Ali Koç Elegeçmez
'BAZI İNSANLAR BAŞKALARININ KUSURUNU GÖRMEK İÇİN GÖZLERİ KESKİN KARTALA, KENDİ KUSURLARINI GÖRMEMEK İÇİN'SE BAŞINI KUMA SOKMUŞ DEVE KUŞUNA BENZERLER'
'BAZI İNSANLAR BAŞKALARININ KUSURUNU GÖRMEK İÇİN GÖZLERİ KESKİN KARTALA, KENDİ KUSURLARINI GÖRMEMEK İÇİN'SE BAŞINI KUMA SOKMUŞ DEVE KUŞUNA BENZERLER'
Ali Koç Elegeçmez
İstemeden doğdum
İstemeden öğretmen oldum
İstemeden şair ve yazar
İstemeden öleceğim,hepsi bu kadar
Ali Koç Elegeçmez
İstemeden doğdum
İstemeden öğretmen oldum
İstemeden şair ve yazar
İstemeden öleceğim,hepsi bu kadar
'parası olan pazardan / İmanı olan mezardan korkmaz'..ölüm, geldiğimiz yere dönüştür..
Edirne-Keşan ilçesine bağlı aynı adlı bir köyün varlığı ve ayrıca Urfa iline bağlı 'Ak' sözcüğü ile başlayan çok sayıda köyün olması 'Ak' sözcüğünün bir türkmen boyu ile ilgili olması gerektiğini düşündürüryor bana..
Tarihçi olmadığımdan bu konuda fazla bilgim yok.Ancak Trakya, Balkanlar ve Anadolu'daki çok sayıda köy adlarının hemen hemen tamamı, I. Murat döneminde ve öncesinde buralara yerleştirirlen Türkmen boyları ile ilgilidir.
. Bu nedenle birden fazla Akçeşme Köyü'nün olmasının temelinde, böyle bir bağın olması gerektiğini düşünmekteyim.
Çalışmalarınızda başarılar.diliyor, saygılar sunuyorum.
..*...
Ali Koç Elegeçmez-Keşan
Emekli öğretmen, amatör şiir yazarı ve kendi çabında naçizane araştırmacı..
26-01-2010
Bir Türk futbolcusu olarak efendiliğiyle, Avrupa 'da oynadığı çok güzel futbolüyle ve Çek Milli takımıyla yaptığımız son maçta attığı şahane iki golllee yüzümüzü güldüren, alnımızı ak eden ve bize yarı finalin kapılarını aralayan şükran borçlu olduğumuz değerli futbolcularımızdan biri..Nihat Kahveci sana sonsuz teşekkürler.
FATİH TERİM!
………..*……..
Sevgi dolu- inançlı gönlü, bunu futbolcularına aktarmasını bilen, inandırmasını beceren yapıcı karakteri, onu seven ve ona inanan futbolcularıyla ve onu seven meleklerin yardımıyla, Dünya’da yalnız ve güzel insanların memleketi olan Türkiye’min sahibi “Çılgın Türkler”e, beklenmeyen zamanlarda UMULAN en büyük başarıların zevkini yaşatan ve ilginç takım kuruşları ile eleştiri oklarını her zaman üzerinde toplayan “imparator” lakaplı büyük teknik adam…
………..*………
11 tayfanla
ve yedeklerinle birlikte
Mikail meleği şişirirken yelkenlerini
engin ufuklara açılmış geminin
ve
“Yürü ya kulum! “demişken sana Rab’bim
Yürü, ey Fatih Terim..
Yürü!
Bu lütuf sanadır, Türk Milletine’dir;
……..……………………….bilesin.
Türk Ulusu bütün inancıyla
Bütün insanıyla arkandadır,
Yürü!
Sen işini bilirsin.
…………..***…..
20.06.2008.Cuma..
Geldi 23 Nisan! ...('Çocuk ' adlı bir büyüğün ağzından)
Müjdeler arkadaşlar
Bugün 23 nisan!
“Ulusal Egemenlik”
adlı, sihirli bayram!
Yarının büyükleri
çocuklara adanan
Cumhuriyeti kuran
Atatürk’ten armağan..
Ne kadar sevinsek az,
mutlu oluyor insan.
..
“Türk; övün, çalış, güven! ”
Diyerek, vermiş atam!
İnsan gurur duyuyor
Onun oğlu (kızı) olmaktan
Sevinin arkadaşlar
Bugün bayram var,
………………….bayram!
Çalışın, dürüst olun
Yılmayın zorluklardan
Türkiyem’e yol açın
0’nun çizdiği yoldan
Birer Atatürk olun,
Türklüğü taçlandıran!
Ulusal çıkarları
her şeyden üstün tutan
Hayallerle gerçeği
birbirinden ayıran
Birliği, kardeşliği
ve barışı savunan.
Bizler küçük değiliz!
Her birimiz dev adam!
Yarınki dünya bizim
çıkarmayın akıldan.
Sevgi, saygı isteyin,
siz bütün insanlardan.
Hadi çocuklar gelin
dünyanın her yanından
İçelim bardak bardak
kardeşlik ayranından
Bencilliği, nefreti
silelim dünyamızdan
Dünyayı sevgi ile
donatalım sil baştan
..
Müjdeler arkadaşlar
Bu gün 23 nisan!
….
Ali Koç Elegeçmez
...............
Çanakkale Yolu'nda!
Bir haziran sabahı bindim anka kuşuma
Gönlümü seriverdim Çanakkale Yolu'na! ..................1
Kaf Dağı'nın ardına uçar gibi yol aldım
Avrupa kıtasından Asya'ya kanatlandım!
