söylerim.. Ip o zaman koptu.. Gazete editörleri türlü türlü kiliklara girdiler.. Serviste kirmizi pantolon giyip dolasan mi ararsin, çiçekli gömlek sandaletle gezen mi ararsin? Sektöre küpeyi de onlar soktu.. Olay 'uniseks' tarifini çoktan asti.. Yakinda kösesindeki fotografindan gözlerindeki farla bakan yazar görürsem sasmam artik..
Metroseksüellik.. is buralara gelince dursa iyi.. Kendileri evrim geçirdiklerinden sokaktaki erkegi de rahat birakmiyorlar.. Üç günde bir erkeklik tarifine dair bir haber çikmasi bundandir.. Delikanli tipine 'maçoydu, kiroydu..' diye takmalari bundandir.. Benim biyiklarimla ugrasmlaride bundandir. Kestiremedikleri için yapmadiklarini birakmadilar.. sair onlarla didise didise geldigimiz bu günlere baksa oturur 'Selo gibi yigit gelmedi cihane.. Ona da buldular türlü bahane..' diye yazardi.. 'Metroseksüel erkek' de diktikleri son tüy.. Yeni erkek tipi buymus.. Görünüsüne büyük önem veren, küpe takip, tirnak boyayan erkekler.. Örnek diye de bula bula Real Madrid'e transfer olan David Beckham'i bulmuslar.. Bizden de Tarkan'i..
Bu David Beckham güzellik salonlarina gidiyormus.. Esi Victoria'nin etegini, af buyrun iç çamasirini giyiyormus.. Hiç de yadirganmiyormus (! !) Bak bak bak! Bre kardaslar! Bu da yadirganmazsa ne yadirganacak? Bir yigit kisi çarsiya çikarken 'Giysem giysem ne giysem..' diye evin içinde fir dönecek.. Sonunda tutup karisinin alli güllü etegini altina geçirecek.. Çarsiya pazara böyle çikacak.. Bunlar adamin fotografini çekip 'kiyamet alameti..' diye gazeteye koyacaklarina 'iste metroseksüel erkek..' diye yazacaklar.. Onlar yazar da kadinlarin istilasi altindaki ilaveler durur mu? Onlarin isi zaten azinligi çogunluk gibi göstermek.. Gelsin 'Metroseksüel degnekçi Yusuf'un degisimi..' röportajlari.. Gitsin 'Küpe takinca Taksici Hamza'nin isleri açildi..' haberleri.. Ardindan 'Erkeklerde cilt bakimi..' veya 'Bu yil kadinlarda nar çiçegi, erkekler kirmizi oje moda..' yazilari.. Gidisat bu iste.. Ölmüsüz de aglayanimiz yok!
david beckham, ingiliz futbolcu... futbolundan ziyade imajiyla pazarlanan bir marka...
alpay özalan burnunu elledi diye yumruk sallamaya kalkti, yetmedi takim arkadaslari alpayi yumrukladi. yetmedi tüm ingilizler medyatik lince tabi tuttular, yetmedi akrepler ülkesi türkiyede de beckham hayrani abuklar tarafindan tü kaka edildi... hatiri büyük adam bu beckham...
akrep burcu: 21. ekim 20 kasim arasi doganlarin burcu. gözlerini iyi kullanidigi söylenir. bir coközelllikleri ile sanina yakisir bir akreptir. kisa süre öncesine kadar cogunlugunu tarim iscilerinin olusturdugu ülkemizde ziraat isciliginin en yogun oldugu zaman dilimi olan yaz aylarinda, calismasi gereken gelin hanimin, is mevsiminde karni burnunda olmamasi icin, ayni zamanda da gelecek yil yine is mevsiminde yeni dogan veled efendinin evde yalniz basina kalabilecek, fare vb. yaratiklara karsi mücadele edebilecek yasta olmasi icin dogum en uygun zaman olarak düsünülen hasat sonu yani ekim kasim aralik aylarina ayarlaniyordu... böylelikle cogunluk akrep oluyordu. tarim iscisi aileye dogumuyla musallat olmamasi icin topluma musallat akrepler türetiliyordu...
