Kültür Sanat Edebiyat Şiir

dün kapadokyayı gezdim: daha anlaşılır bir ifadeyle ölmeden önce gezilecek ve gezilmesi gereken bir yeri daha gezmiş oldum. beklenen olsada korkmuyorum

1-yüz milyon yıllık bir yeri gördükten sonra insanda ölüm korkusu kalmıyor.

2-hemen gezmenizi öneriyorum.

kapadokya yaşam mücadelesi verilen bir kasabadır;





1-belediyeliği elinden alınmak üzereyken 25 kişi daha nufusa kaydedilerek tekrar belediye olma hakkına kavuşmuştur.

2-belediye binası muhtarlık olarak kullanılmaya başlanacakken Ankara ile görüşmelerde etkili sonuç verince kapadokya belediye olarak kalma şansını elde etmiştir.

3-zaten nufusu az olduğu için Kaymakamlık kurulmamıştır.

4-yüz milyon yıla yakın bir tarihe sahip binaların pencerelerinin kaliteli pimapen plastik pencerelerden yapıldığını gördüm.

5-bunun bir kaç nedeni olabilir; palstik pencere takarsak daha iyi reklam yaparız düşünceside olabilir. sizlerinde buna benzer düşünceleri olacaktır.

6-ben neden yukarıdaki olasılığı söyledim; bir tarihi filmdede insanların almak istediği bir araba kameralara takılmaktaydı.

7-yine bu film yönetmenide filminin reklamının olması için yapmış olabilir.

8-konumuz kapadokya olduğuna göre hazır filmlerdende söz açılmışken, en sevilen dizilerin bir kaçının burada çevrildiğinide sanırım bilirsiniz.

9-fim çevrilen yerlerin milyon yıl önce verilmiş isimleride bazen film artisinin ismiyle anılmasıda dikkatinizi çekecektir. örneğin filan.... artisin konağı gibi...

10-kapadokyada bu tarihi yerlerin kiralık ve satılık tabelalarıda kesinlikle dikkatimi çekti. bunların içersinde iş yeri olarak kullanılan yerlerde bulunmaktadır.

11-bu tür yörelerde belediye başkanının daha itina ile seçildiğini sanırım anlatmama gerek yok.

12-kesinlikle orayı en iyi yönetecek bir belediye başkanı seçmişler.

13-iki binin altında nufusu olan bir kasabada 175 civarı otel olduğunuda siz antoloji.com severlere söylemek istiyorum,çünki gezmeye giderseniz kalacak yer bulursunuz.

14-otel fiyatları çok yüksek değil gidip gezebilirsiniz...

15-tabiki kalma süreniz yükselirse hatırı sayılır para ayırmanız gerekir.

16-yeraltı şehirlerinin havalandırmalarının güzel hesaplanmasıda dikkatinizi hemen çekecektir.

17-kaldığımız otelde valizimin yanlışlıkla diğer bir arabaya yüklenip hava alanını gezmeye gittiğini ve uçağa binemeden benim kaldığım otele geri döndüğünüde sizinle paylaşmak istedim. nasıl başardım derseniz. yogun telefonlaşmalar sonucu oldu diyebilirim.

18-göreme halkı evlerini turistlere hizmet eden tesisler haline getirip kendileri başka yerlere gittiği için; kasaba nufusu ikibinden aza düşmüş, ve buda yukarıda anlattığım gibi belediyelikten,muhtarlığa düşme tehlikesi atlatmasına neden olmuş.

19-göremenin çevresindede böyle yerleşim bölgeleri bulunmaktadır.

20-kapadakyo ile ilgili yazım burada bittii...

google bir felsefe diyebiliriz. şöyleki;





1-dünyada en dürüst ve adaletli insan kimdir desem sanırım şu cevabı verirdiniz.

2-bir insan adaletli olması için insanüstü güçleri olması lazım. yoksa kesinlikle adaletli olamaz.

3-ne mi demek istiyorum; insanların hatta tüm canlıların yaşamaları için kendilerini daha fazla düşünmeleri gerekmektedir.

4-google eğer bir insan tarafından yönetilmiş olsaydı kesinlikle bu kadar popüler kültür olamazdı

5-kesinlikle taraf tutar gözden düşerdi.

6-google neden demokratik diye sorarsak makinalar tarafından yönetildiği için.

7-googlenin zaafları kesinlikle bulunmadığı için korkusuzdur.

