******KISSADAN HİSSE******* . -----Olay Anadolu'nun üstü açık bir Köyün'de geçmektedir. Devri zamanın da Muhtarlık seçimi yapılacak Ancak Köy de oldukça gayrı yasal olaylar olmaktadır. Köyün uyanık ve kuralsız kişileri kendilerine ses çıkarmayacak Muhtar adayı arıyorlar. Sonun da Köyün en sefil ve pejmünderi olan Hamo'da karar kılıyorlar. Gidip Hamo'ya diyorlar ki bizim Muhtar adayımız sansin. Bu Köy'de senden zeki akıllı ve münevver biri yoktur. Hamo Muhtarlık teklifine kıs-kıs gülmektedir.Diyor ben kendi Aileme reislik edemiyorum, benden Köyün muhtarı olur mu??? -----Sonun da ısrarlara dayanamıyor Adaylığı kabul ediyor. Ancak benim bir şartım vardır. Köyümüz de her kim ölürse, Mezara koymadan önce ben ölen şahısların kulaklarına bir şeyler söylerim. Uyanıklar şebekesi tamam olur diyorlar...Gel zaman git zaman derken, Köyde birisi ölüyor, tam mezara koyarlarken, Köyün En zalim Ağası bağırıyor çağırın ulan Muhtar Hamo'yu. Hamo geliyor kefeni açıp Meftanın kulağına bir şeyler fısıldıyor ve gömüm bu Meftayı diyor. -----Bir-üç-beş derken Köyün Zalim Ağası huylanıyor. Ya-hu bu salak Muhtar Hamo Meftaların kulağına ne söylüyor. Meraklarına yenilip Muhtar Hamoya bir oyun oynu- yorlar. Şebeklerden birini yalandan öldü deyip. Tam Mezar başın da Çağırın Muhtar Hamoyu. Hamo yine Meftanın kulağına bir şeyler fısıldıyor. Hadi gömün bu meftayı diyor. Cemaat-i müslimin dağıldıktan sonra mezara sağ giren şebeki çıkarıp soruyorlar? Muhtar Hamo senin kulağına ne dedi? Şebek cevaplıyor, Hamo kulağıma eğer ki öbür Dünya'da Memleketin halini soran olursa şayet, sen de dersin ki Bizim köyün Deli Hamosu Köyümüze Muhtar oldu. Onlar Memleketin ne halde olduğunu anlarlar... ------Şimdi de ben derim ki? 2 milyon 700 bin takipçisi olan, Komedi programlar yazarı Hasan Can Kaya'nın Youtub'te Konuşanlar Programını izlerseniz, Yüce Türk Ulusal kültürümüzün ne hale geldiğini görürsunuz...VESSELAM. ------BİR YORGUN DEMEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN-------
Yalan Dünya Arsızındır Renkli Devran Soysuzundur Nerede Bir Güzel Görsem Aslı Bozuk Nursuzundur. . Değirmen Susuz Olur mu Dervişan Çulsuz Olur mu Bağı-Bağbanı Olanın Bülbülü Gülsüz Olur mu. . Bir Çiçekle Bahar Gelmez Nesil Bozuk, Hürmet Bilmez Cehaletten Mürşit Olmaz Kul Aslına Döner Bir Gün. . Çakıroğlu Hayal Kurma Beyhude Kendini Yorma Azrail'e Adres Sorma Çark tersine döner bir gün...
