O bir büyük insan.O bir önder,isimsiz kahraman... B A B A M ‘ A Son nefesini verirken nasırlıydı elleri... Kollarımda yatıyordu ve açıktı gözleri.. O mutlu yuvada, kızılca kıyamet koptu, Kalktı bir gemi daha, babam artık yoktu... Ölümlü dünya bu, yar olmadı kimseye, Bir inanış vardır ama, “kötüye kalır” diye... Köyünden aldılar onu, henüz bir çocuktu, Yoksulluk diz boyu, okumak bir kurtuluştu... Okudu Düziçi’nde, Köy Enstitüsü’nde, Kara çalılar gibi bir çocuk”un izinde... Eğitip öğrettiler, yine köye verdiler, Aydınlattı karanlığı, köylüler çok sevdiler... Çünkü orda yetişti o, iyi tanır ruhunu; Yine köye dönerek, oldu halkın umudu... Ne meyveler yetiştirdi, hele bir görseniz, Toprakla savaşına, şaşar kalırdınız siz.... Yedi oğlu oldu, biri kız olur mu diye, Okuttu hepsini de, bir bir verdi devlete... Çok çalıştı,yaşamadı, hep geleceğe attı; Son nefesinde gözü, o nedenle açıktı... Otuz yıl hiç durmadan yurduna hizmet verdi, Emekli olmamıştı, o günleri göremedi... Yirmi ekim seksen beşte, sayım görevi verdiler, Aynı nüfus sayımında, onu kayıttan düştüler... Tam on sekiz yıl oldu, aramızdan ayrılalı... Okulunun yanında kondu, oradadır mezarı...
Bir çok efsane kişiliğin gelip geçtiği ve izler bıraktığı yer.. Kimler mi bunlar: 1-Fahri UZLAR 2-Sami ŞAVK 3-Rüstem ŞAVK 4-Arnavut 5-Cihannı Goca 6-Dandik 7-Başaran Goca 8-Iraz Hacı 9-Paralı 10-İcat Hüseyin 11-Gompil 12-Manamat 13-Selcali 14-Deli Gadir 15-Deli Halil (Coşkun) 16-Kör Havva ...
O bir büyük insan.O bir önder,isimsiz kahraman... B A B A M ‘ A Son nefesini verirken nasırlıydı elleri... Kollarımda yatıyordu ve açıktı gözleri.. O mutlu yuvada, kızılca kıyamet koptu, Kalktı bir gemi daha, babam artık yoktu... Ölümlü dünya bu, yar olmadı kimseye, Bir inanış vardır ama, “kötüye kalır” diye... Köyünden aldılar onu, henüz bir çocuktu, Yoksulluk diz boyu, okumak bir kurtuluştu... Okudu Düziçi’nde, Köy Enstitüsü’nde, Kara çalılar gibi bir çocuk”un izinde... Eğitip öğrettiler, yine köye verdiler, Aydınlattı karanlığı, köylüler çok sevdiler... Çünkü orda yetişti o, iyi tanır ruhunu; Yine köye dönerek, oldu halkın umudu... Ne meyveler yetiştirdi, hele bir görseniz, Toprakla savaşına, şaşar kalırdınız siz.... Yedi oğlu oldu, biri kız olur mu diye, Okuttu hepsini de, bir bir verdi devlete... Çok çalıştı,yaşamadı, hep geleceğe attı; Son nefesinde gözü, o nedenle açıktı... Otuz yıl hiç durmadan yurduna hizmet verdi, Emekli olmamıştı, o günleri göremedi... Yirmi ekim seksen beşte, sayım görevi verdiler, Aynı nüfus sayımında, onu kayıttan düştüler... Tam on sekiz yıl oldu, aramızdan ayrılalı... Okulunun yanında kondu, oradadır mezarı...
KÖYÜME
Seni gören vurulmaz mı
Yanıp yanıp kavrulmaz mı
Kana kana suyundan içen
Sana bağlanıp kalmaz mı
Meyvelerin yatağısın
Gariplerin yuvasısın
Tüm köylerin en hasısın
Cennet sana yakışmaz mı
Adını Koraş’tan aldın
Gölcük kayaya yaslandın
Pınarbaşından beslendin
Karaburun sevilmez mi
C.UZLAR
O bir efsane adayı,
Cafer UZLAR'ın çok sevgili kardeşi.