Korudağ'dan geçerken içtim çam kokusunu
Adilhan'ın yanında Saroz'un dokusunu......................2
Koruköy Çeşmesi'nden su içtim doya doya
Saroz'un mavisini gönlümde duya duya!
Bolayır'ın içinde biraz tarih topladım!
Burdaki yiğitlere bir kaç dua yolladım!
Açıldım dolu dizgim Şehitler Diyarı'na.....................3
Gözlerimi bıraktım Saroz'un koylarına!
Baktım ki yol boyunca diz çökmüş papatyalar
Sarı bir dantel gibi denize sarkmaktalar
Saçları zümrüt yeşil karakucak gür çamlar..............4
Birbirinin üstünden boynunu uzatmışlar.
Süzülen kuğu gibi geçişirken vapurlar
Yemyeşil gözleriyle onlara bakmaktalar.................5
Bir anda çocuk oldum, hayat doldu içime!
Doyamadım Boğaz'ın mavi-yeşil rengine
Atatürk'ün evine selam verip te geçtim.
Dönüşte geleceğim diye haber ilettim......................6
Hayalimde canlandı Conkbayır...Kocaçimen
İstedim ki bir anda orda olayım hemen!
Bayıldım kıyılara oturmuş yazlıklara!
Uzatmışlar elini Boğaz'ın sularına! .............................7
Boğaz'ın mavi suyu böyle miydi hep bilmem
Beyaz bir martı olup uçmak geldi içimden!
Durdurdum Toros'umu Marmara eteğinde!
Boyadım ellerimi mavinin göbeğinde!
Bir kaç tane taş atıp izledim halkaları..........................8
Gönlümü alıverdi denizin dalgaları!
Gönlüm söz dinlemiyor, dalgalarla ilerler
'Kilitbahir önünde feribottayım 'gel! ' der.....................9
Bir yarış pisti gibi uzayıp giden yoldan.
Geçtim normal bir hızla Eceabat Bulvarı'ndan.
Sol yanım mavi deniz, sağ yanıp Kilitkale
Karşımda destan destan o güzel Çanakkale! ...........10
Yüzyıllar öncesinden bir selam verir gibi
'Dur yolcu! ' dizeleri bir tepenin üstünde
Birdenbire köpürdü denizin dalgaları!
Beynimde şekillendi bir devrin anıları:.........................11
Boğaz'a dizilince düşman donanmaları
Nasıl da eritmiştik o demirden dağları!
Sonra mart! .. sonra nisan! .........................................12
915'in tüm ayları..
Cennetten bir bahçeye
çevirdik buraları!
Conkbayır...Mustafa Kemal.........................................13
57.piyade alayı...
Yahya Çavuş! ..Seyit'ler
Ve tüm kahraman Mehmetler..
Canlandılar gözümde, herbiri birer birer!
Seni anlamak için bir kere görmek yeter!
Senin için boşuna can vermemiş Mehmetler!
Düşüncelerim gibi akarken ak köpükler.......................14
Arkamda kalıverdi destanlaşmış tepeler!
Vapur gider su gider, vapurda ben giderim
Boğaz'ın sularında dillenir türkülerim.
Meltemlerinde tüter iki kıta kokusu..............................15
Dağlarda-bayırlarda yeşilin en koyusu
Marmara'dan Ege'ye akarken mavi deniz
Bir tarih nasıl kokar ah! bir görmeliydiniz! ....................16
Cennetten bir bahçeydi Boğaz ve Çanakkale!
Böyle kutsal bir diyar verilir mi ellere!
Her zerre toprağına gülleler yağsa yine
Bu millet kurban olur sana ey Çanakkale! ....................17
O kadar haklıymış ki sana canını veren
Bir değil bin can olsa verir seni her gören!
................................[].............................
AŞK; SEVGİDİR
SEVGİ; EMEK!
VERMEYİNCE
ÇOĞALMIYOR MÜBAREK!
........
MISIRLIOĞLU
İstanbul'a Sitem! !
Yıllar yılı İstanbul, senden haber beklerim!
Basamaklar azaldı, elimde ak mendilim!
Saroz Kıyıları'nda oturmuşum çaresiz
Hazret Süleyman gibi martıları gözlerim!
Haydarpaşa Garı'ndan kalkmaz mı trenlerin!
Nerde Bağdat Yolu'nda söylenen türkülerin!
Hani nerde Necip'ler! Tükendi mi şairin!
Söyle bana İstanbul yanlış mı dediklerim!
Yıkıldı mı İstanbul hisarların duvarı
Nerde hisar üstünden İstanbul'un halları!
Suları mı kurudu Marmara'nın İstanbul
Ses vermiyor Boğaz'ın köpüklü dalgaları!
Ey Mustafa Kemal'in ışıklı martıları!
İstanbul'un, İstanbul soluyan evlatları!
Gezdiğin bahçelere bir çiçek te sen ekle
Seninle gurur duysun İstanbul Sokakları!
Ey Üsküdar anladım, yağmurun bitmiş,tamam!
Bir çeşmen de yok mudur Mimar Sinan'dan kalan
İstanbul'un üstüne zaman vuruyor; dan! dan!
Kadıköylü şairim gel artık sen de uyan!
Hani nerde Yahyalar, Orhanlar, Cahitler'in
Söyle bana İstanbul, haksız mı bu sitemim
Denizdeki fenerler çoktan yandılar, çoktan
Millet şair bekliyor Boğaz Kıyıları'ndan!
Ey İstanbul, inan ki bu yerleri görmedim.
Onların övgüsünü türkülerde dinledim.
Bu ela gözlerimi ben Haliç'e sözledim!
Sakın kızma İstanbul, ben Haliç'e özledim!
......................***..........................