******KISSADAN HİSSE****** . ----Yılbaşı gecesi Benin gibi Emekli bir dostum beni Evlerine davet etti. Dedi gelirken Bağlamanı da getir. Davete icabet lazım dedim ve kalktım gittim. Evde üç arkadaş daha vardı. Dostum eşini bir komşuya göndermiş, Hoş beşten sonra, Sofrayı donattılar Neyse biraz meyleştikten sonra, dedi- ler artık seslendir şu Bağlamayı da ortam şenlensin... ----Aldım benim yareni elime dokundum perde-teline. Ben genelde irticalen çalar söylerim. Bakalım arkadaşlara ne söyledim, onlar ne dinlediler??? . Hiç Gelecek Vaktim, Yoktu Vallahi Hatuna Tekmili, Verdimde Geldim, Kırk Selavatla izin, Aldım Billahi Sazımı sırtıma vurdumda geldim. . Belaya Soktunuz Garip Başımı Lazer ile Takip Eder Peşimi Önceden bitirdim Akşam işini Saati dokuza kurdumda geldim. . Hiç zamanım yoktur boş oturmaya Hazandan başladım turşu kurmaya Kış olunca başlarım iplik sarmaya Erişte, Yufkayı, Açtımda Geldim. . Aş-ekmek yaparken, Türkü söylerim Kuş Kemendi ile, Sinek Avlarım Her akşam olunca, gönül tavlarım Düşümü hayıra, yordumda geldim.
Çakıroğlu Yazdı, Eyledi Kelam Belki de Yarına, Okunur Selam Hanım baş tacımdır, hemide belam Üç- beş saat izin, aldım da geldim... -------OZAN ÇAKIROĞLU------
-----------HUSİLER ya-da ENSARULLAH---------- . -----Husiler ya-da Ensarullah hareketi 1990 Yılın da Yemen'in Kuzeyin de, İslami kültürel ve Dini faaliyet odaklı guruplar tarafından kurulmuştur. 2004 Yılın dan beri Silahlı ayaklanma başlatmıştır. Örgüte İran tarafından mali ve Askeri destek veril- mektedir. -----Husiler Filistin-Gazze olayların da Hamas'tan yana tavır koydular. Ve destekle- meleri halen daha devam etmektedir. Husi'ler Kızıl Deniz de İsrail'e giden Gemileri vurması sonucu, ABD ve İngiliz donanmaları Yemende ki Husiler hedeflerini vurmaya başladı. -----San ki Emperyalist Ülkeler üçüncü Dünya Savaşının temellerini atıyorlar gibi-gibi? ------------OZAN ÇAKIROĞLU------------
ÇİÇEKSİZ BAHÇENİN BÜLBÜLÜ OLMAZ . Kar Çiçeği ile Yaz, Bahar Gelmez Gülşensiz Bahçenin, Bülbülü olmaz Nektarsız Çiçekten, Arı Bal almaz Ağaç Meyve Vermez, Dal olmayınca. . Fırtına Kumuyla, Kurma Binayı Kâmil Meclisin de, bekle sıranı Sevgisiz çağlamaz, aşkın sarayı Gönülden-gönüle Yol olmayınca. . İster Bahar Olsun, İster Yaz Olsun Hazan yeli vursun, Mevsim Güz olsun İster Ud-Kemane, İster Saz Olsun Bülbül'ler Şakımaz, Gül Olmayınca. . Gönül yarasına, Merhem sürülmez Aşkın Şehvetiyle, Murat Alınmaz Vuslata Ermeden, Yuva Kurulmaz Hayır-Hasenatlı, Kul Olmayınca. . Aşk ile Sevdanın, Olmaz Nedeni Tuba'yla Mest etti, Havva Ademi Keremle Aslının, Yandı Bedeni Yürekte Çağlayan, Sel olmayınca. . Maşuklar Aşığa, Yürek Dağlatır Karunlar Köşküne, İcra Bağlatır Dönüşür Hicrana, Her gün ağlatır Barışla Uzanan, El Olmayınca. . Çakıroğlu Dikkat Et, Lehçe-Diline Arif Meclisin de, Kıymet Biline Al Bağlamanı da, Dokun Teline Beyhude yorulma, Sulh olmayınca... -------OZAN ÇAKIROĞLU--------
