Firkat, gece ayazı Buz kesiyor eller... Yürek ateş harbinde.... Gözler nakış nakış işliyor damlaları... Dolunay ruhumu sarıyor... Zaman cenke uğramış sanki...
İşlemiyor bedenime... Yıldırım sesi? Ardından gelen yağmurun seli... Uyanışım necef çölleri... Bu gece zor geçicek ayan... Haykırışa geçiyorum, karanlığın kasvetinde Ya Rab yok mu gecelerin sabahı? Ya Rab yok mu firkatin vuslatı? ...
'daha fazla söylenecek söz'ü olmayanlara(!) , susacak çok şeyi olanlar için, b tarafının sonunda bir de enstrümantal performansı bulunan derin şarkı, fd'nin sözleri olmadan bile çok güzel; kendi şarkısını yazıp kendi penceresinden söyleyebilenlere bir jest...
konu karşılıksız aşk ise, pek tabii gitarın ağlamasıyla başlar güzel bir şarkı. sözlere illaki arabesk bulaşır. çaresiz bir kabulleniş ve belli belirsiz bir isyan birbirine karşır. bu yönüyle sağlam bir şarkı. nev'in yorumu da çok içli, dokunaklı. ama iki yerine şerh koyma durumundayım küstahça;
'hani birisi daha çok sever ya bizimkisi o misal'
bir kere, aşkın 'çok seven tarafı'nda bulunmak, çaresizce de olsa o tarafa konumlanmak güzel bir şey. böyle şarkılar yapabilmek için olsun, yaşanılası bir yer orası.
'al dedim vur demedim ki'
ikincisi de bulunduğun yerin doğal sonucu. çok seven sensen ve gerçekse sevgin, 'al' diyemezsin zaten, 'vur' diyeceksin. demelisin ya da böyle şarkılar yapmamak için.
saklambaç sen hep saklambaç oynadın bende geçmişinde ebeler bıraktın beni duvar yaptın ardıma saklandın ebeler geldi duvarı yıktı bilmezmiş gibi yaptın sen hep saklambaç oynadın bende önce kendin saklandın yetmedi sonra beni sakladın bana ebeler geldi, seni sobeledi ben unutuldum saklandığım yerde.
Makinaya hoşgeldiniz...
Firkat, gece ayazı
Buz kesiyor eller...
Yürek ateş harbinde....
Gözler nakış nakış işliyor damlaları...
Dolunay ruhumu sarıyor...
Zaman cenke uğramış sanki...
İşlemiyor bedenime...
Yıldırım sesi?
Ardından gelen yağmurun seli...
Uyanışım necef çölleri...
Bu gece zor geçicek ayan...
Haykırışa geçiyorum, karanlığın kasvetinde
Ya Rab yok mu gecelerin sabahı?
Ya Rab yok mu firkatin vuslatı? ...
gitsek de olur kalsak da hissiyatını ara ara iyi dozlarda veren ama kolay kolay bi kalkıp gidiyim denilemeyen mekan...
hızla uzaklaşmak karanlık karanlıktan ve ilerlemek aydınlık karanlığa doğru.
'kendini suclaman gereksiz
ucurtman gitti diye seni terkedip..
cocuktuk, buyuduk ve bitti
aglama artik, duslerini yitirip
masumduk, oyun basladi
goz yumduk, kaybolduk
oyle cok uzaktik ki
kendimize gelemedik
oyle bir saklandik ki
kedimizi sobeledik'
'daha fazla söylenecek söz'ü olmayanlara(!) , susacak çok şeyi olanlar için, b tarafının sonunda bir de enstrümantal performansı bulunan derin şarkı, fd'nin sözleri olmadan bile çok güzel; kendi şarkısını yazıp kendi penceresinden söyleyebilenlere bir jest...
konu karşılıksız aşk ise, pek tabii gitarın ağlamasıyla başlar güzel bir şarkı. sözlere illaki arabesk bulaşır. çaresiz bir kabulleniş ve belli belirsiz bir isyan birbirine karşır. bu yönüyle sağlam bir şarkı. nev'in yorumu da çok içli, dokunaklı. ama iki yerine şerh koyma durumundayım küstahça;
'hani birisi daha çok sever ya bizimkisi o misal'
bir kere, aşkın 'çok seven tarafı'nda bulunmak, çaresizce de olsa o tarafa konumlanmak güzel bir şey. böyle şarkılar yapabilmek için olsun, yaşanılası bir yer orası.
'al dedim vur demedim ki'
ikincisi de bulunduğun yerin doğal sonucu. çok seven sensen ve gerçekse sevgin, 'al' diyemezsin zaten, 'vur' diyeceksin. demelisin ya da böyle şarkılar yapmamak için.
saygıyla.
darbe
hayatımıza bir virgül koyup
yarım nefes alacaktık
oysa sen...
virgülden sonra
yeni bir cümleye başladın...
saklambaç
sen hep saklambaç oynadın bende
geçmişinde ebeler bıraktın
beni duvar yaptın ardıma saklandın
ebeler geldi duvarı yıktı
bilmezmiş gibi yaptın
sen hep saklambaç oynadın bende
önce kendin saklandın yetmedi
sonra beni sakladın bana
ebeler geldi, seni sobeledi
ben unutuldum saklandığım yerde.
Ve gözlerime bakışın düşeli beri
Üç asırlık uykulara kapandı
Kirpik dağlarım...
Üzülme!
İhaneti yoktur huzmelerimin
Karalarına doğan güneşine
Ve eşine rastlamadığım böylesi,
Bir Cehenneme
Cenneti estiresim geliyor!
Konuşun siz...
Suretime çarptı mı
Dört celladi harf,
Susturuyor işte beni!
'Ö'rselenmiş yaşanmışlığıma
'L'âl ettim ben dilimi
'Ü'lfetim olmadı
'M'uhalin olmadığım dünyalara!