Saat 04:17 karlı bir gecenin soğuk ayazında Titretti korkudan kalpleri 2023'ün Şubat'ında Ana baba evlat eş çırpındılar enkaz altında Kesilmiyordu sesler sabahın acı karanlığında
Ya Rabb bu ne acıdır onca cansız bedenler Ardı ardına mı gelir bitmeyen bu depremler Sesimi duyan var mı uzansın yerden eller Yarın mı olacak hep bu geçmeyen günler
Bu nasıl bir tufandır ki yıktı yaktı bizleri Yetim kalan yavrumun acıyor mu dizleri Haydi silin bakalım korkudan kalan izleri Karanlıkları alın verin bizlere gündüzleri
Sevgili Atakızı arkadaşınızın ruhu şad olsun. "Bu işin sadece deprem kısmı kaderdir ki o bile muamma!" bu sözünüz için aynı düşüncedeyim.
Evet bir olay yaşandı ve bilançosunun bu kadar ağır olması beklenmiyordu. Üzerinden henüz bir kaç ay geçmeden davul çalıp halay çekmekle yitip giden, kuş olup uçan tüm canlara saygısızlık yapıldı. Ben en başta kendi nefsimle birlikte bu olayı hafife alanları kınıyorum. Hiç hesap vermeyecekmiş gibi yaşayanları..
Yüreğine sağlık Nurgül hanım. Çok haklısınız. Sadece siyaset olarak değil bazı vicdanların öldüğüne şahit olduk. Size daha önce de anlatmıştım. Depremden belki bir şekilde kurtulduk ama anlayışsız, vicdanı kıt insanların enkazın da kaldık! Evleri, iş yerleri yağmalanır korkusuyla yardıma gidebilecek onbinlerce kişi yardıma dahi gidemedi. İş yerleri önünde nöbet tuttular. Yazamayacağım o kadar görüntüye şahit oldu ki bu topraklar görmek,duymak yerine ölmeyi tercih edecek kadar... Dokuz ayı geride bıraktığımız halde bazı yerlerde hâlâ konteynerda kalanlar var bu kış nasıl geçer onlar için düşünmek gerekiyor.
Sağolun sevgili Atakızı. Özellikle kitap tavsiyesi için teşekkür ederim. "İyi hissetmek" kitabını önerdi değerli bir arkadaşım bu kitabı da sıraya koymak lazım sen önerdiysen güzel olduğuna eminim.
Bende aynı temeniyle sayfayı açmak istedim. Şu an değil belki ama daha sonraları güzel paylaşımlar olsun diliyorum. Bir şekilde bu zor zamanları atlattık diyelim. Bizden sonraki nesil için çalışmak zorundayız. Bu konu da her bireyin daha bilinçli olarak eğitim alması gerektiğini düşünüyorum.
İnsanlar nasıl ki Filistin için ekrandan bakarak ah vah ediyorsa o anlarda da yardımcı olabilecek kişiler sadece bakmakla yetindi. İlk üç gün çok önemli olmasına rağmen hiç bir şekilde müdahale edilememesinin anlamı neydi? Ne yol bahane olabilirdi ne de hava şartları... Saygılarımla
Raziye Yeşilyurt
Saat 04:17 karlı bir gecenin soğuk ayazında
Titretti korkudan kalpleri 2023'ün Şubat'ında
Ana baba evlat eş çırpındılar enkaz altında
Kesilmiyordu sesler sabahın acı karanlığında
Ya Rabb bu ne acıdır onca cansız bedenler
Ardı ardına mı gelir bitmeyen bu depremler
Sesimi duyan var mı uzansın yerden eller
Yarın mı olacak hep bu geçmeyen günler
Bu nasıl bir tufandır ki yıktı yaktı bizleri
Yetim kalan yavrumun acıyor mu dizleri
Haydi silin bakalım korkudan kalan izleri
Karanlıkları alın verin bizlere gündüzleri
Saygılarımla
Teşekkür ederim Müslüm bey. Varlığınız daim olsun.
Sana dair duygularımın algoritması
Hislerimin tabusu hep sana dair
Sana dair çerçevesi okyanusumun
Fikri âsan tabula rasa renk sana dair...
Yıldırım T.
Saygılarımla
Daha ne zamana kadar "Çarem ne, dermanım ne?" deyip duracaksın? Sana çare aratan kim? Sen O'nu ara!
Kalemin kavi olsun yüreğin var olsun sevgili Atakızı.
Kır çiçekleri açsın geçtiğin yollarda..
İyi ki varsın.
Katkılarınız için teşekkür ederim Vezir bey.
Yüreğinize sağlık.
Keyifli okumalar Müslüm bey.
Bende tebrik ediyorum Canan hanımı.
Fazla spoiler vermeyin lütfen:)
En kısa zamanda bende izlenimlerimi paylaşmayı umut ediyorum.
Saygılarımla
Sevgili Atakızı arkadaşınızın ruhu şad olsun.
"Bu işin sadece deprem kısmı kaderdir ki o bile muamma!" bu sözünüz için aynı düşüncedeyim.
Evet bir olay yaşandı ve bilançosunun bu kadar ağır olması beklenmiyordu.
Üzerinden henüz bir kaç ay geçmeden davul çalıp halay çekmekle yitip giden, kuş olup uçan tüm canlara saygısızlık yapıldı.
Ben en başta kendi nefsimle birlikte bu olayı hafife alanları kınıyorum.
Hiç hesap vermeyecekmiş gibi yaşayanları..
Yüreğine sağlık Nurgül hanım. Çok haklısınız.
Sadece siyaset olarak değil bazı vicdanların öldüğüne şahit olduk. Size daha önce de anlatmıştım. Depremden belki bir şekilde kurtulduk ama anlayışsız, vicdanı kıt insanların enkazın da kaldık!
Evleri, iş yerleri yağmalanır korkusuyla yardıma gidebilecek onbinlerce kişi yardıma dahi gidemedi. İş yerleri önünde nöbet tuttular. Yazamayacağım o kadar görüntüye şahit oldu ki bu topraklar görmek,duymak yerine ölmeyi tercih edecek kadar...
Dokuz ayı geride bıraktığımız halde bazı yerlerde hâlâ konteynerda kalanlar var bu kış nasıl geçer onlar için düşünmek gerekiyor.
Sağolun sevgili Atakızı.
Özellikle kitap tavsiyesi için teşekkür ederim.
"İyi hissetmek" kitabını önerdi değerli bir arkadaşım bu kitabı da sıraya koymak lazım sen önerdiysen güzel olduğuna eminim.
Bende aynı temeniyle sayfayı açmak istedim. Şu an değil belki ama daha sonraları güzel paylaşımlar olsun diliyorum.
Bir şekilde bu zor zamanları atlattık diyelim. Bizden sonraki nesil için çalışmak zorundayız. Bu konu da her bireyin daha bilinçli olarak eğitim alması gerektiğini düşünüyorum.
İnsanlar nasıl ki Filistin için ekrandan bakarak ah vah ediyorsa o anlarda da yardımcı olabilecek kişiler sadece bakmakla yetindi.
İlk üç gün çok önemli olmasına rağmen hiç bir şekilde müdahale edilememesinin anlamı neydi?
Ne yol bahane olabilirdi ne de hava şartları...
Saygılarımla