-------BİZİM TARİHİMİZ------ . -----Ulusal Türk Milletinin Tarihsel devinimi Milattan öncesini saymasak, Milattan sonra Orta Çağın başlangıcı 375 Kavimler göçüne dayanıyor. 1492 de Orta Çağın bitimi ve Amerika'nın keşfiyle beraber Osmanlı da kabile Devlet şeklinden Ulusal Devlet sistemine geçiyor. Ve 1453 de Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u almasıyla yeni bir Çağın devinimi başlıyor. 1512 yılına kadar her alanda olumlu gelişmeler oluyor. Ancak 1512 de Yavuz Sultan Selim tahta çıkınca kin, kibir ve nefret dönemi başlıyor. Yavuzun kolu nereye uza- nıyorsa orada kaos-kargaşa başlıyor. Yeniden Din-mezhep ve ırk savaşları başlıyor. 1514 Yılın da Çaldıran Savaşı ve sonrasın da Alevi kıyımları son sürat devam ediyor??????? -----Buradan sonrasını yazıp ta fazla kafa karıştırmak istemiyorum. Osmanlının arafını mı anlatayım, yoksa fetretini mi anlatayım..1789 da Fransa burjuvazi demokratik devrimini mi anlatayım. Fransa devriminden sonra Osmanlı iyice paniklemiştir. Taa 2. Abdülhamit'in 1876 da birinci meşrutiyet kanun-i esasiyenin ilanına kadar devam ediyor. Bundan sonra- sını Ze kuşağı da bilmektedir Fazla tafsilata girmeyeceğim. ------Muhterem okurlar, Milat'tan sonra Tarihsel devinim de sayılmayacak kadar devrim demiyorum? Evrimler olmuştur? Şimdi biz Tarihimizin neresine sahip çıkacağız. Ben ger- çekten anlamış değilim. Amma ve lakin Uluslar arası Diplomasi de elbette ki Tarihimize sahip çıkacağız...VESSELAM. -------OZAN ÇAKIROĞLU------
-------Bu gün Saat 23.50 de Afganistan'da 6.5 büyüklüğünde Deprem oldu. Az gelişmiş Ülke olduğundan dolayı mutlaka hasar büyük olmuştur. Benim yıllardır anlam veremediğim ve kabul görmediğim Zelzeleye, afata ve tufana Fıtrat-ı kader denilmesidir. Özelikle bunu mütedeyyin kesimin Siyasi bir mal- zeme olarak kullanması beni ve benim gibi düşünenleri oldukça tedirgin etmek- tedir??? Hele böyle bilimsel, teknolojik ve dijital çağ da??????? -------Bu gün Regaip Kandilli. Bu günün önem ve hürmetine binaen, bütün dua niyaz ve niyetler kabul görür derler. Ya-hu bu bir çelişki değilmidir. Dinimizce böyle kutsal bir günde Deprem olması nasıl Fıtrat-ı kader olur. Mütedeyyin Şair ve yazarlar kendi köşelerinde, muteviyatlı ve tafsilatlı bir şekil de yazsalar da bizler de ibret ve feyz alsak daha uygun olmaz mı??? VESSELAM. -------OZAN ÇAKIROĞLU--------
------Ulusal Türk Milletimizin ve bütün İslam Aleminin Mübarek Ragaip Kandilini en derin sevgi dolu dileklerimle kutlar, Gecenin önem ve hürmetine yapılan bütün Dua ve niyetlerin kabulünü Yüce Yaradan'dan niyaz ederim... -------OZAN ÇAKIROĞLU------
*******EN BÜYÜK YOKSULLUK CEHALETLİKTİR******* . -----Okur yazar olmayıp ta, Anadolu örfü gelenekleriyle yetişen, bireysel ve kominal yaşayan iinsanlara hürmetim vardır. Onlara asla bir olumsuz kelamım olamaz. Ben Diplomalı Cehaletten bahsediyorum. Ülkemizin bence en büyük ve iflah olmaz sorunu Yobaz, aymaz, utanmaz nursuz, haksız ve kuralsız Diplomalı cehalettir. ------Tekelci Burjuvazi ezilen Halk kesimine o, diplomalı cehalet aracılığıyla ulaşıyor. Ayrıca Yurt içi ve Yurt dışı sömürü sisteminin hain tefecileridir. Diplomalı cehalet sinsi küstah ve oldukça medeniyetten uzak eylemsiz korkaklardır? Bulundukları Topluma Kin, kibir ve nefret ekerler. Memleket sathın da nerde bir melanetlik varsa, mutlaka bunların bunların kirli elleri vardır. Ayrıca zalimler kaos ve kargaşayı bunlar aracılığı ile yaygınlaştırırlar... -------Türk Ulusal Devletimiz böyle örgütsel provokatif eylemlere asla fırsat vermemelidir...