8 gol yemeye aliskin necip türk hafizasindan bol gollü günlerin silinmesini saglayan son 10 yilin milli kahramanlarindan. kalemizde az gol görmemizi saglayan defansin en istikrarlilarindan... arada bir gol bile atiyor...
ama türkiye hakli oldugu bir olayda bile onun yaninda yer alamadi.. alpay türkiye icin yapabilecegini 10 yidir en iyi sekilde yapiyor. türkiye ise ona dis gecirebilmek icin firsat kollayanlarla dolu.. akrepler ülkesi türkiyeye faydali olmak icin ugrasmak gibi bir beyhude cabanin futboldaki adi: alpay özalan...
david beckham modern avrupa'da üretilmis bir imajdi... Efendi, mütevazi, yakisikli, metrosexüel, golcü... Tüm dünyada lady diana'dan daha fazla popülariteye ulasmis bir ingiliz... Alpay böyle bir futbolcuyu ajite etmeyi basardi. Güres vs. gibi futbol da sahada fizik oldugu kadar psikolojik mücadeledir. rakibin sogukkanliligini kayb etmesini saglamak da bir futbol taktigidir. sogukkanliligi ile bilinen ingilizler yillarca sahalarda bu yönlerini kullandilar. Ilk defa, ajite olmaya aliskin türk takimindan biri, bir ingilizi hem de dünya capindaki en fosforlu markayi ajite etmeyi basardi. Ingilizler icin psikolojik bir maglubiyet oldu bu. Beckham yumrugu alpay'a degil kendi markasina sallamis oldu. idollerinin imajinin tuz buz olmasini hazm edemeyen ingiltere ve türkiyedeki hayran kitlesi (ve alpaya gicigi olan fenerbahçeliler) beckham imajina cizik atan alpay'a futbol tarihinde az rastlanan bir tepki verdiler. ortadoguda israil bayragi yakan, bush puppesi yakan politik protestocular gibi alpay formasi giydirilmis kuklayi astilar ve yaktilar. kendisinin ve ailesinin resimleri bulunan listenin altina 'wanted' yazip her yere astilar. Ingiliz basini resmen hedef gösterdi. baska bir ülkede olsa herhalde hedef göstermekten hüküm giyerlerdi ama ingilterede hukuk ile rassism anlasilan yanyana yasiyor... türkiye'de tüm basin ingiliz basini ile ortak calisti. fenerbahceli taraftarlar da alpay aleyhine internet sitelerinde görüs belirttiler. metrosexüel beckhamin cazibesine kapilan lumpen ve levanten ahali de alpay aleyhine yer aldi. can cobanoglu ile şenol güneş arka cikmasalardi belki bizimkiler de ucak kiralayip ingiltereye alpayi protesto eylemlerine katilacaklardi.. ahalimizin psikolojik dengesi hakkinda baya fikir verdi bu olay.. herkesin maskesini düsürdü alpay...
milli maclardan birinde gole giden rakip futbolcuyu faulle durdurmadigi icin uluslarasi arenada centilmenlik ödülü alsa da, yerli futbol esnafindan yetkili yetkisiz herkes yüklendi... bir baska milli macta bu defa dersini iyi calismis oldugu icin, gole gidne rakibi faulle durdurdu ve kirmiziyi yedi.. yine herkes yüklendi...
hayatinin gayesinin sarikli avciligi oldugunu burada ögrendim... yolsuzluklar, hirsizliklar, amerikan usakligi dururken, sarikli kelle avciligi pirim yaptigi icin hala ortadogu devletiyiz... ortadogulu olmanin melankoli, ölüm seviciligi, sadomazohizminin daragicina kadar götürdügü delikanli deniz gezmis...
eveet metrosexüllikle ilgili olaraktan selahaddin dümenin yorumuna müracaaat ediciyiz,
metro ile tramvayla ne alakasi var yani?
