-Komüniz nedir? Sosyalizmden farkı nedir? -Bu iki kavram da çeşitli açılardan çeşitli anlamlar ifade ediyor olmakla beraber, burada kastedilen, insan toplumunun gelişmesindeki basamaklar olarak bunların ne anlama geldiği ve bu açıdan aralarındaki farkın ne olduğudur. Marksizme göre kapitalizmin yıkılmasıyla birlikte bir geçiş dönemi başlar ve bu dönemin bitimiyle komünist topluma ulaşılır ki, bu toplum da kendi gelişimi bakımından iki temel evreye ayrılır. Marx bu evreleri komünizmin alt ve üst evreleri olarak adlandırır. İşte komünizmin alt evresine aynı zamanda sosyalizm denir. Bu alt evreye sosyalizm denmesi dolayısıyla, üst evreyi anlatmak için de yine komünizm kavramı kullanılmıştır. Böylece komünizm kavramı hem komünist toplumun alt ve üst evresiyle birlikte tamamını anlatmak için, hem de bu toplumun yalnızca üst evresini anlatmak üzere iki ayrı kapsamda kullanılagelmiştir.
Sınıfsız toplumun bu iki aşaması arasındaki farkı şöyle açıklayabiliriz. Sınıfsız toplumun ilk evresine, sosyalizme varıldığında insanoğlunun binlerce yıllık sınıflı toplum döneminin miras bırakmış olduğu tüm sorunlar henüz tamamen çözülmüş durumda olamaz. Bunlar arasında yalnızca en temel nitelikte olanları, yani sınıflar ve devlet ortadan kaldırılmış durumdadır. İnsanoğlunun genel gelişimi sınıfsız topluma varıldığında da devam edecektir. Temelde üretici güçlerin daha yüksek bir atılımı ve buna eşlik eden bir kültürel dönüşüm sayesinde sınıfsız toplumun daha yüksek aşaması olan komünizme ilerlenecektir. Bu aşamada üretici güçler o denli gelişmiş olacaktır ki, bunun doğuracağı muazzam bolluk sayesinde çalışma bir zorunluluk olmaktan çıkarak artık sadece bir zevk halini alacaktır. İnsanlar büyük oranda zamanlarını ve enerjilerini, kendilerini ve nesillerini özgürce geliştirmeye ve daha yüksek arayışlara adayacaklardır. İşte ancak bu aşamada, insanların toplumdan aldığının ona verdiğiyle orantılı olması ilkesi son bulacak, insanlar topluma verdiği emekten bağımsız olarak tüm ihtiyaçlarını ondan alabilecektir. Böylece, herkesten yeteneğine göre, herkese ihtiyacına göre hedefi yaşama geçirilmiş olacaktır. Komünist toplumun ilk aşaması sosyalizmde ise üretici güçlerin bolluk düzeyi henüz bunu mümkün kılamadığı için bölüşüm ancak herkese çalışmasına göre ilkesi temelinde yapılabilir. Bir başka deyişle sosyalizmde orantılılık ilkesi henüz hüküm sürer. Sosyalizmde, çalışabilir durumdaki herkes çalışmak zorunda olacak ve herkes toplumdan çalışmasıyla orantılı olarak alacaktır. Şüphesiz buradaki çalışma, kapitalizmdekinden sonsuz ölçüde farklı bir nitelik taşır. Hem sömürücüler ve hem de onlarla birlikte onların pahalı devleti, bürokrasisi, kapitalizmdeki muazzam israf artık olmadığı için, üretim planlı ve tamamen insanların gerçek ihtiyaçlarına dönük olarak yapıldığı için, sosyalizm üretici güçleri çok daha yüksek düzeyde geliştirir. Böylece sosyalizmde hem ortalama zorunlu çalışma süresi muazzam ölçüde azalır hem de çalışanlara düşen ortalama refah muazzam ölçüde artar. (marksist.com)
komünizm başlığı altında anlatılanların çoğu malsef komünizm değil, STALİN dönemi SSCB'nin politikalarıdır. STALİN'in komünizmle uzaktan yakından alakası yoktur.Malesef bazı arkadaşlar hayatlaında Stalin'i, Marksizmi, Sosyalizmin farklı yorumlandığı çeşitlerini okumadan öğrenmeden bazı içi boş laflar ediyorlar...