******LÂ HAVLE VE LA KUVVETE İLLA BİLLAHİL ALİYUL AZİM****** . ------Antoloji Sitelerini şöyle bir gezindim. Özelikle bir köşe de, adeta terbiye sınırları aşılmış, hak-hukuk rafa kaldırılmış, güdüsel deyimler dört nal gidiyor. Beni asıl düşündüren ve derinden üzen, o hadsiz mahlukatları Kadınların muhatap alıp ta bir yarışa girmeleridir? ------Terbiye edilmemiş nefis, insana yanlışı ve kötülüğü emreder. Dolayısıyla Kin, kibir ve nefret duygusu, kişiler de öfke, kızgınlık ,isyan, hadsizlik ve hoş- görüsüzlük ile doğru karakterizedir. Hatta bazı bireylerde derin ruhsal yaralar açmaktadır. Bunun ileri boyutu bireylerin başkalarından bir çeşit intikam alma duyguları kabarır. Ve bu olumsuz ve nefret duygularını, bulundukları ortamda bir eyleme dönüştürürler. ------Kişilik bozukluğu ve sinirsel zafiyetli beyinlerin kaynağı, Aile ve büyüdükleri çevre de şiddete maruz kalmış, aşağılanmış ve ötekileştirilmiş eylemlerin açmış olduğu basiret-i hülasadır? -------Eğer ki Tevhid-i tedrisat'ta bilimsel bir reforum olmasa, Memleket sathın da böyle olumsuzlukların önü alınamaz duruma gelinecektir...VESSELAM. -------OZAN ÇAKIROĞLU-------
******KISSADAN HİSSE*******
.
-----Olay Anadolu'nun üstü açık bir Köyün'de geçmektedir. Devri zamanın da
Muhtarlık seçimi yapılacak Ancak Köy de oldukça gayrı yasal olaylar olmaktadır.
Köyün uyanık ve kuralsız kişileri kendilerine ses çıkarmayacak Muhtar adayı
arıyorlar. Sonun da Köyün en sefil ve pejmünderi olan Hamo'da karar kılıyorlar.
Gidip Hamo'ya diyorlar ki bizim Muhtar adayımız sansin. Bu Köy'de senden zeki
akıllı ve münevver biri yoktur. Hamo Muhtarlık teklifine kıs-kıs gülmektedir.Diyor
ben kendi Aileme reislik edemiyorum, benden Köyün muhtarı olur mu???
-----Sonun da ısrarlara dayanamıyor Adaylığı kabul ediyor. Ancak benim bir şartım
vardır. Köyümüz de her kim ölürse, Mezara koymadan önce ben ölen şahısların
kulaklarına bir şeyler söylerim. Uyanıklar şebekesi tamam olur diyorlar...Gel zaman
git zaman derken, Köyde birisi ölüyor, tam mezara koyarlarken, Köyün En zalim
Ağası bağırıyor çağırın ulan Muhtar Hamo'yu. Hamo geliyor kefeni açıp Meftanın
kulağına bir şeyler fısıldıyor ve gömüm bu Meftayı diyor.
-----Bir-üç-beş derken Köyün Zalim Ağası huylanıyor. Ya-hu bu salak Muhtar Hamo
Meftaların kulağına ne söylüyor. Meraklarına yenilip Muhtar Hamoya bir oyun oynu-
yorlar. Şebeklerden birini yalandan öldü deyip. Tam Mezar başın da Çağırın Muhtar
Hamoyu. Hamo yine Meftanın kulağına bir şeyler fısıldıyor. Hadi gömün bu meftayı
diyor. Cemaat-i müslimin dağıldıktan sonra mezara sağ giren şebeki çıkarıp soruyorlar?
Muhtar Hamo senin kulağına ne dedi? Şebek cevaplıyor, Hamo kulağıma eğer ki öbür
Dünya'da Memleketin halini soran olursa şayet, sen de dersin ki Bizim köyün Deli
Hamosu Köyümüze Muhtar oldu. Onlar Memleketin ne halde olduğunu anlarlar...
