© Copyright Antoloji.Com 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Antoloji.Com'a aittir. Sitemizde yer alan şiirlerin telif hakları şairlerin kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Gökyüzünde, ışığın tekamülû kırılışıyla oluşan maviyi değil.
Mavinin karanlığa yakınlılığını değil.
Karanlığın maviye naklini, karanlığın maviye dönüşümünü sevdim, ben...
Mavinin denize yansıyışıyla denizin mavi oluşunu değil, denizin zararlı ışığa ayna oluşunu sevdim, ben...
Gökyüzü mavisinin o görkemli şaşalı aldatışını değil.
Atmosferin ışığı kırıp, ışığı filitrelemesini değil.
Sarının maviyi kabullenişiyle, yeşilin maviyle sarıyı içerisinde barındırışıyla, yeşilin umudumun rengi oluşunu sevdim, ben...
Umudumu kullanılmasını değil.
Doğanın zararlı güneş ışığana meydan okuyuşunu ufkumla sezişimi sevdim, ben...
(Kalın sağlıklıca)
Bir gün, İnsanlık ölünce.
Kainatın Manâsı, yok olacak.
İnsanlığın sonuyla, Kainat Kıyamete Manâ verecek.
Kainatın Manâsı, evel Zaman içinde kalbur Zaman içinde kalacak.
İnsanlığın hükmü Manâsını Ebediyetini en sonunda sebebi Kainat belirleyecek.
Her ruh, umut ettiğinin mefhumuna dönüşme eğilimindedir.
Felsefenin çürük dişleri, realitenin sarhoş işleri.
Felsefenin çürük dişleri, realitenin sarhoş işleri. :)
Her doğuma geçmiş dendi.
Her ölüme gelecek dendi.
İkisinin arasındakinede bir ömür dendi.
Tanımında, belirginsiz olduğumuz, kavramsal olgularda çekinsellik halinde, tanımsızlıkta oluşan ikilemlerin arasında kalma durumunda "Şey" deriz.
Her doğuma geçmiş dendi.
Her ölüme gelecek dendi.
İkisinin arasındakinede bir ömür dendi.
Güneşi görünür kılan parlaklığı değil, ışığının ulaşabildiği nokta.
Güneşi görünür kılan parlaklığı değil, ışığının ulaşabildiği nokta.