Timur Ankara savaşını kazanır, esir aldığı yaklaşık 70 bin Türk'ü İran'ın Erdebil kentine götürür ve kendisi oradan ayrılarak seferlerine devam eder. Erdebil'deki şii şeyhe gönülden bağlanan Türk esirler, şeyhin Timur'a ricası sonunda serbest bırakılırlar ve anadoluya dönerler. lakin dönenler artık gidenler değildir. şiilikle beraber dönmüşlerdir memleketlerine, zamanla göçebe Türk kültürüyle içiçe geçen şiilik yepyeni bir form doğurur ki yalnızca Anadolu'ya özgü alevilik'tir bu form. tabi şah ismail'in şiileştirme propagandaları da bu sürece etki etmiştir.
ne bir mezheptir alevilik bugün bazılarının idda ettiği gibi, ne de ayrı bir dindir birilerinin empoze etmeye çalıştığı kadarıyla. yalnızca sonraları Bektaşi tarikatının da etkisine giren bir tasavvufi-folklorik yorumdur. hepsi ve tamamı bu kadardır...
Süper bir Hocadır kendileri. Marmara İlahiyat'ın ilk Din psikolojisi profudur. aynı zamanda Türkiye'de de bu konuda bir ilktir. oldukça doğal bir yapıya sahiptir.
aslen k. maraş Elbistanlı olup, yakından gördüğümde dişlerindeki sigara lekesinden ürperdiğim, günümüzün en büyük halk ozanı benim diyecek kadar kendine güvenen (ki haklı olarak) , doğru bildiğini korkmadan ifade edebilen, şiirlerindeki yalın güzelliği bir başkasında yakalayamadığım, Üstad'ın 'saf çocuğu masum anadolu'nun' tabirinin de çok isabetli bir şekilde tarif ettiği, ender şahsiyet... en byük krokularımdan bir tanesi, ebedi aleme irtikalinden önce değerinin yeterince anlaşılamamasıdır..
varoluşsal anlamda kendilerini çoğunluktan ayrı konumlayabilecekleri yanılgısına kapılan, bir çoğu dini öğretiler heva ve heveslerine ağır geldiği için inanmama kolaylığına kaçan, bir kısmı da gerçekten şartlanmalarla akıl yürüten ve 40'lı yaşlardan sonra dünyaya tesadüfen atılmışlığı, sahipsizliği, psikolojilerinin kaldırabileceğini zanneden çaresiz insanlar....
yıllardır Osmanlı'yı kötülemeye çalışanların sevmediği ve kızıl sultan olarak adlandırdığı Abdulhamit'in, nasıl ulu bir hakan ve nasıl gerçek bir sultan olduğunu oldukça akıcı bir dille anlatan, otobüste, vapurda, okulda, sokakta rahatça kendinizi kaptırarak okuyacağınız, yazarının aslen bir edebiyatçı olduğu son zamanlarda çıkan güzel bir araştırma...
Kehf Suresinde isimleri geçen ancak sayıları tam olarak bilenemeyen (2,4,5,6 vss) , Hz.İsa'ya inanan ve pagan Roma kültüründen kaçmak için bir mağaraya sığınan, 309 sene uyudukları söylenen (bknz. Elmalılı tefsiri ilgili sure) üst insanlar.
Eski Zerdüşt kültürün etkisiyle (ki 12 yanılmaz din adamı vardı) Hz. Peygamber'in soyundan gelen insanlara verilen ad....
12 imamın masum olduğu, dünyadaki bütün dilleri bildiği gibi ilginç yüceltmeci tavırlar da gelişmiştir şia arasında. ve malesef ki ülkemize de bu inanışlar sirayet etmiştir.
Hz.Muhammed'den Hz. İsa'ya kadar bir çok büyük insana hakaret eden, hint felsefesini yeni bir şeymiş gibi sunan, kitaplarını okudukça, kekremsi bir tadın boğazınızı yaktığı, belirsizliğin ve kimsesizliğin acısıyla burada ne işinizin olduğunu düşündüren, içinizi karartan ne idüğü belirsiz sapkın yazar...
beyninin tavanı olmayan ender düşünürlerden olup, aslen K.Maraşlıdır. O ve Ben adlı otobiyoğrafisini okumayanlara, hem edebi bir zevki hem de dolu dolu bir hayat nasıl yaşanırmışı kaçırdıklarından dolayı üzüldüğüm, Cumhuriyet sonrasının en eşsiz şairlerindendir.
'Bu nasıl bir dünya, hikayesi zor Mekanı satıh, zamanı vehim. Bütün bir kainat muşamba dekor Bütün bir insanlık yalana teslim'
asya avrupa arasında seyrü seferlerimde okuduğum, divan edebiyatı ile ilgili harika malumatlar edindiğim, edebi zevkin ne olduğunu öğrendiğim ama yazarının 'artık kendimi tekrar ediyorum' düşüncesiyle bir daha yazmayacağını söylediği eser.