------Şimdi de ben derim ki? 2 milyon 700 bin takipçisi olan, Komedi programlar yazarı
Hasan Can Kaya'nın Youtub'te Konuşanlar Programını izlerseniz, Yüce Türk Ulusal
kültürümüzün ne hale geldiğini görürsunuz...VESSELAM.
------BİR YORGUN DEMEMOKRATIN SOLGUN KALEMİNDEN-------
Yalan Dünya Arsızındır
Renkli Devran Soysuzundur
Nerede Bir Güzel Görsem
Aslı Bozuk Nursuzundur.
.
Değirmen Susuz Olur mu
Dervişan Çulsuz Olur mu
Bağı-Bağbanı Olanın
Bülbülü Gülsüz Olur mu.
.
Bir Çiçekle Bahar Gelmez
Nesil Bozuk, Hürmet Bilmez
Cehaletten Mürşit Olmaz
Kul Aslına Döner Bir Gün.
.
Çakıroğlu Hayal Kurma
Beyhude Kendini Yorma
Azrail'e Adres Sorma
Çark tersine döner bir gün...
******KISSADAN HİSSE******
.
----Yılbaşı gecesi Benin gibi Emekli bir dostum beni Evlerine davet etti.
Dedi gelirken Bağlamanı da getir. Davete icabet lazım dedim ve kalktım
gittim. Evde üç arkadaş daha vardı. Dostum eşini bir komşuya göndermiş,
Hoş beşten sonra, Sofrayı donattılar Neyse biraz meyleştikten sonra, dedi-
ler artık seslendir şu Bağlamayı da ortam şenlensin...
----Aldım benim yareni elime dokundum perde-teline. Ben genelde irticalen
çalar söylerim. Bakalım arkadaşlara ne söyledim, onlar ne dinlediler???
.
Hiç Gelecek Vaktim, Yoktu Vallahi
Hatuna Tekmili, Verdimde Geldim,
Kırk Selavatla izin, Aldım Billahi
Sazımı sırtıma vurdumda geldim.
.
Belaya Soktunuz Garip Başımı
Lazer ile Takip Eder Peşimi
Önceden bitirdim Akşam işini
Saati dokuza kurdumda geldim.
.
Hiç zamanım yoktur boş oturmaya
Hazandan başladım turşu kurmaya
Kış olunca başlarım iplik sarmaya
Erişte, Yufkayı, Açtımda Geldim.
.
Aş-ekmek yaparken, Türkü söylerim
Kuş Kemendi ile, Sinek Avlarım
Her akşam olunca, gönül tavlarım
Düşümü hayıra, yordumda geldim.
Çakıroğlu Yazdı, Eyledi Kelam
Belki de Yarına, Okunur Selam
Hanım baş tacımdır, hemide belam
Üç- beş saat izin, aldım da geldim...
-------OZAN ÇAKIROĞLU------
-----------HUSİLER ya-da ENSARULLAH----------
.
-----Husiler ya-da Ensarullah hareketi 1990 Yılın da Yemen'in Kuzeyin de, İslami
kültürel ve Dini faaliyet odaklı guruplar tarafından kurulmuştur. 2004 Yılın dan beri
Silahlı ayaklanma başlatmıştır. Örgüte İran tarafından mali ve Askeri destek veril-
mektedir.
-----Husiler Filistin-Gazze olayların da Hamas'tan yana tavır koydular. Ve destekle-
meleri halen daha devam etmektedir. Husi'ler Kızıl Deniz de İsrail'e giden Gemileri
vurması sonucu, ABD ve İngiliz donanmaları Yemende ki Husiler hedeflerini vurmaya
başladı.
-----San ki Emperyalist Ülkeler üçüncü Dünya Savaşının temellerini atıyorlar gibi-gibi?
------------OZAN ÇAKIROĞLU------------
ÇİÇEKSİZ BAHÇENİN BÜLBÜLÜ OLMAZ
.
