'İki kişinin bildiği sır değildir' kuralı gereğince ikinci kişiye 'artık seni öldürmek zorundayım, çok şey biliyorsun' diyerek öldürme girişiminde bulunulması fakat aniden 1. kişinin çalan telefonu ardından 'işim çıktı' demesi ve çekip gitmesi.. Böylece 2. kişi yani bilen dolayısıyla bilgi kaldırılmamış olurki 'kaldırmak' argoda 'öldürmek, yok etmek, dağıtmak' anlamlarına gelir...
Namık Kemal'in 'Osmanlı Tarihi' adlı kitabında anlatmaya ömrü yettiği iki padişahtan bir tanesi. Diğeri Orhan Gazi idi ki o bile yarım kalmıştır, ömrü vefa etmemiştir. Herkes bilmez bu kitabı, zaten tamamlanamadığı için çok fazla popüler olmamış ve çok basılmamıştır..
Bir diğer rivayette Farsça berū /ebrū ses değişimiyle ortaya çıktığıdır. berû (kaş,) anlamına gelmekle beraber, iranda ebru sanatınada 'berû' derler.. Kaşa benzeyen kavisli çizgilerden yola çıkılarak mı bu ismi almıştır işte orası meçhul biraz.. ayrıca ingilizce 'brow' kelimeside farsçadan geçmiştir...
'İki kişinin bildiği sır değildir' kuralı gereğince ikinci kişiye
'artık seni öldürmek zorundayım, çok şey biliyorsun' diyerek öldürme girişiminde bulunulması fakat aniden 1. kişinin çalan telefonu ardından 'işim çıktı' demesi ve çekip gitmesi..
Böylece 2. kişi yani bilen dolayısıyla bilgi kaldırılmamış olurki 'kaldırmak' argoda 'öldürmek, yok etmek, dağıtmak' anlamlarına gelir...
'Kodum mu 2.80 uzatırım' şeklinde verilen gözdağının gerçekleşip ameliyat masasında tatbik edilmesi hâli..
İlişkili olan, nisbî..
tek başına bir işleve sahip olmayıp başka şeylerin hareketiyle ortaya çıkan..
'cenîn' Arapça'da
Gizli veya örtülü olan şey,embriyon anlamına gelir ki
bildiğimiz 'cîn' de aynı kökendendir. 'Gizli, görünmeyen varlıklar'
Esmâ'nın zikridir..
budur..
Namık Kemal'in 'Osmanlı Tarihi' adlı kitabında anlatmaya ömrü yettiği iki padişahtan bir tanesi. Diğeri Orhan Gazi idi ki o bile yarım kalmıştır, ömrü vefa etmemiştir. Herkes bilmez bu kitabı, zaten tamamlanamadığı için çok fazla popüler olmamış ve çok basılmamıştır..
insanın bâzen 'keşke anlamasaydım' dediği zamanlar olmuyor değil..
Bir diğer rivayette Farsça berū /ebrū ses değişimiyle ortaya çıktığıdır.
berû (kaş,) anlamına gelmekle beraber, iranda ebru sanatınada 'berû' derler..
Kaşa benzeyen kavisli çizgilerden yola çıkılarak mı bu ismi almıştır işte orası meçhul biraz..
ayrıca ingilizce 'brow' kelimeside farsçadan geçmiştir...
Türkçeyi bilinçli bir şekilde alay ederek katledenleri..!
hiç komik değilsiniz; bilesiniz..
Manda yuva yapmış söğüt dalına..