biri iyi biri kötü iki haberim var... biriyle hüzünlensende.... biri eder bahtiyar..... ilkinde üşürsün emme... diğerinin sıcaklığı sarar... .kimini ağlatır inletir.... kimini bezdirir yorar... .biriyle umut eder.... diğeriyle hayaller kurar.... hayat yorsa da... seven biri var..
gökyüzünde yıldız ve ay... yeryüzün de en nadide çiçek... denk bile olamaz sana.. işte şudur ki gerçek... sen elimdesin..benimsin... onlarsa uzakta herkesin... uzaklarda güneş sıcaklığıyla sarıyor.. bütün ihtişamıyla orada da duruyor... kendi güzel mehtabı güzel... ama yine de denk olamaz... sensin sensin çünkü bana özel... elmas yakut ve niceleri... belli ki hepsi de nadide ve güzel... temmuz ayının en güzel geceleri... anlatılsa da gelir gazel... ne senin kadar olabilir... nede senin gibi sarabilir... çöle yağan yağmur çölde güzel... hasretinle buğulanan gözlerim... yalnız sana sana özel... dünyada ne kadar varsa güzel... hiçbiri senin kadar olamaz... sensin çünkü bana güzel bana özel....
'" Zamanla kaybettiğim insanlardan .. Pişman değilim .. Lâkin bazı insanlarla kaybettiğim .. Zamana çok pişmanım .. İnsanlar bana ait değildi Belkide hiç ait olmak istemediler .. Ama Yıllarım bana Aitti ....!!
Suskunluk zarif bir isyandır, Kelimeleri zayi etmeme Duymak istenilmeyen kelimelerin önüne çekilmiş bir bariyer gibi, Sözcükleri durdurma biçimidir...
Suskunluk kırılmış bir insanın, kırmamak için verdiği gayrettir...
Suskunluk konuşarak hallolmayan her şeyin üzerine vurulmuş bir mühür, İnsan kalma mücadelesidir..
Ağırdır ağrılıdır sabıra sabır doğurtur, İçte çok şeyi yıkar soğutur Ama karşısında ki insanları yıkmamak için de Sessizce yıkılmaya razı bir duruş biçimidir...
Ve suskunluk Her kişinin değil Gerçekten kırılmak nedir bilenlerin harcıdır...
senli imgeler tekmeliyor içimi geceyi seninle uğurlayıp günü seninle karşılıyorum nicedir derinlerde bir alev ırmağıı ki sorma umudumu fideliyorum günde üç öğün özenle siliyorum yapraklarını seni görünce bendini yıkıyor çağlayanlar hayali de olsa adaklar adıyorum gelişine labirentleri geçtim de geldim, nefes nefese son bir gayretle çalıyorum gönlünün zilini bir tepki ver kurban olurum bir seda bağışla aşkın en dingin haliyle kapındayım tut ki bir sefilim seni aramaktan yorgun yada bir hercaiyim türlü badirelerden geçen duruldum da geldim öldürdüm dünyevi hevesleri seninle toprağa gömdüm serden geçtiliğimi adımı unuttum zikrim de fikrim de sana kurulu kimine göre bir ayyaşım kimine göre deli oysa ben bir aşığım sevgi yer sevgi içerim kirpiklerin ile onikiden vurduğun yarım akıllı neden ben diye sorma ruhum ruhuna meftun seninle maviye dönüştü hayatımın bütün renkleri ah gülüşüyle bana hayatı sevdiren lirik kadın sevdiysem adam gibi sevdim bundan kime ne
biri iyi biri kötü iki haberim var...
biriyle hüzünlensende....
biri eder bahtiyar.....
ilkinde üşürsün emme...
diğerinin sıcaklığı sarar...
.kimini ağlatır inletir....
kimini bezdirir yorar...
.biriyle umut eder....
diğeriyle hayaller kurar....
hayat yorsa da...
seven biri var..
