© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Çin malının Türkiye'de rağbet görmesi o ülkenin malının sadece 'ucuz ve kalitesiz' kısmının ülkemize transfer edildiğinin göstergesidir...
Maalesef, bu bağlamda çin malını kötülemeye gönlüm el vermiyor çünkü; çin malı demek aslında adı çıktığı üzere 'kötü mal' demek değildir...
Çin malı olup son derece başarılı çalışmalar vardır, özellikle tekstilde hepimizin de tanıdığı pek çok ünlü firma, Çin'deki kaliteli üretim yapan firmaları keşfederek burda üretim yaptırmaya başlamıştır. Bunu günümüzde pek çok ekonomist bile teyit ediyor iken bizim kötülemeye çalışmamız fazla gaddarca değil midir?
....
Kerbelanın yazıları
Şehit düştü gazileri
Fatma Ana kuzuları
Ah Hasanım vah Hüseynim
******1905 te Doğdu Aşkımız, Sarı Kırmızı Akar Kanımız, Cimbomum Feda Olsun Sana Canımız, Ölene Kadar Hep Senin Yanındayız...*******
Çınarcık Günlüğünden seçmeler...
Kendisine yazdığı 'tuhaf biri' yazısından yola çıkarak saldırmayı kendine ilke edinmiş insanların kıskacında sıkılmış nedir yazarı....
(Biyografi çalışmasına başladım.)
Türkiye'de Türk'üm demek ne bir 'ayrıcalıktır' ne de kimseyi yerme sebebidir...
Türk'üm demek kimliğini belli etmek demek değildir, “Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkesin Türk olduğunu” ifade etmektir bu...
Ama çarpıtanlar vardır... Olacaktır...
Maalesef!
...Ahmak yaklaşımı bence de :)
'Ne önemi var ki' cümlesinde 'kinaye' vardı, Türkiye'deki tarihi eserlere verilen değersizliği ispat için ama tabii kapasite lâzım anlayabilmek için...
Ah şu komik(ahmak komiği) insanlar...
Git derken, daha sonradan aslında git/me dedikleri ortaya çıkan insanlar...
Aslında karşısındakine bağlandığını kabul etmedikleri o adına gurur dedikleri aslında kelimenin tam anlamıyla 'kibir' denen duygunun esaretine düştüklerini bilemezler...
Ve bu bilinmezlik, onları hapsoldukları hastalığın pençesinde sonsuz yalnızlığa hapseder...
Hak etmediklerini söyledikleri yalnızlığı en başından kabullenmişlerdir...
.... Ve beklenen oldu bu açılımı hak elde etmekten başka kendilerine 'ülke kurulacağı' yönünde yanlış ve saptırılmış algılayanlar...
Daha başlangıç bu tabii....
.... Harf İnkılâbı demek kültürünü, mirasını çöpe atmak demek değildi...
Değerinin uzun zaman sonra anlaşılacağını onlar da biliyordu...
Eleştirileceklerini, kötüleneceklerini, çamura atılmak isteyeceklerini de...
Dünyayla aynı soluğu paylaşmak için gerekti...
Oldu da...
Ne mutlu!