Kadın, o koca karnıyla olası en onurlu biçimde yürümeye çalışıyor; adam, tatlı mı tatlı, onun her hareketini, her ifadesini, her arzusunu gözlemliyor. Harika şeyler satın alıyorlar: Patikler, elbisecikler, tuhaf şapkalar ve oyuncaklar... Küçük misafir için çok güzel bir oda hazırladılar. Kadın artık sigara içmiyor, hoşuna gitse de gitmese de ona iyi gelecek her türlü şeyi yiyor; adam da sanki bebek onun da içindeymiş gibi kadını taklit ediyor. Şu anda yaşadıkları şeyler çok önemli; belki de yaşam boyunca başımıza gelebilecek en güzel şey, yaşamanın tek hedefi, tek sebebi. Yakında kızları dünyaya gelecek! Günümüzde doğacak bebeğin kız mı yoksa erkek mi olacağını bilebilmek çok hoş bir şey. Dokuz ay boyunca çocuğumu beklerken bana günde belki 100 bin defa kız mı yoksa erkek mi diye sorulduğunu özlemle anımsıyorum. Onlarınki kız olacak ve ben bazı düşüncelerimi ona ithaf etmek istiyorum. Merhaba küçüğüm. Seni ilk görecekler arasında olmayacağım, sen doğduğun sırada benim gitmem gerekiyor, ama bu önemli değil...Yanında olmak için, 'teyze'lerinden biri olmak için çok zamanım olacak. Annenle babanın, aklını boş sözlerle, gereksiz kurallarla, yapılması ve yapılmaması gerekenlerle doldurmayarak sana saygı duyacaklarını biliyorum. Biliyorum ki sessizliklerine ve sana suçluluk duyguları ve de gereksiz heyecanlar yüklemeden büyümene de saygı gösterecekler. Eminim ki seni kollarının arasında sarmayı, bunu sancılı bir sevgi tehdidine dönüştürmeden başaracaklar. Kendi arzularıyla karıştırmadan, seni kendi seçimlerine yönlendirmeyi bileceklerdir. Ve biliyorum ki senin mutlu olman için birçok harika şey yapacaklardır. Ama benim onların sevgisi dışında senin için dilediğim başka şeyler var: Keşke yaşamın boyunca karşına çıkacak olan yetişkinler, gençlere örnek olabilecek kararlılık ve özellikle de istikrarlılık gibi niteliklere sahip kişiler olsalar... Keşke birileri sana aptalca 'tasarruflar' yapmadan duygularını sonuna kadar yaşamayı öğretse... Keşke sana, hayal gücünün ve duygularının peşinden koşmanın seni hiçbir zaman kötü yola sokmayacağını, aksine sana deneyim ve insaniyet kazandıracağını öğretseler... Keşke birileri sana yalnız kalmayı başarmayı ve bunun için acı çekmemeyi ve de boşlukları doldurmak için veya biraz aşk için taviz vermemeyi öğretse... Keşke birileri sana doğuştan içinde taşıdığın cesareti yüceltmeyi ve sana güçlü ve özellikle de bağımsız bir kadın olmayı öğretse... Bir şey elde etmek için kadınlığını kullanmanın sahte sanatını hiçbir zaman öğrenmemeni ve sana yaklaşacak olan erkeklerin vücudunu arzulamadan önce kafana saygı duymalarını dilerim... Aşka korkmadan yaklaşmanı ve sevişmekten keyif almanın senin bir hakkın olduğunu öğrenmeni isterim... İsterim... isterim... isterim ki sen de bir gün yaşam dediğimiz bu harika maceraya devam etmek için annen gibi, sevdiğin adamın çocuğunu karnında taşıyasın... Bol şanslar küçüğüm... Ve aramıza hoşgeldin!
mimari, resim ve heykel sanatlarının birlikte biçimlendigi, birbiri içinde geliştigi donemdir. hareketin, dinamizmin ve merak duygusunun gelişmesi amaçlanır. duyulara hitap eden mimari olarak literaturde gecerken, ronesansın humanizm felsefesinden eser gorunmez. gosteriş on plandadır. olcek birden bire abartılı boyutlara cıkmıstır. struktur yadsınır. kabuk tasarlanır. yüzey mimarlıgı, kaplamanın mimarlıgı da denilebilir
5. ve 6. yy da büyük britanya'yı ele geçiren cermen ırkından oymaklara verilen ad. ana dili ingilizce olan kimseye de denir bi de ingilizlere has olan şeye denir...
Devletleri temsil eden renk ve sekli özellestirilmis millî alamet. Arapça raye ve liva kelimelerinin karsiligi olan bayrak ve sancak, umumiyetle dikdörtgen biçiminde ve kumastan yapilir. Bayrak bir milletin varliginin ve bagimsizliginin sembolü, tarihinin hatirasidir. Degeri; pamuk, atlas ve ipekten yapilmasina bagli olmayip, temsil ettigi milletin kiymeti ile ölçülür. Devletin hakimiyetini, bagimsizligini ve serefini temsil ettigi için bayraga saygi gösterilir.
friedrich rückert çok ünlü bir şiirinde(ki daha sonra schubert onu besteleyektir) , o adına 'sevgili' dediğimiz uhrevi formun maddede tezahür etmiş suretine doğru şöyle seslenir; (ve bu seslenişle, tam da seslendiği şeyin anlamını ona bahşeder.)
uyuz itten yara eksik olmazmış :))
Kadın, o koca karnıyla olası en onurlu biçimde yürümeye çalışıyor; adam, tatlı mı tatlı, onun her hareketini, her ifadesini, her arzusunu gözlemliyor. Harika şeyler satın alıyorlar: Patikler, elbisecikler, tuhaf şapkalar ve oyuncaklar... Küçük misafir için çok güzel bir oda hazırladılar. Kadın artık sigara içmiyor, hoşuna gitse de gitmese de ona iyi gelecek her türlü şeyi yiyor; adam da sanki bebek onun da içindeymiş gibi kadını taklit ediyor. Şu anda yaşadıkları şeyler çok önemli; belki de yaşam boyunca başımıza gelebilecek en güzel şey, yaşamanın tek hedefi, tek sebebi. Yakında kızları dünyaya gelecek!