iste metrosexüel:
SELAHADDIN DUMAN
Ben yigidi ojesinden küpesinden tanirim! (15/7/2003)
Biz kadin kisminin kusatmasi altindaki erkeklik kalesinin düsmemis tek burcuna siginmisiz.. Elimizdeki kalemi pala niyetine ona buna sallý yoruz.. Temsili fondan 'Babina da derler deli gönül babina.. Koç yigitler sigmaz oldu kabina..' türküsü yükseliyor ama kulak asmayin.. Koç yigit tarifine soktugum üç bes basibozuk.. Gerisi Tarkan'a uymus 'Oynama sikidim sikidim..' diye kalça titretiyor.. O üç bes basibozuk olarak kavi durmasak savundugumuz o son burç da basimiza çökecek.. Sag kalan çikarsa onlar da dudak boyamaya baslayacak.. Hallerimiz böyleyken, bizim erkek diye bildiklerimiz oturduklari yerden 'Devir artik metroseksüel erkeklerin devri..' diye yayin yapiyorlar.. Bu 'metroeseksüel erkek' icadini çikaran da bizim sevgili Ertugrul Özkök kardesimizin basinda dikildigi Hürriyet Gazetesi'nin leskerleri..
Erkekligin sani ile, imaji ile en çok ugrasan onlar.. Zaten gidisatlarindan belliydi bu günlere gelecekleri.. Koca gazetede söyle biyigi koluna dolanacak görünüste yazar birakmadilar.. Atatürkümüz Kastamonu'ya varip çarsida biriken ahalinin karsisina çiktiktan sonra basina Panama sapkasi geçirmisti hani.. 'Efendiler bu serpusa sapka derler..' demisti.. Gün bugündür.. Kafalari fesli Kastamonu yigitleri o beyaz renkli Panama sapkasina bos bos bakarken Gazi Pasamiz'in gerisinde duranlar da dek durmamislardi.. Feslerini yere çalan mi ararsin? Kalpagini tutup havaya firlatan mi seyredersin? Meger hepsi de tedarikliymis.. Yedeklerindeki fötr sapkalari kafalarina geçirmeleriyle birlikte, Atatürkümüz'ün arkasinda siralanmalari bir olmustu.. Koca Kastamonu çarsisi bir anda fötr sapkalilarla dolup, kültür mantarý serasina dönmüstü.. Yakin tarihimizde bu vak'a 'sapka devrimi' diye geçer.. Medya'da baslayan 'biyik devrimini' de baslatan Ertugrul Özkök'tür..
Önce 'Yigit kismina biyik gerekmez..' mealine gelen bir yazi yazdi.. Editörleri o yaziyi alip Ertugrul Bey'in pos biyikli fotografinin bulundugu logosunun altina koydular.. Biyik da biyikti hani.. Ben diyeyim 'samur kürkün yeni' sen de 'Bodrum'u ihya eden Kuaför Mevlüt'ün fön taragý ..' Ertesi gün bir baktik ki logodaki o güzelim biyik gitmis.. Ertugrul Özkök biyiklarini keser de digerleri durur mu? Hepsi birer birer kestiler.. Bir tek Oktay Eksi agabeyim direndi.. Ona da belli ki ilisemediler.. O hâlâ gazetenin birinci sayfasinda; Hakimiyet-i Milliye'den kalma Kurtulus Savasi medya gazisi muamelesi görüyor..
Fikirleri sasti
Örnegi hasim gazeteden verdim diye bizimkilere ilismeyecegimi sanmayin.. Bizim gazetede zaten benden baska dise gelir biyikli bir erkek yoktu.. Amirim Zafer Mutlu hayatinda biyik birakmis degildir.. Ertugrul Özkök'ün aklina uydugundan degil.. Annesi Nebahat Teyzem izin vermiyormus, derler.. Bizden bir Okay Gönensin biyikliydi.. O da biraz abartmisti.. Biyiklari yanagin ortasina kadar uzatip ucunu da yukari kivirdigindan 'Basin karti almis Hekimo sakisi..' gibi dururdu.. Cumhuriyet'in yazi müdürüydü ya! Savcý larý etkilemek için kendine öyle heybet yaparmis meger.. Bizim gazeteye gelir gelmez Ertugrul Bey'in yolundan gidip, biyiklarini kazitti.. Böylece medyada benden baska ne kadar yazar varsa (bir iki istisnayi kaide bozmus saymazsak) hepsinin sifati yeni dogmus çocuklarý n poposuna döndü..
