acının bağrında kavrulduğunu bile bile..içimden taşıyor gitme demek biliyorum gidersen benden gitmiceksin,bana hiç gelmedin zaten damla damla eksilmem neden madem..
mükemmelliğe ne kadar yakınsan mutsuzluğada o kadar yakınsındır..zaman her şeyi eritirken dimdik kalmanın bedelidir mutsuzluk.. ama çok uzun süreni ya bir yanılgıdır yada sen bir sabır taşısındır... hangi ihtimal daha yakın?
insanların neden fanuslarda gönüllü yaşadığını anladım bugün.. anlamanın bedeli neden bu kadar ağır.. değerli olduğu için mi? yoksa kalın kafalı olduğumuz için mi?
aynadaki aksim paramparça...
acının bağrında kavrulduğunu bile bile..içimden taşıyor gitme demek
biliyorum gidersen benden gitmiceksin,bana hiç gelmedin zaten
damla damla eksilmem neden madem..
acizem..serhoşem..nahoşem...
demek nara atabilirim dünya kapısında :)
ey dünya! söyle ne yapabilirsin bana
geçerken uğradım sana..
şeyler...
sonuç kadar araç da gerçeğin bir parçasını oluşturur.karl marx
son söz budur kitapta.şeylere ulaşmak için özgürlüklerinden vazgeçen insanlar..
vazgeçişimiz kendimizi gösterir aslında..vazgeşiçte bir tercih.
ergenlik sivilcesi..farklının farkını farklı olanlar farkeder denir genelde
güzeli farketmek erdemdir efendim..bütün diğer farklar sizin olsun
mükemmelliğe ne kadar yakınsan mutsuzluğada o kadar yakınsındır..zaman her şeyi eritirken dimdik kalmanın bedelidir mutsuzluk..
ama çok uzun süreni ya bir yanılgıdır yada sen bir sabır taşısındır...
hangi ihtimal daha yakın?
hımm hatırladım..dayan muin dayan gazze yazısını okumuştum.....
gazze'yide muin'ide hatırlayan var mı?
1917
yahudilerin 'ütopya'larını gerçekleştirmek için atılan adımlardan biri
nefretle..
ne kadarda uzağım hala
vah bana..
insanların neden fanuslarda gönüllü yaşadığını anladım bugün..
anlamanın bedeli neden bu kadar ağır..
değerli olduğu için mi?
yoksa kalın kafalı olduğumuz için mi?