aslında olay milli burjuvazinin yaratılması haraketinin son halkasıydı.planlı olduğu da iktidarın yakını gazetelerde gayri müslimlerin karaborsacılık yaptığı ve haksız kazançlar elde ettikleri duyurulup halk provoke edilmiştir.bunlar doğru mudur yanlış mıdır bilinmez? sebebi her ne olursa olsun 21 kişinin bu olay sonucunda ölmüş olması üzücü.cumhuriyetin azınlıkları da kucaklayan eşitlik ilkesini de fazlasıyla zedelemiştir.eğer bir karaborsacılık ve haksız kazanç varsa devletin görevi bunu engelleyebilmektir.yapanlara karşı da daha somut argümanlarla gelip onları cezalandırmaktır.yok amaç ticarete sanayiye türkler hakim olsun diyorsan yatırımlarını ona göre yaparsın küçük yatırımcıyı teşvik edersin.demokratik bir ülkede devletin böyle olaylara sebeb olmaması gerekir.ama söylemek istediğim bir şey daha var.bu ülkede devlet tarafından yaşamları çalınan o kadar insan var ki gayri müslim ya da müslüman.yapılan yanlışlar zincirinin belki de bir parçası
Stada adının verilme nedeni, Fenerbahçenin başkanlığını yapmış olması değil, başbakanken devlet arazisi olan stad arazisini Fenerbahçe'ye bedava vermesidir.Onu diğer Başkanlardan ayıran sadece budur.
-Komüniz nedir? Sosyalizmden farkı nedir?
-Bu iki kavram da çeşitli açılardan çeşitli anlamlar ifade ediyor olmakla beraber, burada kastedilen, insan toplumunun gelişmesindeki basamaklar olarak bunların ne anlama geldiği ve bu açıdan aralarındaki farkın ne olduğudur. Marksizme göre kapitalizmin yıkılmasıyla birlikte bir geçiş dönemi başlar ve bu dönemin bitimiyle komünist topluma ulaşılır ki, bu toplum da kendi gelişimi bakımından iki temel evreye ayrılır. Marx bu evreleri komünizmin alt ve üst evreleri olarak adlandırır. İşte komünizmin alt evresine aynı zamanda sosyalizm denir. Bu alt evreye sosyalizm denmesi dolayısıyla, üst evreyi anlatmak için de yine komünizm kavramı kullanılmıştır. Böylece komünizm kavramı hem komünist toplumun alt ve üst evresiyle birlikte tamamını anlatmak için, hem de bu toplumun yalnızca üst evresini anlatmak üzere iki ayrı kapsamda kullanılagelmiştir.
Sınıfsız toplumun bu iki aşaması arasındaki farkı şöyle açıklayabiliriz. Sınıfsız toplumun ilk evresine, sosyalizme varıldığında insanoğlunun binlerce yıllık sınıflı toplum döneminin miras bırakmış olduğu tüm sorunlar henüz tamamen çözülmüş durumda olamaz. Bunlar arasında yalnızca en temel nitelikte olanları, yani sınıflar ve devlet ortadan kaldırılmış durumdadır. İnsanoğlunun genel gelişimi sınıfsız topluma varıldığında da devam edecektir. Temelde üretici güçlerin daha yüksek bir atılımı ve buna eşlik eden bir kültürel dönüşüm sayesinde sınıfsız toplumun daha yüksek aşaması olan komünizme ilerlenecektir. Bu aşamada üretici güçler o denli gelişmiş olacaktır ki, bunun doğuracağı muazzam bolluk sayesinde çalışma bir zorunluluk olmaktan çıkarak artık sadece bir zevk halini alacaktır. İnsanlar büyük oranda zamanlarını ve enerjilerini, kendilerini ve nesillerini özgürce geliştirmeye ve daha yüksek arayışlara adayacaklardır. İşte ancak bu aşamada, insanların toplumdan aldığının ona verdiğiyle orantılı olması ilkesi son bulacak, insanlar topluma verdiği emekten bağımsız olarak tüm ihtiyaçlarını ondan alabilecektir. Böylece, herkesten yeteneğine göre, herkese ihtiyacına göre hedefi yaşama geçirilmiş olacaktır. Komünist toplumun ilk aşaması sosyalizmde ise üretici güçlerin bolluk düzeyi henüz bunu mümkün kılamadığı için bölüşüm ancak herkese çalışmasına göre ilkesi temelinde yapılabilir. Bir başka deyişle sosyalizmde orantılılık ilkesi henüz hüküm sürer. Sosyalizmde, çalışabilir durumdaki herkes çalışmak zorunda olacak ve herkes toplumdan çalışmasıyla orantılı olarak alacaktır. Şüphesiz buradaki çalışma, kapitalizmdekinden sonsuz ölçüde farklı bir nitelik taşır. Hem sömürücüler ve hem de onlarla birlikte onların pahalı devleti, bürokrasisi, kapitalizmdeki muazzam israf artık olmadığı için, üretim planlı ve tamamen insanların gerçek ihtiyaçlarına dönük olarak yapıldığı için, sosyalizm üretici güçleri çok daha yüksek düzeyde geliştirir. Böylece sosyalizmde hem ortalama zorunlu çalışma süresi muazzam ölçüde azalır hem de çalışanlara düşen ortalama refah muazzam ölçüde artar. (marksist.com)
Altına, Sosyalizm veya Stalinizm'le ilgili şeyler yazılan başlık.Oysa komünizm ikisi de değildir.