8-tehtit edilmeyecek algoritmaları vardır. sizlerinde tahmin edeceği dünya çapında yayın yapan bağımsız olduğu bilinen bir medya kuruluşu var. ülkemizdede yayın yapmaktadır.

9-gerçekten tarafsızdır. ama zaman zaman kendi yandaşlarını destekleyici haberler yaptığı gözlemlenmektedir.

10-nedenide insanlar tarafından yönetilmesidir.

11-oysa google makinalar tarafından yönetildiği için taraf tutma ihtimali olması imkansızdır.

12-bilinen algoritmalarıda zaten bunu ispatlamaktadır.

14-googlenin en sevdiğim kararlarını soracak olursanız hemen söyleyebilirim.

15-google makyaja çok kızıyor doğal olmayı seviyor. aldatılmayı hazmedemiyor. aynı hatayı birdaha yaptırmamak için gerekenleri uyguluyor.

16-google örneğin bir ormanda geziyor ve canı meyve istedi hemen aramaya başlıyor.

17-hemen kestane ağaçlarını görüyor ve en büyüklerini toplayıp çantasına dolduruyor. topladıkları kestanelerde at kestanesi olduğu için pek tat alamıyor. google kestane ağacını sorarsanız bir daha at kestanelerinin olduğu bölgeye sizi göndermiyor.

18-affedemeyeceği nedir derseniz 'hırsızlar' helede kendisinin daha önce gördüğü bir şeyi alıp bir yere götürürseniz; googlede gezerken onu sizde görürse tekrar yerine burakana kadar sizi affetmiyor.

19-googlenin yine en hoşuma giden yöntemi adres sorana kızmıyor.

20-sadece işi yoğun olduğu zaman sorduğunuz adresi tam bilmesede şu tarafa git oraya bir bak senin aradığına benzer bir yer var deyip deyim yerindeyse başından savıyor; ama daha sonra bu olayın takipcisi oluyor.

21-gizlice orada ne var ne yok defterine yazıyor.

22-google neden para verenin tezgahını pazarın en önüne koyuyorsun diyenlere ise

23- eee... böyle

24-gece gündüz milyarlarca insana adres tarif ediyorum ve onları istedikleri yerlere bazende elinden tutup haneye kadar teslim ediyorum; ve para almıyorum.

25-seni bile defalarca antoloji.com'a gönderdim orada mutlu oldun bilgi aldın; sohpet ettin hiç para verdinmi? der düşüncesiyle oradan uzaklaşıyorum...

26-googlenin başarısının en anlaşılır tarafı ise şu: diyelimki bir web tasarımcıyla dost oldu ve ona müşteri gönderiyor... birisi ona haber uçurursa ve bunuda ispatlarsa dost filan tanımıyor kim iyi site yaparsa müşterileri ona gönderiyor.

27-herkes gibi birde sevgilisi var ismini merak ediyorsanız sizi daha fazla bekletmek istemiyorum.

28-İNSAN

antoloji.com severler size harika sevineceğiniz bir müjdem var;

eskiden uyuşturucuyla mücadele eden 'YEŞİLAY DERNEĞİ ' vardı ya 33 yıl önce kapanan 'tekrar açılacakmış hemde aynı yeşilay ismiyle'

üstelikte yine faaliyetlerde bulunacakmış

peki açılış tarihleri ne olacakmış derseniz. NİSAN BİİİİR...

web tasarım uzmanları neden ülkemizde az? web tasarım uzmanı olmak için ingilizce bilmek gereklidir düşüncelerimizdir. peki bu doğrumu kesinlikle hayır. deyim yerindeyse ingilizce bilmenin zararlarıda var; şöyleki ingilizce öğrenirken bilişim sözcüklerini bize öğretmiyorlarki! peki zararından bahsettim ne mi demek istiyorum.

öğrenilen ingilizcedeki anlamlarla web tasarımda karşılaşacağımız ingilizce anlamlar birbirin tutmamaktadır.

bu bağlamda denklem kurmaya çalışırsak; bize gereken 100 kelimeyi bilmemiz yeterli olacaktır.


1. rows:satır

2. columns: sutun

3. table with:piksel yada percent

4. border thickness: çerçeve genişliği; çerçevemizin kalın olmasını istiyorsak buraya yüksek rakam yazmalıyız.