Biri çikip da bana 'medyada delikanliligin topraga verildigi tarihi..' sorsa hiç düsünmeden Ertugrul Özkök'ün biyiklarini kesip o yaziyi yazdigi tarihi söylerim.. Ip o zaman koptu.. Gazete editörleri türlü türlü kiliklara girdiler.. Serviste kirmizi pantolon giyip dolasan mi ararsin, çiçekli gömlek sandaletle gezen mi ararsin? Sektöre küpeyi de onlar soktu.. Olay 'uniseks' tarifini çoktan asti.. Yakinda kösesindeki fotografindan gözlerindeki farla bakan yazar görürsem sasmam artik..
Metroseksüellik..
is buralara gelince dursa iyi.. Kendileri evrim geçirdiklerinden sokaktaki erkegi de rahat birakmiyorlar.. Üç günde bir erkeklik tarifine dair bir haber çikmasi bundandir.. Delikanli tipine 'maçoydu, kiroydu..' diye takmalari bundandir.. Benim biyiklarimla ugrasmlaride bundandir.
Kestiremedikleri için yapmadiklarini birakmadilar.. sair onlarla didise didise geldigimiz bu günlere baksa oturur 'Selo gibi yigit gelmedi cihane.. Ona da buldular türlü bahane..' diye yazardi.. 'Metroseksüel erkek' de diktikleri son tüy.. Yeni erkek tipi buymus.. Görünüsüne büyük önem veren, küpe takip, tirnak boyayan erkekler.. Örnek diye de bula bula Real Madrid'e transfer olan David Beckham'i bulmuslar.. Bizden de Tarkan'i..
Bu David Beckham güzellik salonlarina gidiyormus.. Esi Victoria'nin etegini, af buyrun iç çamasirini giyiyormus.. Hiç de yadirganmiyormus (! !) Bak bak bak! Bre kardaslar! Bu da yadirganmazsa ne yadirganacak? Bir yigit kisi çarsiya çikarken 'Giysem giysem ne giysem..' diye evin içinde fir dönecek.. Sonunda tutup karisinin alli güllü etegini altina geçirecek.. Çarsiya pazara böyle çikacak.. Bunlar adamin fotografini çekip 'kiyamet alameti..' diye gazeteye koyacaklarina 'iste metroseksüel erkek..' diye yazacaklar.. Onlar yazar da kadinlarin istilasi altindaki ilaveler durur mu? Onlarin isi zaten azinligi çogunluk gibi göstermek.. Gelsin 'Metroseksüel degnekçi Yusuf'un degisimi..' röportajlari.. Gitsin 'Küpe takinca Taksici Hamza'nin isleri açildi..' haberleri.. Ardindan 'Erkeklerde cilt bakimi..' veya 'Bu yil kadinlarda nar çiçegi, erkekler kirmizi oje moda..' yazilari.. Gidisat bu iste.. Ölmüsüz de aglayanimiz yok!
metroseksüel, hanim evladi, avrad suratli reklam figurani...
david beckham, ingiliz futbolcu...
futbolundan ziyade imajiyla pazarlanan bir marka...
alpay özalan burnunu elledi diye yumruk sallamaya kalkti, yetmedi takim arkadaslari alpayi yumrukladi. yetmedi tüm ingilizler medyatik lince tabi tuttular, yetmedi akrepler ülkesi türkiyede de beckham hayrani abuklar tarafindan tü kaka edildi...
hatiri büyük adam bu beckham...
akrep burcu:
21. ekim 20 kasim arasi doganlarin burcu.
gözlerini iyi kullanidigi söylenir. bir coközelllikleri ile sanina yakisir bir akreptir.
kisa süre öncesine kadar cogunlugunu tarim iscilerinin olusturdugu ülkemizde ziraat isciliginin en yogun oldugu zaman dilimi olan yaz aylarinda, calismasi gereken gelin hanimin, is mevsiminde karni burnunda olmamasi icin, ayni zamanda da gelecek yil yine is mevsiminde yeni dogan veled efendinin evde yalniz basina kalabilecek, fare vb. yaratiklara karsi mücadele edebilecek yasta olmasi icin dogum en uygun zaman olarak düsünülen hasat sonu yani ekim kasim aralik aylarina ayarlaniyordu...
böylelikle cogunluk akrep oluyordu.
tarim iscisi aileye dogumuyla musallat olmamasi icin topluma musallat akrepler türetiliyordu...
türkiyamiz:
akrepler ülkesidir derler...