komünizm başlığı altında anlatılanların çoğu malsef komünizm değil, STALİN dönemi SSCB'nin politikalarıdır. STALİN'in komünizmle uzaktan yakından alakası yoktur.Malesef bazı arkadaşlar hayatlaında Stalin'i, Marksizmi, Sosyalizmin farklı yorumlandığı çeşitlerini okumadan öğrenmeden bazı içi boş laflar ediyorlar...
Cumhuriyet tarihinin utancı 'Varlık Vergisi' nin mucitlerindendir kendisi.
Bakınız: varlık vergisi
6-7 eylül (1955) olayları,
12 eylül (1980) darbesi,
11 eylül (2001) faciası.
Başbakan Şükrü Saraçoğlu nun hükümetince 1942'de çıkarılmıştır.
aslında olay milli burjuvazinin yaratılması haraketinin son halkasıydı.planlı olduğu da iktidarın yakını gazetelerde gayri müslimlerin karaborsacılık yaptığı ve haksız kazançlar elde ettikleri duyurulup halk provoke edilmiştir.bunlar doğru mudur yanlış mıdır bilinmez? sebebi her ne olursa olsun 21 kişinin bu olay sonucunda ölmüş olması üzücü.cumhuriyetin azınlıkları da kucaklayan eşitlik ilkesini de fazlasıyla zedelemiştir.eğer bir karaborsacılık ve haksız kazanç varsa devletin görevi bunu engelleyebilmektir.yapanlara karşı da daha somut argümanlarla gelip onları cezalandırmaktır.yok amaç ticarete sanayiye türkler hakim olsun diyorsan yatırımlarını ona göre yaparsın küçük yatırımcıyı teşvik edersin.demokratik bir ülkede devletin böyle olaylara sebeb olmaması gerekir.ama söylemek istediğim bir şey daha var.bu ülkede devlet tarafından yaşamları çalınan o kadar insan var ki gayri müslim ya da müslüman.yapılan yanlışlar zincirinin belki de bir parçası
Stada adının verilme nedeni, Fenerbahçenin başkanlığını yapmış olması değil, başbakanken devlet arazisi olan stad arazisini Fenerbahçe'ye bedava vermesidir.Onu diğer Başkanlardan ayıran sadece budur.
www.YESİL.ORG ye göre:
SABETAYCI ÜNLÜLER
· Mahir Tokay (Guzel Sanatlar Akademisi'nin kurucusu)
· Fevziye Hanim (Isik Lisesi'nin kurucusu)
· Karakoy Borekcisi Hasan bey (Meshur yagma Hasan Boregi)
· Feriha Sanerk (Ilk Kadin emniyet muduru)
· Halide Edip Adivar (Yazar)
· Ziya Gokalp (Turkculugu ilk telaffuz edenlerden)
· Dr. Sefik Husnu (Cumhuriyet tarihinin ilk sosyalistlerinden)
· Fatin Rustu Zorlu(Menderes Hukumeti'nde Bakan)
· Fazli Necip Bey (Yeni Asir'in kurucusu)
· Dinc Bilgin (Sabah gazetesinin sahibi)
· Erol ve Sedat Simavi (Hurriyet gazetesi'nin sahipleri)
· Ahmet Emin Yalman (Vatan gazetesinin kurucusu)
· Abdi Ipekci (Milliyet Gazetesi'nin eski Genel Yayin Yonetmeni)
· Rahsan Ecevit (Bulent Ecevit'in karisi)
· Tansu Ciller (Eski Basbakan, DYP Genel Baskani)
· Ismail Cem (Disisleri Bakani)
· Cevik Bir (Emekli General)
· Leyla Gencer (Dunyaca unlu soprano)
· Engin Noyan(Sarkici)
· Cemil Ipekci (Unlu Modaci)
· Dede Cemil Ipekci (Turkiye'de Ilk sinemanin kurucusu)
. Izak Ben Zwi (Israil'in ikinci cumhurbaskani)
atin.org
yesil.org
gercekergenekon.4t.com