Timur Ankara savaşını kazanır, esir aldığı yaklaşık 70 bin Türk'ü İran'ın Erdebil kentine götürür ve kendisi oradan ayrılarak seferlerine devam eder. Erdebil'deki şii şeyhe gönülden bağlanan Türk esirler, şeyhin Timur'a ricası sonunda serbest bırakılırlar ve anadoluya dönerler. lakin dönenler artık gidenler değildir. şiilikle beraber dönmüşlerdir memleketlerine, zamanla göçebe Türk kültürüyle içiçe geçen şiilik yepyeni bir form doğurur ki yalnızca Anadolu'ya özgü alevilik'tir bu form. tabi şah ismail'in şiileştirme propagandaları da bu sürece etki etmiştir.
ne bir mezheptir alevilik bugün bazılarının idda ettiği gibi, ne de ayrı bir dindir birilerinin empoze etmeye çalıştığı kadarıyla. yalnızca sonraları Bektaşi tarikatının da etkisine giren bir tasavvufi-folklorik yorumdur. hepsi ve tamamı bu kadardır...
Süper bir Hocadır kendileri. Marmara İlahiyat'ın ilk Din psikolojisi profudur. aynı zamanda Türkiye'de de bu konuda bir ilktir. oldukça doğal bir yapıya sahiptir.
aslen k. maraş Elbistanlı olup, yakından gördüğümde dişlerindeki sigara lekesinden ürperdiğim, günümüzün en büyük halk ozanı benim diyecek kadar kendine güvenen (ki haklı olarak) , doğru bildiğini korkmadan ifade edebilen, şiirlerindeki yalın güzelliği bir başkasında yakalayamadığım, Üstad'ın 'saf çocuğu masum anadolu'nun' tabirinin de çok isabetli bir şekilde tarif ettiği, ender şahsiyet...
en byük krokularımdan bir tanesi, ebedi aleme irtikalinden önce değerinin yeterince anlaşılamamasıdır..
varoluşsal anlamda kendilerini çoğunluktan ayrı konumlayabilecekleri yanılgısına kapılan, bir çoğu dini öğretiler heva ve heveslerine ağır geldiği için inanmama kolaylığına kaçan, bir kısmı da gerçekten şartlanmalarla akıl yürüten ve 40'lı yaşlardan sonra dünyaya tesadüfen atılmışlığı, sahipsizliği, psikolojilerinin kaldırabileceğini zanneden çaresiz insanlar....
yıllardır Osmanlı'yı kötülemeye çalışanların sevmediği ve kızıl sultan olarak adlandırdığı Abdulhamit'in, nasıl ulu bir hakan ve nasıl gerçek bir sultan olduğunu oldukça akıcı bir dille anlatan, otobüste, vapurda, okulda, sokakta rahatça kendinizi kaptırarak okuyacağınız, yazarının aslen bir edebiyatçı olduğu son zamanlarda çıkan güzel bir araştırma...
Kehf Suresinde isimleri geçen ancak sayıları tam olarak bilenemeyen (2,4,5,6 vss) , Hz.İsa'ya inanan ve pagan Roma kültüründen kaçmak için bir mağaraya sığınan, 309 sene uyudukları söylenen (bknz. Elmalılı tefsiri ilgili sure) üst insanlar.
Eski Zerdüşt kültürün etkisiyle (ki 12 yanılmaz din adamı vardı) Hz. Peygamber'in soyundan gelen insanlara verilen ad....
12 imamın masum olduğu, dünyadaki bütün dilleri bildiği gibi ilginç yüceltmeci tavırlar da gelişmiştir şia arasında. ve malesef ki ülkemize de bu inanışlar sirayet etmiştir.
Hz.Muhammed'den Hz. İsa'ya kadar bir çok büyük insana hakaret eden, hint felsefesini yeni bir şeymiş gibi sunan, kitaplarını okudukça, kekremsi bir tadın boğazınızı yaktığı, belirsizliğin ve kimsesizliğin acısıyla burada ne işinizin olduğunu düşündüren, içinizi karartan ne idüğü belirsiz sapkın yazar...
beyninin tavanı olmayan ender düşünürlerden olup, aslen K.Maraşlıdır. O ve Ben adlı otobiyoğrafisini okumayanlara, hem edebi bir zevki hem de dolu dolu bir hayat nasıl yaşanırmışı kaçırdıklarından dolayı üzüldüğüm, Cumhuriyet sonrasının en eşsiz şairlerindendir.
'Bu nasıl bir dünya, hikayesi zor
Mekanı satıh, zamanı vehim.
Bütün bir kainat muşamba dekor
Bütün bir insanlık yalana teslim'
asya avrupa arasında seyrü seferlerimde okuduğum, divan edebiyatı ile ilgili harika malumatlar edindiğim, edebi zevkin ne olduğunu öğrendiğim ama yazarının 'artık kendimi tekrar ediyorum' düşüncesiyle bir daha yazmayacağını söylediği eser.