Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Canan Özyürek
Canan Özyürek

ZATEN BURALAR DA BİZE GÖRE DEĞİL ARTIK...

  • şu an ne dinliyorum15.09.2011 - 10:07

    Kar Yangını


    Tolga Çandar'ın seslendirdiği Kar Yangını'ndaki şarkıların sözlerini Ahmet Telli, Ahmet Erhan ve Adnan Yücel yazmış. Bu şarkılardan, Ahmet Telli'nin sözlerini yazdığı şarkıları yeniden dinlediğimde bende kalan ilk izlenim 'yoğun bir hüzün' oldu... Hüzünle birlikte geçmiş günlere sitem ve yer yer de özlem...İşte Kar Yangını'ndan bir bölüm:


    ' Uçurumlar gibi susuyorsun yine

    Üzgünsün belli ki bekliyor gibi

    Sarıyor bir hüzün gözlerin dalıyor

    Gelmiyor bir mektup tek bir ses bile'





    Tolga Çandar - Kar yangını

  • şu an ne dinliyorum02.04.2011 - 14:58

    Döndüm daldan düşen kuru yaprağa
    Seher yeli dağıt beni kır beni
    Götür tozlarımı burdan uzağa
    Yarin çıplak ayağına sür beni

    Aldım sazı çıkmış gurbet görmeye
    Dönüp yare geldim yüzüm sürmeye
    Ne lüzum var şuna buna sormaya
    Senden ayrı ne hal oldum gör beni

    Ayın şavkı vurur sazım üstüne
    Söz söyleyen yoktur sözüm üstüne
    Gel ey hilal kaşlım dizim üstüne
    Ay bir yandan sen bir yandan sar beni

    Yedi yıldır uğramadım yurduma
    Dert ortağı aramadım derdime
    Geleceksen bir gün düşüp ardıma
    Kula değil yüreğine sor beni

    Sabahattin Ali


  • şu an ne dinliyorum31.03.2011 - 15:08

    harcanıp gidiyor ömür dediğin


  • şu an ne dinliyorum07.03.2011 - 13:32

    ulusal kimligi birtarafa birakip,
    etnik kimlikleri ön plana cikarmak suretiyle bölücülügü körükleyip
    emperyalist güclerin degirmenine su tasiyan bir kültürün cocuklarinin bizden uzakta olmasi da bir umut...

  • şu an ne dinliyorum03.03.2011 - 20:50

    duydum çok sonradan, adın önemli değil
    acın aynı tadı veriyor zaten.....


  • şu an ne dinliyorum20.02.2011 - 20:17

    bir gün çıkıp gel uzak yollardan...........





    Nurettin rençber - Aşk sana benzer

  • şu an ne dinliyorum07.02.2011 - 09:23

    sevdan beni bir güldürür
    şu ömrümü söndürür.........



    MazLum Cimen - Unutamadim...

  • şu an ne dinliyorum03.02.2011 - 23:13

    martılar martılar
    fırtına kanatlılar
    haykırın şu geceye
    bitmesin şu sevdalar...



    Martılar (Hasan Hüseyin Demirel)

  • şu an ne dinliyorum01.02.2011 - 21:05

    yüreğim yangınlarda başedemedim.

    yar beni terk eylemiş alışamadım.

    halimi sorma derdimi sorma her günüm duman oy

    gide gele inçik yollar teselli muhabbetler

    kâr etmez sorma dindirmez sorma her günüm duman oy

    saçlarım ağırıyor sabredemedim

    dönecek biliyorum dinletemedim

    halimi sorma derdimi sorma her günüm duman oy

    gide gele inçik yollar teselli muhabbetler

    kâr etmez sorma dindirmez sorma her günüm oy



    EFKAN ŞEŞEN - VAKİTSİZ

  • can yücel01.02.2011 - 18:53

    Yazılarında 'göt' kelimesini açık açık kullandığı için mahkemeye verilen Can Yücel,
    mahkemedeki ne diyeyim hakim bey. Bizim köyde göte göt derler
    sözleriyle bitirdiği sözlü savunmasının öncesinde
    bir de fıkra anlatır mahkemede. Mahkemeye anlattığı fıkra şöyledir:
    'Bir köyde ateşli bir hasta vardır.. kasabaya doktora götürür hastayı kö...ylüler koca devletin koca doktoruna.. Doktor hastaya fitil verir ve köye donduklerinde hastaya fitili anüsten sokmalarını söyler köylülere..Köylüler tabi 'tamam dohtor bey' diyip köye giderler. Köydeki herkese sorarlar, en bilgelere bile, ama kimse anüs ne demektir bilemez. Bu nedenle bir türlü ilacı da veremezler hastaya. Hastanın durumu da gitgide kötüleşmektedir. Bunun üzerine köylü, doktora, koca devletin koca doktoruna telefon etmeye karar verir ama kimse buna yanaşmaz. Ne cüret dimi doktoru arayacak bi köylü. Neyse durumun vahameti üzerine muhtar aramayı kabul eder. Bütün köylü toplanır santrale, muhtar arar, 'biz ne yapacaamızı bilemedik dohtor bey' falan der işte. Karşıdan doktor bişiler söyler. Muhtar döner arkasına: 'makattan verin dedi dohtor' der. Yine tüm köye sorarlar, komşu köylere birilerini yollayıp sordururlar falan, ama makat ne bilen yoktur yine. Hasta ise gitti gidecek, ateşler içinde kıvranıyo baya. İhtiyar meclisi toplanır. Son çare, doktorun bir kez daha aranmasına karar varılır. Yine kimse aramak istemez doktoru. Nihayetinde yine biri kandırılır, telefonun başına geçer, ama bi yandan söylenmektedir: 'çok kızacak dohtor çok! ' diye. Sonunda telefonu açar, durumu anlatır, doktor bişiler söyler yine.

    Telefondaki köylü, yüzü allak bullak, arkasını döner:
    'çok kızacak demiştim size; götüne sokun dedi işte'

    (Can Yücel bu davadan beraat etmiştir)