İyi bir dalgıç,yüzme antrenörü...
O bir büyük insan.O bir önder,isimsiz kahraman...
B A B A M ‘ A
Son nefesini verirken
nasırlıydı elleri...
Kollarımda yatıyordu
ve açıktı gözleri..
O mutlu yuvada,
kızılca kıyamet koptu,
Kalktı bir gemi daha,
babam artık yoktu...
Ölümlü dünya bu,
yar olmadı kimseye,
Bir inanış vardır ama,
“kötüye kalır” diye...
Köyünden aldılar onu,
henüz bir çocuktu,
Yoksulluk diz boyu,
okumak bir kurtuluştu...
Okudu Düziçi’nde,
Köy Enstitüsü’nde,
Kara çalılar gibi bir çocuk”un
izinde...
Eğitip öğrettiler,
yine köye verdiler,
Aydınlattı karanlığı,
köylüler çok sevdiler...
Çünkü orda yetişti o,
iyi tanır ruhunu;
Yine köye dönerek,
oldu halkın umudu...
Ne meyveler yetiştirdi,
hele bir görseniz,
Toprakla savaşına,
şaşar kalırdınız siz....
Yedi oğlu oldu,
biri kız olur mu diye,
Okuttu hepsini de,
bir bir verdi devlete...
Çok çalıştı,yaşamadı,
hep geleceğe attı;
Son nefesinde gözü,
o nedenle açıktı...
Otuz yıl hiç durmadan
yurduna hizmet verdi,
Emekli olmamıştı,
o günleri göremedi...
Yirmi ekim seksen beşte,
sayım görevi verdiler,
Aynı nüfus sayımında,
onu kayıttan düştüler...
Tam on sekiz yıl oldu,
aramızdan ayrılalı...
Okulunun yanında kondu,
oradadır mezarı...
Mario Puzo...
Cafer UZLAR'ın babası...
Bir çok efsane kişiliğin gelip geçtiği ve izler bıraktığı yer..
Kimler mi bunlar:
1-Fahri UZLAR
2-Sami ŞAVK
3-Rüstem ŞAVK
4-Arnavut
5-Cihannı Goca
6-Dandik
7-Başaran Goca
8-Iraz Hacı
9-Paralı
10-İcat Hüseyin
11-Gompil
12-Manamat
13-Selcali
14-Deli Gadir
15-Deli Halil (Coşkun)
16-Kör Havva
...
Cehennemden önceki cennnet...Ama kısa maalesef..
O bir büyük insan.O bir önder,isimsiz kahraman...
B A B A M ‘ A
Son nefesini verirken
nasırlıydı elleri...
Kollarımda yatıyordu
ve açıktı gözleri..
O mutlu yuvada,
kızılca kıyamet koptu,
Kalktı bir gemi daha,
babam artık yoktu...
Ölümlü dünya bu,
yar olmadı kimseye,
Bir inanış vardır ama,
“kötüye kalır” diye...
Köyünden aldılar onu,
henüz bir çocuktu,
Yoksulluk diz boyu,
okumak bir kurtuluştu...
Okudu Düziçi’nde,
Köy Enstitüsü’nde,
Kara çalılar gibi bir çocuk”un
izinde...
Eğitip öğrettiler,
yine köye verdiler,
Aydınlattı karanlığı,
köylüler çok sevdiler...
Çünkü orda yetişti o,
iyi tanır ruhunu;
Yine köye dönerek,
oldu halkın umudu...
Ne meyveler yetiştirdi,
hele bir görseniz,
Toprakla savaşına,
şaşar kalırdınız siz....
Yedi oğlu oldu,
biri kız olur mu diye,
Okuttu hepsini de,
bir bir verdi devlete...
Çok çalıştı,yaşamadı,
hep geleceğe attı;
Son nefesinde gözü,
o nedenle açıktı...
Otuz yıl hiç durmadan
yurduna hizmet verdi,
Emekli olmamıştı,
o günleri göremedi...
Yirmi ekim seksen beşte,
sayım görevi verdiler,
Aynı nüfus sayımında,
onu kayıttan düştüler...
Tam on sekiz yıl oldu,
aramızdan ayrılalı...
Okulunun yanında kondu,
oradadır mezarı...
Süleyman kuş dilin bilür dediler
Süleyman var Süleyman'dan içerü