5. cell pedding: boşluk degeri (hucre içi)

6. cell spacing: çerçeve arası boşluk değeri

7. header tabloda herhangi bir satır yada sutun, veya ikisi birden


8. ana başlık yapmak için kullanılır.

9. her site yapımında kullanmamız gereken standard klasörler:

10. şablon (ana klasör) :

11. images: resimler

12. media: sesli ve görüntülü belgeler

13. incs: içerikler

14. HAM (yapım aşamasındaki belgeler)

hasbora

web sitesi hazırlayabilir web tasarım uzmanı olabilirsiniz.sloganım: 'HAYDI HEMEN WEB TASARIM UZMANI OLUN'




1-nasıl okumayı öğrenmeden önce harfleri öğrenmemiz gerekiyorsa web tasarımıda böyle düşünebiliriz.

2-biz web tasarım uzmanlarının tamamı bu yazdığım kuralı bile bilmiyordu.

3-web master olarak şunu size ispatlayabilirim; 50 yaşından sonra bu işe başlayıp; biz web tasarımcıların 'BABA' site diye nitelendirdiğimiz yani en kaliteli siteleri yapanların sayılarının az olmadığını bilmenizi isterim.

4-sizlerde web sitesi yapmak istiyorsanız kesinlikle başarılı olursunuz.

5-bunun bir çok yolu var: devlet vatandaşını eğitmelidir diyenlerdenseniz, belediye ve kaymakamlıkların açtığı kurslara hemen katılın.

6-bu işle ilgilenlerle görüşüp en kaliteli kitabı satın alın.

7-öğrenme metotlarını uygulayın bu teknikleri başarmış insanlardan öğrenebilirsiniz.

8-kitap konusunda benden öneri bekliyorsanız; deneyimlerim en son çıkan en kalın kitapları almanızı öneriyorum. her nedense kalın kitaplarda bilgi çok olmaktadır.

9-ben sizlerin ihtiyacı olan bilgilerin hepsini yazmayı isterim ancak kafanız karışmasın diye yazmak istemiyorum.

10-kendinizi ingilizcem yok bu işi başaramam diye vazgeçirmeyin. ingilizce kursuna gideyim sonra web kursuna giderim demeyin. siz şu an halen biz web tasarımcıların vaz geçilmezi olan 'DREAMWEAVER' proğramını kullanacaksınız; bunun içinde size 100 bilemediniz 150 kelimenin ingilizce karşılığını bilmeniz yetecek.

örneğin ingilizce kursunda size teknik bilgileri kesinlikle öğretmeyecekler. daha açık anlatımla siz diyelimki vucudumuzun bölümlerinin ismini öğreneceksiniz. ciğer veya pankreas nedir gibi tıp terimlerini öğrenemeyeceksiniz. o halde size gereken 100 kelimeyi öğrenin yeter.(açıklama yeterli sanırım)

11-hele tahsilim az diye hiç vazgeçmeyin. tarihi araştırırsanız tahsili az olan bireylerin neler başardığını düşünün.

12-ben yazılarımda bireylerin isimlerini aktarma yanlısı değilim. yazmış olduğum kitaplarda bile hiç bir isme yer vermedim. bir nedenini yazabilirim önemli olan sizlersiniz benim için sizlerin isimleri önemlidir.

13-sitenize çok yer tutan resimleri kesinlikle koymayın. yaptığınız siteler geç açılır. sonucu biliyorsunuz alternatif çok başka yere giderler.

14-siz word biliyorsanız; web tasarıma başlayınca 'AAAA' bunlar aynı word proğramındaki gibi ben bunu başarırım diyeceksiniz.

15-web tasarım yaparken dreamweaver proğramında çalışırken diyelimki not alacaksınız 'DESING NOTES' olanağınız var yani başka sayfa açmadan not alma şansınız var.

16-sizin faydalanacağınız bazı siteler olacaktır. bunları zamanla bulursunuz.

17-yine yaptığınız sitenin internette yayınlamadan nasıl görüntüleneceğini cep talefonunuzda görme olanağınız olduğunuda bilgilerinize sunarım.

18-yaptığınız sitelerin sahipleri yazılarımı kopyalatmak istemiyorum derse bu olanakta var bunuda öğrenmeniz size artı değer katacaktır.

19-devletin bazı birimlerinin siteleri bundan yararlanmaktadır.

