Kısaca Rusya'nın şu andaki durumuna bakarak (sudan çıkmış balık) ve onları yakından tanıyarak (ki bu vasfı yaşıyorum.) anlayabileceğimiz bir 'ideoloji'.
İngiliz Kralı 8. Edward İstanbul’a, ATATÜRK’ü ziyarete geldiği zaman, ATATÜRK kendisine bir akşam ziyafeti vermişti. Ziyafetten önce: -Bana “İngiltere sarayında verilen ziyafetler ne şekilde olur, onu bilen birisini yahut bir aşçı bulunuz.” dedi. Ve nihayet bu sofra merasimini bilen bir zattan öğrenerek sofrayı o şekilde düzene koydular. Akşam İmparator sofraya oturunca kendisini Kral sarayında zannederek memnun oldu. ATATÜRK’e dönerek: -Sizi tebrik ederim ve teşekkür ederim, kendimi İngiltere’de zannettim. Diyerek memnuniyetini bildirdi. Sofraya hep Türk garsonları hizmet etmekteydi. Bunlardan bir tanesi heyecanlanarak, elindeki büyük kayık tabakla birdenbire yere yuvarlandı. Yemekler de halılara dağıldı. Misafirler utançlarından kıpkırmızı kesildi.
Fakat ATATÜRK krala eğilerek:
-Bu Millete her şeyi öğrettim, Fakat Uşaklığı Öğretemedim.
Kürt Açılımı tamamen siyasi bir oyundan ibarettir.
Abdullah Öcalan dedikleri, senelerce İmralı'da tuttukları, teröristbaşı deyip de yargıladıkları insanın şimdi kalkıp da fikrinin sorulması ona göre önerge yayınlanması işlemi de zaten bunun göstergesidir.
Kaldı ki, bu kişi kendi canının değil de savunduğu davanın derdinde olsa(ydı) , şu an bulunduğu hâl ile ilgili maddeleri düzenlemek yerine (kardeşinin beyanı) sözde kürt özde PKK için istediklerini (kurduklarını) dile getirirdi.
Tabii ki, bu açılımın demokrasiyle uzaktan yakından âlâkası olmadığının en azından bizler farkındayız...
Komünizm dedikleri rejim artık sadece lafta...
Orada yaşayanlar da, gidip görenler de böyle söylüyor...
Düşünün artık!
...
Kısaca Rusya'nın şu andaki durumuna bakarak (sudan çıkmış balık) ve onları yakından tanıyarak (ki bu vasfı yaşıyorum.) anlayabileceğimiz bir 'ideoloji'.
'Ye, yat, para gelsin...'
... İmkansızlaştıranlara sormak lâzım nasıl diye?
İngiliz Kralı 8. Edward İstanbul’a, ATATÜRK’ü ziyarete geldiği zaman, ATATÜRK kendisine bir akşam ziyafeti vermişti. Ziyafetten önce:
-Bana “İngiltere sarayında verilen ziyafetler ne şekilde olur, onu bilen birisini yahut bir aşçı bulunuz.” dedi.
Ve nihayet bu sofra merasimini bilen bir zattan öğrenerek sofrayı o şekilde düzene koydular. Akşam İmparator sofraya oturunca kendisini Kral sarayında zannederek memnun oldu. ATATÜRK’e dönerek:
-Sizi tebrik ederim ve teşekkür ederim, kendimi İngiltere’de zannettim.
Diyerek memnuniyetini bildirdi. Sofraya hep Türk garsonları hizmet etmekteydi. Bunlardan bir tanesi heyecanlanarak, elindeki büyük kayık tabakla birdenbire yere yuvarlandı. Yemekler de halılara dağıldı. Misafirler utançlarından kıpkırmızı kesildi.
Fakat ATATÜRK krala eğilerek:
-Bu Millete her şeyi öğrettim, Fakat Uşaklığı Öğretemedim.
Ne önemi var ki?
Çoğu ya yandı ya yıkıldı da yerine tripleks dikildi...
....Deseniz ya faşist olursunuz ya ırkçı...
Demezseniz de ya soyunuzdan utanır olursunuz ya kimliğinden habersiz...
İnsan kendini yazmama gibi bir karar ile sınırlamamalı.
Kürt Açılımı tamamen siyasi bir oyundan ibarettir.
Abdullah Öcalan dedikleri, senelerce İmralı'da tuttukları, teröristbaşı deyip de yargıladıkları insanın şimdi kalkıp da fikrinin sorulması ona göre önerge yayınlanması işlemi de zaten bunun göstergesidir.
Kaldı ki, bu kişi kendi canının değil de savunduğu davanın derdinde olsa(ydı) , şu an bulunduğu hâl ile ilgili maddeleri düzenlemek yerine (kardeşinin beyanı) sözde kürt özde PKK için istediklerini (kurduklarını) dile getirirdi.
Tabii ki, bu açılımın demokrasiyle uzaktan yakından âlâkası olmadığının en azından bizler farkındayız...
Keşke herkes olsa!
Sosyalizmi savunan tek bir 'çalışkan, kalkınmayı öngören' bir devlet söyler misiniz?
Yoktur...
Hatta o kadar trajikomiktir ki, sosyalizmden çıkan tüm milletler aklınızın hâyâlinizin alamayacağı kadar tembel ve miskindirler...
İşte böyle bir stratejiyle devlet kalkındırmayı düşünenler günümüzde hâlâ vardır maalesef...
Hatta ve hatta 'sosyalizm' geçmişte yanlış kullanıldığı için başarılı olamadı diyerek nârâ atanlar da mevcuttur...
'Benle uğraşma kapak olursun. Fazla suskun kalma kudurursun. Kendini birşey sanma güzelim yoksa yalan olursun'
İddialı sözmüş ama beğendim... ;))