Kültür Sanat Edebiyat Şiir

  • ağyar14.06.2007 - 14:15

    olurda gün gelir yabancı kılınır her yüz sana..dost bildiğin can değil, o gün ağyar olur sana..bir yabancı gibi bakınırsında aynaya..gördüğün sen bile ağlar, ağyar olur zatına..

  • istanbul14.06.2007 - 14:06

    şah ı gülistan..
    sende şiir,sende gazel,sende nur,sende aşk,sende iz..
    bekleyen,beklenen sen..
    fatih sen..
    fetih sen..
    müjde sen..
    ille sen.. illede sen..

  • zaman14.06.2007 - 11:22

    ..bilirim senle aklanacak anlım ve kayıt ettiklerinle yargılanacak canım..

  • doğu14.06.2007 - 11:16

    tüm renkleriyle,toprağına yansıyan ışığıyla..çölündeki sıcaklık ve susuzlukla..insanıyla..dili ve kültürüyle...ilmi ve cihatıyla...sanatı ve mimarisiyle..hayatın kalbine doğru ses veren çağrısıyla..tarihiyle,izleriyle,bulunduğu konum itibariyle illede yaşamak ve görmek istediğim yer..yön...yönüm.

  • çözüm12.06.2007 - 14:50

    biraz sabır
    biraz sukut
    bir mekan
    bir iç dinleyiş
    ve dua..

  • ULUSA SESLENİŞ12.06.2007 - 14:44

    ..........
    Öttür yem borusunu öttür, öttür, borazan!
    Bitpazarında sattık, kalkamaz artık kazan!
    Allahın on pulunu bekleye dursun on kul;
    Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul.
    Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa;
    Yaşasın, kefenimin kefili karaborsa!
    Kubur faresi hayat, meselesiz, gerçeksiz;
    Heykel destek üstünde, benim ruhum desteksiz.
    Siyaset kavas, ilim köle, sanat ihtilâç;
    Serbest, verem ve sıtma; mahpus, gümrükte ilâç.
    Bülbüllere emir var: Lisan öğren vakvaktan;
    Bahset tarih, balığın tırmandığı kavaktan!
    Bak, arslan hakikate, ispinoz kafesinde;
    Tartılan vatana bak, dalkavuk kefesinde!
    Mezarda kan terliyor babamın iskeleti;
    Ne yaptık, ne yaptılar mukaddes emaneti?
    Ah, küçük hokkabazlık, sefil aynalı dolap;
    Bir şapka, bir eldiven, bir maymun ve inkılap.
    .........

  • Araf11.06.2007 - 12:28

    köşeyi dönmüşsündür..ve ince bir çizgi üzerinde aydınlıktır yolun..onca konuşmanın ertesinde susmuşsundur..düşünsen..düşüne bilsen bir geçit,bir aralık bulacaksındır..
    ve bir yaşanmışlığın tam orta yerinde,ne yana yöneleceğini şaşırıp dağılmışsındır..
    arada..tam orta yerinde hayatın.. iki şeyin..iki olurun..iki olmazın..iki kabulün..iki var olanın tam orta yerinde öylece sıyrılmak isterken kalakalmışsındır..
    nöbetlerin..
    med cezirlerin..
    senli ve yine senli hallerin ardından bir geçitsizliğin ve dahi geçememişliğin..izin verilmemişliğin şaşkınlığıyla..bir adım ötesine varamamanın vermiş olduğu sebepler deryasında. yinede bir şeylere tutuna bilme çabasındasın..
    medet dileme makamı..imdat.el aman...çığlık çığlığasın..farkındasın...
    bakınmaların vardır..
    sağına..soluna..sol yanına..aklının kırkıncı kapısından bir kırkikindi yağmuruyla girince içeri..ıslanmışlığınla sığındığın ve geçtiğin eşiğin ardındaki, konaklama yerine varmadan önceki..durduğun..irkildiğin..bir nefeslik kalıp soluklandığın yerin adı..araf..iki şey..iki senin..senli benli olupta sıyrılmak istediği yerin adı....

  • an11.06.2007 - 12:24

    sur..sura üflenir..andır..üç an..üç farklı an..
    içinde bulunduğumuz zaman dilimi diye nitelendiririz..anın anını yaşıyoruz belkide..an..şuan..dedim ve geçti.. anlar topluluğu....uzantısını algılaya bilmek zor.. kısa bir zaman dilimi olarak nitelendirsekte..içinde nice bilinmez anları saklayan bir muamma..eylemde yada fikri boyutta, o an içerisinde yapmış olduğumuz, sarf etmiş olduğumuz sözlerin derinliğinde belkide karşalacağımız nice anların oluşumu vardır..an kader olmasın..an..zamanların uzantısı..kısa bir an belkide ama sonsuz bir çağrının fısıltısı..anlar ki farklı zamanlarda ve mekanlarda farklılıklarını saklarlar..ve hayat bir anlık nefes bırakımı değil mi gerçekle tanışmak için..

  • mânâ11.06.2007 - 12:15

    mina..mina da taşlanan şeytanın varlığı gibi görünmesede aşk ile atılan her taşın mana aleminde onu yaraladığının bilincinde olamanın adıdır..mana..konuşmaktır hakikakatin kalbe sunduğu ateşin diliyle..mana bakabilmektir gözlerin ötesindeki var olan ışığa..mana anlamlandırmaktır aldığın solukları.. bir yer edinebilmektir bunca kalabalığın içinde..mana bulabilme çabasıdır yitirmişlikleri..mana Onun hissettİrdiği kadar duya bilmektir kalp atışlarını..
    ..O önemsediği için yaratıldık..ve vardır her yaratılmışa suretinden ötesinde saklı olan bir manası..hikmet bu noktada ortaya çıkıyor..hikmetindende sual olunmayacağına göre insanın asıl vazifesi manasına ulaşmaktır..niye? neden? niçin sorularının cevabı nereye gidiyorumda tıkanıyorsa, mananın sunduğu derinliklerle kapılar açılır ve sorular cevapsız kalmaz..mana ruhtur bundanda öte..ve ruh tanınmak ister varlığının gizliliğiyle..

  • susmak11.06.2007 - 11:57

    aklım kumsal iken ben toz paresi
    çıktıkça yükseğe alçalır oldum
    düşündüm derdimin nedir çaresi
    susarak konuşmak sonunda buldum..