20-sloganım: 'HAYDI HEMEN WEB TASARIM UZMANI OLUN'

21- web tasarım uzmanı Hasbora

ben ayrım yapmayı kesinlikle sevmiyorum...

türk kürt ayrımına inanmıyorum:

ikiside 'türkiyemizi' düşmanlara karşı korudular.

dinci laik ayrımıda kesinlikle yoktur aslında.
--------

alevi sünni ikiside türktür sonuçta

sağcı hükümette solcu hükümette iyidir aslında

doğulusu batılısı türkiyelidir sonuçta

ilericisi gericisi temiz kalplidir aslında

--------

cematlerinde tarikatlarında iyileri var sonuçta

toplulukların hepsi türkiyelidir aslında

gurupların amacı iyi şeyler yapmak sonuçta

saldırırsa düşman bize alevi sünni ayrımı yapmaz aslında

-----------
not:
yukarıdakilerin hepsiyim ben, çünki türkiyeliyim ben ismimi sorarsanız hasbora güzelrüzgarım ben

ben epey zamandan beri izliyorum ölüm 1 numara diyebilirm.



1-bazen gündeme göre konular değişiyor ama ölüm her zaman 1 numara denebilir.

2-ölüm'ü ölmeden bir kezde sizin tıklamanızı isterim

3-yorumlar ürkütücü filan değil

batıl inanac büyü ve fobi ile birlikte ele alınabilir.






1-yetişme tarzıyla kesinlikle bağlantılıdır.

2-siz doğduğunuzda etrafınızda vejeteryenler varsa ve onlarla birlikte yaşamışsanız. eti yemekten çekinirsiniz.

3-sonradan batıl inanç gelişebilirmi evet ama etkili olmaz

4-fobidede aynı kurgu söz konusudur... 18 yaşına gelmiş bireye hamam böceği seni yer dediğinizde beynine yer etmez.

5-oysa çocuğa öykülerle fıkralarla hamam böceğinin zararlarını anlatırsanız etkilenir.

6-burada konumuz batıl inanç olduğuna göre batıl inançta sonradan zor gelşir.

7-batıl inanç insana fayda sağlayabilir onu başarıya ulaştırabilir peki nasıl;

8-çalışmazsa aç kalacağı inancı olan insan çok çalışır ve başarır.

9-yine cimri olmazsa kesinlikle başkasına muhtaç olacağına inanan gerçektende parasız kalmaz.

10-batıl inancın göreceli olduğu bir gerçektir. batıl inanç bitermi evet

11-örneğin askerdeki sıkı disiplin ne batıl inanç bırakıyor ne fobi nede büyü inancı bırakıyor.

12-örneğin siz antoloji.com severlerin yazdığı 13 rakamının uğursuzluğunu ele alalım.

13-tesadüfen 13. satıra geldim: bu 13 rakamı benim en uğurlu sayım oldu diyebilirim.

internet dikatli kullanlması gereken bir dünyadır.

1-internete girin çıkın sorf yapın bunlar size zarar vermez.
2-ama interneti gelişi güzel kullanırsanız size zarar verir.
3-internete forum sitelerine kesinlikle girmeyin yazı ve yorum yazmayın.
4-ben antoloji.com haricinde hiçbir yere kesinlikle yazmıyorum sizlerde antoloji.com haricinde güvenilir olmayan yerlere kesinlikle yazmayın
5-yazdığınız yazıları silmek isteyebilirsiniz bu sizin hakkınız. oysa birçok yerde bu hakkı size kullandırmıyorlar.antoloji.com da ise istediğiniz zaman silme olanağınız vardır.
6-örneğin siz bilgisayar meraklısı olun ilk sıralarda bilgileriniz az olduğu için forum sitelerinden yardım alabilirsiniz bir yıl sonra ise deyim yerindeyse uzman olacaksınız ama acemice sorduğunuz sorular her zaman karşınıza çıkacak ve moralinizi bozacak
7-silmeye kalkıştığınızda ise kimseyi bulamayacaksınız.
8-internette buna benzer onlarca demiyorum yüzlerce pusular var kesinlikle kendinizi koruyun.
9-ben msn kullanmamaya ozen gosteriyorum. kesinlikle zaman kaybına yol açıyor. bir türlü kendinizi alamıyorsunuz.
10- ÖZCÜMLE: interneti biz kullanmalıyız internet bizi değil
11-ZEHİR TACİRLERİ VE ÇETELERLE MÜCADELE DERNEĞİ