8 gol yemeye aliskin necip türk hafizasindan bol gollü günlerin silinmesini saglayan son 10 yilin milli kahramanlarindan. kalemizde az gol görmemizi saglayan defansin en istikrarlilarindan...
arada bir gol bile atiyor...
ama türkiye hakli oldugu bir olayda bile onun yaninda yer alamadi..
alpay türkiye icin yapabilecegini 10 yidir en iyi sekilde yapiyor.
türkiye ise ona dis gecirebilmek icin firsat kollayanlarla dolu..
akrepler ülkesi türkiyeye faydali olmak icin ugrasmak gibi bir beyhude cabanin futboldaki adi:
alpay özalan...
david beckham modern avrupa'da üretilmis bir imajdi... Efendi, mütevazi, yakisikli, metrosexüel, golcü... Tüm dünyada lady diana'dan daha fazla popülariteye ulasmis bir ingiliz...
Alpay böyle bir futbolcuyu ajite etmeyi basardi. Güres vs. gibi futbol da sahada fizik oldugu kadar psikolojik mücadeledir. rakibin sogukkanliligini kayb etmesini saglamak da bir futbol taktigidir. sogukkanliligi ile bilinen ingilizler yillarca sahalarda bu yönlerini kullandilar. Ilk defa, ajite olmaya aliskin türk takimindan biri, bir ingilizi hem de dünya capindaki en fosforlu markayi ajite etmeyi basardi.
Ingilizler icin psikolojik bir maglubiyet oldu bu.
Beckham yumrugu alpay'a degil kendi markasina sallamis oldu.
idollerinin imajinin tuz buz olmasini hazm edemeyen ingiltere ve türkiyedeki hayran kitlesi (ve alpaya gicigi olan fenerbahçeliler) beckham imajina cizik atan alpay'a futbol tarihinde az rastlanan bir tepki verdiler.
ortadoguda israil bayragi yakan, bush puppesi yakan politik protestocular gibi alpay formasi giydirilmis kuklayi astilar ve yaktilar. kendisinin ve ailesinin resimleri bulunan listenin altina 'wanted' yazip her yere astilar. Ingiliz basini resmen hedef gösterdi. baska bir ülkede olsa herhalde hedef göstermekten hüküm giyerlerdi ama ingilterede hukuk ile rassism anlasilan yanyana yasiyor...
türkiye'de tüm basin ingiliz basini ile ortak calisti. fenerbahceli taraftarlar da alpay aleyhine internet sitelerinde görüs belirttiler. metrosexüel beckhamin cazibesine kapilan lumpen ve levanten ahali de alpay aleyhine yer aldi.
can cobanoglu ile şenol güneş arka cikmasalardi belki bizimkiler de ucak kiralayip ingiltereye alpayi protesto eylemlerine katilacaklardi..
ahalimizin psikolojik dengesi hakkinda baya fikir verdi bu olay..
herkesin maskesini düsürdü alpay...
milli maclardan birinde gole giden rakip futbolcuyu faulle durdurmadigi icin uluslarasi arenada centilmenlik ödülü alsa da, yerli futbol esnafindan yetkili yetkisiz herkes yüklendi...
bir baska milli macta bu defa dersini iyi calismis oldugu icin, gole gidne rakibi faulle durdurdu ve kirmiziyi yedi.. yine herkes yüklendi...
hayatinin gayesinin sarikli avciligi oldugunu burada ögrendim...
yolsuzluklar, hirsizliklar, amerikan usakligi dururken, sarikli kelle avciligi pirim yaptigi icin hala ortadogu devletiyiz...
ortadogulu olmanin melankoli, ölüm seviciligi, sadomazohizminin daragicina kadar götürdügü delikanli deniz gezmis...
okan buruk
tanju okan