chan-wook park'in yazıp yönettiği muhteşem ötesi şaheser.Soundtracki ayrıca süper.Cannes'da aldığı ödül gibi ayrıntılara hiç girmiyorum.Edinin, seyredin konuşalım diyorum
Martin L. Gore'un inanç ve bağlılığı sorgularken yarattığı süper albümden(SOFAD) bir şarkı. Lirics follows as:
is simplicity best or simply the easiest the narrowest path is always the holiest so walk on barefoot for me suffer some misery if you want my love if you want my love
man will survive the harshest conditions and stay alive through difficult decisions so make up your mind for me walk the line for me if you want my love if you want my love
idle talk and hollow promises cheating judases doubting thomases don't just stand there and shout it do something about it
you can fulfil your wildest ambitions and i'm sure you will lose your inhibitions so open yourself for me risk your health for me if you want my love if you want my love if you want my love if you want my love
Cheating Judas.İsa'yı ele veren havarisi.İsa'nın aşık olduğu havarisi.Ona ihanet edeceğini bile bile yanına almıştır onu.Son akşam yemeğinde İsa 'içinizden biri beni ele verecek' dediğinde, yalnızca Judas 'Beni mi kastediyorsun' diye sormuştur.Sonu iki taraf içinde ölümle biten aşk.
İkinci yeninin gelini, Turgut Uyar'ın eşi.Edip Cansever'in ona doğum günü hediyesiymiş aşağıdaki şiir:
yaş değiştirme törenine yetişen öyle bir şiir
tomris uyar'a
ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç yağmurlar altında gördüm, kadeh tutarken gördüm de bir kıyıya bakarken, bakarkenki ağlayan yüzünle ve yaraşırsa ancak monet'nin kadınlarına yaraşan giysilerinle gördüm de ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
öyle kısaydı ki adımların, diyelim bir yaz tatilinde bir otel kapısının önünde, tahta bir köprünün üstünde bir demet çiçekle paslanmış bir kedi arasında öyle kısaydı ki adımların şöyle bir bardak yıkayışının vaktiyle ölçülür ve denk düşerdi ancak ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
yok bir yanıtın nereye diyenlere bir buz titreşimi gibi sallantılı ve şaşkın ve çabuk bir merhaban vardır bir yerden gelenlere o bir yerler ki, diyelim çok uzak olsun sen gelmiş gibisindir oralardan, otobüslerden yollardan, deniz üstlerinden topladığın gülüşlerle ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
seni görünce dünyayı dolaşıyor insan sanki hani etiler'den hisar'a insek bile bir küçük yaşındasın, boyanmış taranmışsın çok yaşında her zamanki çocuksun gene ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
mart ayında patlıcan, ağustosta karnıbahar mutfağın mutfak olalı böyle bir adın vardı senin, tomris uyar'dı adını yenile bu yıl, ama bak tomris uyar olsun gene ben bu kış öyle üşüdüm ki sorma oysa güneş pek batmadı senin evinde söyle ben seni uzun bir yolda yürürken gördüm müydü hiç
19 yy.başlarında İngiliz toplumunun üst kesiminden kimi gençlerin başlattığı bir akım.Önceleri çok aşırı titizliğe varan bir giyim kuşam estetiği biçiminde beliren bu akım, sanayi devriminin ortaya çıkardığı yeni değerlere, yararlılık, hız, verimlilik, kar, toplumsal gelişme gibi kavramlara, kentsoylu yaşam anlayışına karşı bir tepki biçimine döndü zamanla.
Fransız Modaevi.Çantaları ve eşarpları harikadır.
chan-wook park'in yazıp yönettiği muhteşem ötesi şaheser.Soundtracki ayrıca süper.Cannes'da aldığı ödül gibi ayrıntılara hiç girmiyorum.Edinin, seyredin konuşalım diyorum
Kızıl ile Kara' nın kahramanı.İlk-ve hala aşık olunan roman karakteri.Nefistir nefis..
