Kültür Sanat Edebiyat Şiir

alırda,götürürsün çıkmazlara,
ne kendinden haberin var,
ne ben bilirim,!
sanki, günleri kelebek kanatlarına yüklemişcesine,
kısa,dolu dolu..
ha geldin,ha gelmektesin,
ıslak ıslak düşüncelerde,sıcak sıcak yüreklerde,
buz tuttun, tutacaksın..
yağmur yüreklim
....................
....................

dünlerim, yalan söyledi bu günlerime,
yalanlar, kılıç kalkan,ne geçit verdi,ne mağlup oldu..
bu günler can çekişiyor..
umutlar baharlara kaldı..
..........
..........

anlamaya çalışmamak..sadece kendi doğrularını doğru bilmek...oysa doğrular birbirini tamamlamalı ki infazlar ertelensin...

ölmeden çok önce kendi cukurunu kazmaya başlamaktır.. usul usul ama oldukça derin..!

nette yaşanan aşklar..gölgelere sığınmış sürekli gecelerden kaçan aşklar..ama gündüzler gecelere denk...

bir rüzgar esişine bağlı...
bir var bir yok misali baharla,güz arasında...

hayalleri olsun,umutları olsun,
baharların da kırkikindi yağmurları yağan,yazlarında mevsimlik aşklara yer vermeyen,hazan da sıcacık düşleri olan,kışın buz tuttuğunda kainat gözlerinin içinde alev alev bakışı olan biş masal anlat...ama, başlık koymadan anlat..

biraz düş,biraz gerçek olsun...ama sıcacık olsun ...

kirpiye benzer...sıkıştığında kendine döner...dikenleri görünsede kullanacak mecali sor

Dillendirilmeyen...

gecenin ıslağından
içine çektiğin
serin bir nefes gibi,
ardında bıraktığın onca
yarımı düşünmek,
üşütür içini…
bir çift gözle,
göz göze gelirsin
inceden yağan yağmurun
yol yol ettiği camda,
irkilirsin…
şehrin silueti uğurlar gibidir
seni
bir terk ediş,
terk ediliş belki
bu dillendirilmeyen..
gece…
ve sessizlik..
içindeki..

Hasan Esat Heptunalı

Avuntu gölleri..



O sakin limanlar ki...
Avuntu gölleri...
Kendimizi aldattığımız...
O fırtınalar ki...
Hep çeker bizi...
Koynunda kaybolduğumuz.....

Hasan Esat Heptunalı