Kıraç topraklarda yeşerip, Kuru dallarda yemiş verdim. Aynalarda yalnızlığımı görüp, En masum isteklerimi yüreğime gömdüm. Duyarsız insanlara şiirler okuyup, En duru, En serin, En berrak, En alçak Sularda boğuldum...
İnsanları birbirine bağlayan ve ilişkileri güçlendiren saygı ve sevgidir.Aksi ise insanları birbirinden ayırır, uzaklaştırır. İşte bu yüzden bir konuşmacının her cümlesini alkışlayan kendini bilmezlerin olduğu bir toplumda küçük dürüst bir grubun varlığı toplumun doğruya yönelmesi için yeterli olur.
İçten gülebiliyorsan eğer, Işıl ışılsa gözlerin her daim. Koşulsuz sevebiliyorsan eğer, Ve sevgilere açıksa yüreğin. Küçük şeylerle mutlu olabiliyorsan eğer, İçindeki çocuğu yitirmeden. Dostça uzatabiliyorsan elini, Paylaşabiliyorsan bir dilim ekmeğini, Korkusuzca söyleyebiliyorsan doğru bildiklerini,. Daha önemliyse dostlukların çıkarlarından, Her şeyden önde tutabiliyorsan sevdiklerini. Ancak o zaman boşuna geçmemiştir zamanın. Ancak o zaman anlamı vardır hayatın...
Kıraç topraklarda yeşerip,
Kuru dallarda yemiş verdim.
Aynalarda yalnızlığımı görüp,
En masum isteklerimi yüreğime gömdüm.
Duyarsız insanlara şiirler okuyup,
En duru,
En serin,
En berrak,
En alçak
Sularda boğuldum...
“Gel nazar kıl mezarımın taşına
Âkil isen aklını al başına.
Ben de bir dem sürdüm sefa cihanda
Akıbet bak, taş diktiler başıma.”
İnsanları birbirine bağlayan ve ilişkileri güçlendiren saygı ve sevgidir.Aksi ise insanları birbirinden ayırır, uzaklaştırır. İşte bu yüzden bir konuşmacının her cümlesini alkışlayan kendini bilmezlerin olduğu bir toplumda küçük dürüst bir grubun varlığı toplumun doğruya yönelmesi için yeterli olur.
İnsan ölümle karşı karşıya kalmadıkça hayatın ne kadar güzel olduğunu anlayamaz.
Birilerinin umudu,
Birilerinin huzuru,
Birilerinin mutluluğu olmak lazım.
Yoksa..
Yoksa yaşamak ne ki?
"Bir soğuk yel eser,
Üşür ölüm bile..."
İçten gülebiliyorsan eğer,
Işıl ışılsa gözlerin her daim.
Koşulsuz sevebiliyorsan eğer,
Ve sevgilere açıksa yüreğin.
Küçük şeylerle mutlu olabiliyorsan eğer,
İçindeki çocuğu yitirmeden.
Dostça uzatabiliyorsan elini,
Paylaşabiliyorsan bir dilim ekmeğini,
Korkusuzca söyleyebiliyorsan doğru bildiklerini,.
Daha önemliyse dostlukların çıkarlarından,
Her şeyden önde tutabiliyorsan sevdiklerini.
Ancak o zaman boşuna geçmemiştir zamanın.
Ancak o zaman anlamı vardır hayatın...
Sandım ki zühre yıldızı
Şavkı beni yaktı geçti
Maria Puder :)))
Kelebekler gibi öp lâleleri,
Güle tebcil ile gel!
Baş açık yolladığım yollardan
Dönüp iklîl ile gel!
Göğe tekbîr ile çık
Yere tehlîl ile gel!
Şu çölün bağrı yanık toprağına
Rahmet ol,
Merhamet ol;
Nîl ile gel!
Suya kandır susamış saksıları;
Sonra istersen Ebâbîl ile gel!
Bin kitaptan kalacak bir yaprak..
Onu tahsil ile gel!
Fesleğen, lâle ve gül saydından
Bize tesbîh ile tertîl ile gel!
Dudağın, nûr, dilin nûr olsun..
Nurdan bir eli takbîl ile gel!
Baş açık yolladığım yollardan
Dönüp iklîl ile gel!
Arif Nihat Asya