Martin L. Gore'un inanç ve bağlılığı sorgularken yarattığı süper albümden(SOFAD)
bir şarkı.
Lirics follows as:
is simplicity best
or simply the easiest
the narrowest path
is always the holiest
so walk on barefoot for me
suffer some misery
if you want my love
if you want my love
man will survive
the harshest conditions
and stay alive
through difficult decisions
so make up your mind for me
walk the line for me
if you want my love
if you want my love
idle talk
and hollow promises
cheating judases
doubting thomases
don't just stand there and shout it
do something about it
you can fulfil
your wildest ambitions
and i'm sure you will
lose your inhibitions
so open yourself for me
risk your health for me
if you want my love
if you want my love
if you want my love
if you want my love
Cheating Judas.İsa'yı ele veren havarisi.İsa'nın aşık olduğu havarisi.Ona ihanet edeceğini bile bile yanına almıştır onu.Son akşam yemeğinde İsa 'içinizden biri beni ele verecek' dediğinde, yalnızca Judas 'Beni mi kastediyorsun' diye sormuştur.Sonu iki taraf içinde ölümle biten aşk.
Durmuş, süt mavi gecesine şiir yazan şair.Nam-ı diğer Akçaburgazlı Yekta...
İkinci yeninin gelini, Turgut Uyar'ın eşi.Edip Cansever'in ona doğum günü hediyesiymiş aşağıdaki şiir:
yaş değiştirme törenine yetişen öyle bir şiir
tomris uyar'a
ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç
yağmurlar altında gördüm, kadeh tutarken gördüm de
bir kıyıya bakarken, bakarkenki ağlayan yüzünle
ve yaraşırsa ancak monet'nin
kadınlarına yaraşan giysilerinle gördüm de
ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
öyle kısaydı ki adımların, diyelim bir yaz tatilinde
bir otel kapısının önünde, tahta bir köprünün üstünde
bir demet çiçekle paslanmış bir kedi arasında
öyle kısaydı ki adımların
şöyle bir bardak yıkayışının vaktiyle
ölçülür ve denk düşerdi ancak
ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
yok bir yanıtın nereye diyenlere
bir buz titreşimi gibi sallantılı ve şaşkın
ve çabuk bir merhaban vardır bir yerden gelenlere
o bir yerler ki, diyelim çok uzak olsun
sen gelmiş gibisindir oralardan, otobüslerden
yollardan, deniz üstlerinden topladığın gülüşlerle
ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
seni görünce dünyayı dolaşıyor insan sanki
hani etiler'den hisar'a insek bile
bir küçük yaşındasın, boyanmış taranmışsın
çok yaşında her zamanki çocuksun gene
ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
mart ayında patlıcan, ağustosta karnıbahar
mutfağın mutfak olalı böyle
bir adın vardı senin, tomris uyar'dı
adını yenile bu yıl, ama bak tomris uyar olsun gene
ben bu kış öyle üşüdüm ki sorma
oysa güneş pek batmadı senin evinde
söyle
ben seni uzun bir yolda yürürken gördüm müydü hiç
19 yy.başlarında İngiliz toplumunun üst kesiminden kimi gençlerin başlattığı bir akım.Önceleri çok aşırı titizliğe varan bir giyim kuşam estetiği biçiminde beliren bu akım, sanayi devriminin ortaya çıkardığı yeni değerlere, yararlılık, hız, verimlilik, kar, toplumsal gelişme gibi kavramlara, kentsoylu yaşam anlayışına karşı bir tepki biçimine döndü zamanla.
Dandizm'in babası büyük şair...Kötülük Çiçekleri kutsal kitap.Bir alışkanlık isteğimiz onda buldu tedirgin dinlenişini.
İlim,irfan yuvası.11 senemi geçirdiğim canım okulum.Okul marşı şöyledir:
Yeşille sarıdır okulun bayrağı,
İlmimiz yükseltir bu şanlı sancağı.
Terakki yoludur ilk hedefimiz,
Şişli Terakki lisesindeniz.