Erdem bağcı
gökyüzünde yıldız ve ay...
yeryüzün de en nadide çiçek...
denk bile olamaz sana..
işte şudur ki gerçek...
sen elimdesin..benimsin...
onlarsa uzakta herkesin...
uzaklarda güneş sıcaklığıyla sarıyor..
bütün ihtişamıyla orada da duruyor...
kendi güzel mehtabı güzel...
ama yine de denk olamaz...
sensin sensin çünkü bana özel...
elmas yakut ve niceleri...
belli ki hepsi de nadide ve güzel...
temmuz ayının en güzel geceleri...
anlatılsa da gelir gazel...
ne senin kadar olabilir...
nede senin gibi sarabilir...
çöle yağan yağmur çölde güzel...
hasretinle buğulanan gözlerim...
yalnız sana sana özel...
dünyada ne kadar varsa güzel...
hiçbiri senin kadar olamaz...
sensin çünkü bana güzel bana özel....
Erdem bağcı
'" Zamanla kaybettiğim insanlardan ..
Pişman değilim ..
Lâkin bazı insanlarla kaybettiğim ..
Zamana çok pişmanım ..
İnsanlar bana ait değildi
Belkide hiç ait olmak istemediler ..
Ama Yıllarım bana Aitti ....!!
Suskunluk zarif bir isyandır,
Kelimeleri zayi etmeme
Duymak istenilmeyen kelimelerin önüne çekilmiş bir bariyer gibi,
Sözcükleri durdurma biçimidir...
Suskunluk kırılmış bir insanın, kırmamak için verdiği gayrettir...
Suskunluk konuşarak hallolmayan her şeyin üzerine vurulmuş bir mühür,
İnsan kalma mücadelesidir..
Ağırdır ağrılıdır sabıra sabır doğurtur,
İçte çok şeyi yıkar soğutur
Ama karşısında ki insanları yıkmamak için de
Sessizce yıkılmaya razı bir duruş biçimidir...
Ve suskunluk
Her kişinin değil
Gerçekten kırılmak nedir bilenlerin harcıdır...
" Allah, kulunu imanı nispetinde dener.
Bu böyledir.
İman yükseldikçe
deneme nispeti o derece artar..."
Fütuhu’l Gayb
" Neye haset ediyorsun.
Sen mi verdin o nimetleri.
Onları sen değil Allah verdi..."
Fütuhu’l Gayb
" bekle sabirla Bekle
Boş işle nefsini aldatma,
amel ve ibadetini daima yap.
Yeni icadlar çıkarmaya kalkışma...."
Fütuhu’l Gayb
" Ceza veya mükafat beklemektense elinde bulunana şükretmek daha iyidir...."
Fütuhu’l Gayb
". Parasız erkeği ancak anası sever .."
Freud
senli imgeler tekmeliyor içimi
geceyi seninle uğurlayıp
günü seninle karşılıyorum nicedir
derinlerde bir alev ırmağıı ki sorma
umudumu fideliyorum günde üç öğün
özenle siliyorum yapraklarını
seni görünce bendini yıkıyor çağlayanlar
hayali de olsa adaklar adıyorum gelişine
labirentleri geçtim de geldim, nefes nefese
son bir gayretle çalıyorum gönlünün zilini
bir tepki ver kurban olurum bir seda bağışla
aşkın en dingin haliyle kapındayım
tut ki bir sefilim seni aramaktan yorgun
yada bir hercaiyim türlü badirelerden geçen
duruldum da geldim
öldürdüm dünyevi hevesleri
seninle toprağa gömdüm serden geçtiliğimi
adımı unuttum zikrim de fikrim de sana kurulu
kimine göre bir ayyaşım kimine göre deli
oysa ben bir aşığım sevgi yer sevgi içerim
kirpiklerin ile onikiden vurduğun yarım akıllı
neden ben diye sorma
ruhum ruhuna meftun
seninle maviye dönüştü hayatımın bütün renkleri
ah gülüşüyle bana hayatı sevdiren lirik kadın
sevdiysem adam gibi sevdim
bundan kime ne
Ahmet Erdem