Günümüzde doğacak bebeğin kız mı yoksa erkek mi olacağını bilebilmek çok hoş bir şey. Dokuz ay boyunca çocuğumu beklerken bana günde belki 100 bin defa kız mı yoksa erkek mi diye sorulduğunu özlemle anımsıyorum.
Onlarınki kız olacak ve ben bazı düşüncelerimi ona ithaf etmek istiyorum.
Merhaba küçüğüm. Seni ilk görecekler arasında olmayacağım, sen doğduğun sırada benim gitmem gerekiyor, ama bu önemli değil...Yanında olmak için, 'teyze'lerinden biri olmak için çok zamanım olacak.
Annenle babanın, aklını boş sözlerle, gereksiz kurallarla, yapılması ve yapılmaması gerekenlerle doldurmayarak sana saygı duyacaklarını biliyorum. Biliyorum ki sessizliklerine ve sana suçluluk duyguları ve de gereksiz heyecanlar yüklemeden büyümene de saygı gösterecekler. Eminim ki seni kollarının arasında sarmayı, bunu sancılı bir sevgi tehdidine dönüştürmeden başaracaklar. Kendi arzularıyla karıştırmadan, seni kendi seçimlerine yönlendirmeyi bileceklerdir. Ve biliyorum ki senin mutlu olman için birçok harika şey yapacaklardır. Ama benim onların sevgisi dışında senin için dilediğim başka şeyler var: Keşke yaşamın boyunca karşına çıkacak olan yetişkinler, gençlere örnek olabilecek kararlılık ve özellikle de istikrarlılık gibi niteliklere sahip kişiler olsalar... Keşke birileri sana aptalca 'tasarruflar' yapmadan duygularını sonuna kadar yaşamayı öğretse... Keşke sana, hayal gücünün ve duygularının peşinden koşmanın seni hiçbir zaman kötü yola sokmayacağını, aksine sana deneyim ve insaniyet kazandıracağını öğretseler... Keşke birileri sana yalnız kalmayı başarmayı ve bunun için acı çekmemeyi ve de boşlukları doldurmak için veya biraz aşk için taviz vermemeyi öğretse... Keşke birileri sana doğuştan içinde taşıdığın cesareti yüceltmeyi ve sana güçlü ve özellikle de bağımsız bir kadın olmayı öğretse... Bir şey elde etmek için kadınlığını kullanmanın sahte sanatını hiçbir zaman öğrenmemeni ve sana yaklaşacak olan erkeklerin vücudunu arzulamadan önce kafana saygı duymalarını dilerim... Aşka korkmadan yaklaşmanı ve sevişmekten keyif almanın senin bir hakkın olduğunu öğrenmeni isterim... İsterim... isterim... isterim ki sen de bir gün yaşam dediğimiz bu harika maceraya devam etmek için annen gibi, sevdiğin adamın çocuğunu karnında taşıyasın... Bol şanslar küçüğüm... Ve aramıza hoşgeldin!
yaşamın taaa kendisi
asrımızın en vazgecılmezı..bazı gormemıslerde ıkı uc tane olsada.bazen ıse yarıyor bazense ınanın fuzuli
bakımlı ellerdekı bakımlı parmaklar makbuldur
mimari, resim ve heykel sanatlarının birlikte biçimlendigi, birbiri içinde geliştigi donemdir. hareketin, dinamizmin ve merak duygusunun gelişmesi amaçlanır. duyulara hitap eden mimari olarak literaturde gecerken, ronesansın humanizm felsefesinden eser gorunmez. gosteriş on plandadır. olcek birden bire abartılı boyutlara cıkmıstır. struktur yadsınır. kabuk tasarlanır. yüzey mimarlıgı, kaplamanın mimarlıgı da denilebilir
5. ve 6. yy da büyük britanya'yı ele geçiren cermen ırkından oymaklara verilen ad.
ana dili ingilizce olan kimseye de denir
bi de ingilizlere has olan şeye denir...
vazgeçilmez içecegimiz :))
bır zamanlar s.s.c.b nın vaz gecemedıgı sılah
Devletleri temsil eden renk ve sekli özellestirilmis millî alamet. Arapça raye ve liva kelimelerinin karsiligi olan bayrak ve sancak, umumiyetle dikdörtgen biçiminde ve kumastan yapilir. Bayrak bir milletin varliginin ve bagimsizliginin sembolü, tarihinin hatirasidir. Degeri; pamuk, atlas ve ipekten yapilmasina bagli olmayip, temsil ettigi milletin kiymeti ile ölçülür. Devletin hakimiyetini, bagimsizligini ve serefini temsil ettigi için bayraga saygi gösterilir.
friedrich rückert çok ünlü bir şiirinde(ki daha sonra schubert onu besteleyektir) , o adına 'sevgili' dediğimiz uhrevi formun maddede tezahür etmiş suretine doğru şöyle seslenir; (ve bu seslenişle, tam da seslendiği şeyin anlamını ona bahşeder.)
die sehnsucht du
und was sie stillt
yani;
özlemsin sen,
ve onu dindiren...