Kar Çiçeği ile Yaz, Bahar Gelmez
Gülşensiz Bahçenin, Bülbülü olmaz
Nektarsız Çiçekten, Arı Bal almaz
Ağaç Meyve Vermez, Dal olmayınca.
.
Fırtına Kumuyla, Kurma Binayı
Kâmil Meclisin de, bekle sıranı
Sevgisiz çağlamaz, aşkın sarayı
Gönülden-gönüle Yol olmayınca.
.
İster Bahar Olsun, İster Yaz Olsun
Hazan yeli vursun, Mevsim Güz olsun
İster Ud-Kemane, İster Saz Olsun
Bülbül'ler Şakımaz, Gül Olmayınca.
.
Gönül yarasına, Merhem sürülmez
Aşkın Şehvetiyle, Murat Alınmaz
Vuslata Ermeden, Yuva Kurulmaz
Hayır-Hasenatlı, Kul Olmayınca.
.
Aşk ile Sevdanın, Olmaz Nedeni
Tuba'yla Mest etti, Havva Ademi
Keremle Aslının, Yandı Bedeni
Yürekte Çağlayan, Sel olmayınca.
.
Maşuklar Aşığa, Yürek Dağlatır
Karunlar Köşküne, İcra Bağlatır
Dönüşür Hicrana, Her gün ağlatır
Barışla Uzanan, El Olmayınca.
.
Çakıroğlu Dikkat Et, Lehçe-Diline
Arif Meclisin de, Kıymet Biline
Al Bağlamanı da, Dokun Teline
Beyhude yorulma, Sulh olmayınca...
-------OZAN ÇAKIROĞLU--------
-------BİZİM TARİHİMİZ------
.
-----Ulusal Türk Milletinin Tarihsel devinimi Milattan öncesini saymasak, Milattan sonra
Orta Çağın başlangıcı 375 Kavimler göçüne dayanıyor. 1492 de Orta Çağın bitimi ve
Amerika'nın keşfiyle beraber Osmanlı da kabile Devlet şeklinden Ulusal Devlet sistemine
geçiyor. Ve 1453 de Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u almasıyla yeni bir Çağın devinimi
başlıyor. 1512 yılına kadar her alanda olumlu gelişmeler oluyor. Ancak 1512 de Yavuz
Sultan Selim tahta çıkınca kin, kibir ve nefret dönemi başlıyor. Yavuzun kolu nereye uza-
nıyorsa orada kaos-kargaşa başlıyor. Yeniden Din-mezhep ve ırk savaşları başlıyor. 1514
Yılın da Çaldıran Savaşı ve sonrasın da Alevi kıyımları son sürat devam ediyor???????
-----Buradan sonrasını yazıp ta fazla kafa karıştırmak istemiyorum. Osmanlının arafını mı
anlatayım, yoksa fetretini mi anlatayım..1789 da Fransa burjuvazi demokratik devrimini mi
anlatayım. Fransa devriminden sonra Osmanlı iyice paniklemiştir. Taa 2. Abdülhamit'in
1876 da birinci meşrutiyet kanun-i esasiyenin ilanına kadar devam ediyor. Bundan sonra-
sını Ze kuşağı da bilmektedir Fazla tafsilata girmeyeceğim.
------Muhterem okurlar, Milat'tan sonra Tarihsel devinim de sayılmayacak kadar devrim
demiyorum? Evrimler olmuştur? Şimdi biz Tarihimizin neresine sahip çıkacağız. Ben ger-
çekten anlamış değilim. Amma ve lakin Uluslar arası Diplomasi de elbette ki Tarihimize
sahip çıkacağız...VESSELAM.
-------OZAN ÇAKIROĞLU------
-------Bu gün Saat 23.50 de Afganistan'da 6.5 büyüklüğünde Deprem oldu.
Az gelişmiş Ülke olduğundan dolayı mutlaka hasar büyük olmuştur. Benim
yıllardır anlam veremediğim ve kabul görmediğim Zelzeleye, afata ve tufana
Fıtrat-ı kader denilmesidir. Özelikle bunu mütedeyyin kesimin Siyasi bir mal-
zeme olarak kullanması beni ve benim gibi düşünenleri oldukça tedirgin etmek-
tedir??? Hele böyle bilimsel, teknolojik ve dijital çağ da???????
