Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Bence İSTANBUL; şu dünya üzerindeki en talihsiz şehirdir.. Zira; bu güzellikler menbaı, bu mübarekler diyarı şehir kendini bilmez hayvan kılıklı soytarılarla, insanlığın yüzkarası tiplerle, ahlaksızlığın en ucundaki yaratıklarla dolmuş durumda... Otobüsüne binersin; tedirgin edici bakışlar..Yolda yürümeye çalışırsın; her an bir saldırı yapacakmış gibi bakan tinerci kılıklı kişiler... Tabiiki herkes böyle değil..Ancak; insanları tedirginliğe iten durumların varlığı diğer dünya şehirlerini aşmış durumda maalesef:((

Bu adamı en güzel anlatan link...Yüreğini, vicdanını şeytana kaptırmamış olanların açıp izlemesini ve bu link içinde belirtilmiş olan diğer linkleri de izlemesini iatirham ediyorum arkadaşlar...
Birinci ağızdan çıkan kelimelere inanamayacaksınız...





Saygılarımla...

Bu kişi;

İsmini duyduğum zaman hafsalamda bir timsahı canlandıran bir kişi...

Ekmek yemeye devam etmesine, dünyaya gelmesine; Allah'ın izni ile sebep olan ve bu vatanın kurtuluşuna vesile olan ulu önder Mustafa Kemal ATATÜRK'ün öldüğü günü ve tarihi kendi doğum günü olarak söyleyebilecek kadar nankör birisi olarak canlanıyor gözümde...

Bu nasıl bir İslâm'a hizmettir ki, bu nasıl müslümanlıktır ki; görünen vew görünmeyen tüm alemlerin sevgisi hürmetine yaratıldığı Ku'an-ı Kerim'de bile beyan edilen yüce Peygamber (s.a.v.) Efendimiz'in adını anmamaya özen gösteriliyor? ...
Ne imiş?
İman etmek için Eşhedüen la ilale illallah demek yeterli imiş..Muhammedün Resulullah demeye gerek yokmuş?

Bunu söyleyen kişinin Müslüman olduğuna inanmak için aptal, ebleh olmak gerekir...

Ve bu kahpe ahlaksızlığın seslendiricisi olan kişi ise burada utanarak onun savunulduğunu gördüğüm F.Gülen isimli şahıs ve şurekasıdır...

Bunu yazdığı kitaplarında utanmadan beyan edecek kadar aymazlığın içindedir...

Bu salya-sümük ağlama uzmanına hâşâ Peygamber imiş gözü ile bakacak kadar eblehleşenlere acımamak mümkün değil...
Diyalog denilen İslâm düşmanlığını anlayamayacak kadar gözü kör yüreği mühürlü olanlara ne yazarsak yazalım; mühürlenmiş yüreklerine bir nebze olsun i'zan sokabilmemiz mümkün değil işte...
35 yıl şeytan dediği ABD'nin kucağına oturunca (hâşâ, sümme hâşâ) Amerika'yı ilahlaştıracak kadar İslâm'dan ve Allah'tan uzak bu kişiye daha hala nasıl bu kadar kör cahil mutaassıplığıyla bağlanır bu insanlar? Anlamak mümkün değil...
Bu kişiyi tarih büyük bir misyoner olarak yazacaktır...Bundan kuşkum yok...

Bence yanlış bir başlık.. :)))
AĞIZA ALINMAMASI GEREKEN LAFLAR...

Yahu laf dediğin nedir ki? ... Elle tutulur gözle görülür bir şey değil ki ağıza alınsın :)) Laf ağıza alınmaz, ağız dan çıkarılır ve sonucuna katlanılır bir ses titreşimleri dizisidir :)))

Bu şahıs ve bununla birlikte Özal'ın kuyruğuna yapışıp ülkemizin başına musallat olan güruha bakınca kendime hayıflanıyorum...Keşke bende vekil olsaydım, bakan olsaydım, ona buna peşkeş çekilecek milletin malı var oldukça bende biryerlerinden kapıp otursaydım diyesim geliyor... Ülkeyi ne hale getirdikleri ortada, bu yetmezmiş gibi her içişleri bakanı olduğu zaman dilimlerinde Kürt mafyasının, başıbozukluğun zirve yaptığı zaman dilimleri olduğu su götürmez bir gerçektir...

Ben acıyorum bizim şu gençliğimize...
Körü körüne kapılıp hayranlık duyuyorlar bu 50cent melli cent gibi esrarkeş kılıklı sanatçılara..Pekçok gencimizde ne dediğini anlamasa bile ezberlemiş şarkıyı mırıl mırıl mırıldanıyor ya...Cinlerim tepeme çıkıyor...
Neyi neden ve nasıl sevmesi gerektiğini bilemeyecek bir gençlik yetişiyor maalesef:(
Kendi değerlerine sırt çevirmeyi ve elin gavurunu baş tacı etmeyi medeniyetin bir gereği sayan bu gençlik, yarın bir gün ülkeyi AKP lilerden bile daha berbat ederler Allah muhafaza...

...........................

Bence tedaviye ve biraz da insan sevgisi yüklenmeye ihtiyacı olan, psikolojik travma hastalarına örnek bir şahıs...
Kısaca klinik vak'a...