-------Bu gün Regaip Kandilli. Bu günün önem ve hürmetine binaen, bütün dua
niyaz ve niyetler kabul görür derler. Ya-hu bu bir çelişki değilmidir. Dinimizce
böyle kutsal bir günde Deprem olması nasıl Fıtrat-ı kader olur. Mütedeyyin Şair
ve yazarlar kendi köşelerinde, muteviyatlı ve tafsilatlı bir şekil de yazsalar da
bizler de ibret ve feyz alsak daha uygun olmaz mı??? VESSELAM.
-------OZAN ÇAKIROĞLU--------
------Ulusal Türk Milletimizin ve bütün İslam Aleminin Mübarek Ragaip Kandilini
en derin sevgi dolu dileklerimle kutlar, Gecenin önem ve hürmetine yapılan bütün
Dua ve niyetlerin kabulünü Yüce Yaradan'dan niyaz ederim...
-------OZAN ÇAKIROĞLU------
*******EN BÜYÜK YOKSULLUK CEHALETLİKTİR*******
.
-----Okur yazar olmayıp ta, Anadolu örfü gelenekleriyle yetişen, bireysel ve kominal
yaşayan iinsanlara hürmetim vardır. Onlara asla bir olumsuz kelamım olamaz. Ben
Diplomalı Cehaletten bahsediyorum. Ülkemizin bence en büyük ve iflah olmaz sorunu
Yobaz, aymaz, utanmaz nursuz, haksız ve kuralsız Diplomalı cehalettir.
------Tekelci Burjuvazi ezilen Halk kesimine o, diplomalı cehalet aracılığıyla ulaşıyor.
Ayrıca Yurt içi ve Yurt dışı sömürü sisteminin hain tefecileridir. Diplomalı cehalet sinsi
küstah ve oldukça medeniyetten uzak eylemsiz korkaklardır? Bulundukları Topluma
Kin, kibir ve nefret ekerler. Memleket sathın da nerde bir melanetlik varsa, mutlaka
bunların bunların kirli elleri vardır. Ayrıca zalimler kaos ve kargaşayı bunlar aracılığı
ile yaygınlaştırırlar...
-------Türk Ulusal Devletimiz böyle örgütsel provokatif eylemlere asla fırsat vermemelidir...
******LÂ HAVLE VE LA KUVVETE İLLA BİLLAHİL ALİYUL AZİM******
.
------Antoloji Sitelerini şöyle bir gezindim. Özelikle bir köşe de, adeta terbiye
sınırları aşılmış, hak-hukuk rafa kaldırılmış, güdüsel deyimler dört nal gidiyor.
Beni asıl düşündüren ve derinden üzen, o hadsiz mahlukatları Kadınların
muhatap alıp ta bir yarışa girmeleridir?
------Terbiye edilmemiş nefis, insana yanlışı ve kötülüğü emreder. Dolayısıyla
Kin, kibir ve nefret duygusu, kişiler de öfke, kızgınlık ,isyan, hadsizlik ve hoş-
görüsüzlük ile doğru karakterizedir. Hatta bazı bireylerde derin ruhsal yaralar
açmaktadır. Bunun ileri boyutu bireylerin başkalarından bir çeşit intikam alma
duyguları kabarır. Ve bu olumsuz ve nefret duygularını, bulundukları ortamda
bir eyleme dönüştürürler.
------Kişilik bozukluğu ve sinirsel zafiyetli beyinlerin kaynağı, Aile ve büyüdükleri
çevre de şiddete maruz kalmış, aşağılanmış ve ötekileştirilmiş eylemlerin açmış
olduğu basiret-i hülasadır?
-------Eğer ki Tevhid-i tedrisat'ta bilimsel bir reforum olmasa, Memleket sathın da
böyle olumsuzlukların önü alınamaz duruma gelinecektir...VESSELAM.
-------OZAN ÇAKIROĞLU-------