'İnsanlığın hepsini bir vücut ve her milleti bu vücudun bir uzvu, azası saymak icap eder. Bir vücudun bir parmağının ucundaki acıdan, diğer bütün uzuvlar müteessir olur. Ancak böyle bir düşünüş insanları, milletleri hodbinlikten kurtarır. Eğer milletler arasında bir hastalık varsa, hadise ne kadar uzakta olursa olsun, kendi aramızda olmuş gibi bu esastan şaşmamak lâzımdır. Eğer devamlı sulh isteniyorsa, insan kitlelerinin vaziyetlerini iyileştirecek, milletlerarası tedbirler lâzımdır. İnsanların hepsinin, heyeti umumiyesinin refahı, açlığın ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları, kinden ve hasetten uzaklaşacak şekilde terbiye edilmelidir'.
(Atatürk'ün, 17 mart 1937'de Ankara'da, Ankara Palas'ta Romanya Dışişleri Bakanı Antonesku şerefine verilen ziyafetteki nutkundan.)
Murat Yüce, sadece TVye yansıyan bir rehineydi. Kim bilir Irak'ta daha ne kadar rehinemiz vardır? Bir miktar para kazanacağız diyerek Irak'taki yurtaşların ölümüne razı olunamaz! Gerekirse bütün ihracat durdurulmalıdır!
Atatürk'ün 19 mayıs 1919 da, Samsun'da misafir kaldığı 'Mıntaka Palas Oteli' şimdi gene yerindedir ve Mustafa Kemal Müzesi'dir. Alt katını bir kitaplık işgal eder. Üst kat holünde, odalarında onu hatırlatan bir hava muhafaza edilmeye çalışılır. Duvarlarında tek veya grup resimleri, yazılar asılıdır. (Şevket Süreyya Aydemir-Tek Adam)
'İnsanlığın hepsini bir vücut ve her milleti bu vücudun bir uzvu, azası saymak icap eder. Bir vücudun bir parmağının ucundaki acıdan, diğer bütün uzuvlar müteessir olur. Ancak böyle bir düşünüş insanları, milletleri hodbinlikten kurtarır. Eğer milletler arasında bir hastalık varsa, hadise ne kadar uzakta olursa olsun, kendi aramızda olmuş gibi bu esastan şaşmamak lâzımdır. Eğer devamlı sulh isteniyorsa, insan kitlelerinin vaziyetlerini iyileştirecek, milletlerarası tedbirler lâzımdır. İnsanların hepsinin, heyeti umumiyesinin refahı, açlığın ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları, kinden ve hasetten uzaklaşacak şekilde terbiye edilmelidir'.
(Atatürk'ün, 17 mart 1937'de Ankara'da, Ankara Palas'ta Romanya Dışişleri Bakanı Antonesku şerefine verilen ziyafetteki nutkundan.)
-Kayıtlı seçmenlerin dörtte birinin, seçime katılanların üçte birinin oylarıyla, tek bir parti Meclis'te Anayasa'yı değiştirebilecek üçte iki çoğunluk sağlayabiliyorsa,
-Seçim sistemindeki yüzde on barajına takılan partilerin aldıkları toplam oy 13,5 milyon ile, üçte iki çoğunluğa erişen iktidar partisinin aldığı 10.8 milyon oydan çok daha fazla olduğu halde, Mecliste temsil edilemiyorsa,
-Örneğin, oy kullanan seçmenlerin yüzde 9,5'i oranında üç milyon oy alan DYP meclis dışında kalıyorsa,
Bakara Suresi,208. Ayet: 'Ey iman edenler, topluca barışa girin ve şeytanın adımlarına uymayın; çünkü o, sizin aranızı açan belli bir düşmandır.'
'İnsanlığın hepsini bir vücut ve her milleti bu vücudun bir uzvu, azası saymak icap eder. Bir vücudun bir parmağının ucundaki acıdan, diğer bütün uzuvlar müteessir olur. Ancak böyle bir düşünüş insanları, milletleri hodbinlikten kurtarır.
Eğer milletler arasında bir hastalık varsa, hadise ne kadar uzakta olursa olsun, kendi aramızda olmuş gibi bu esastan şaşmamak lâzımdır.
Eğer devamlı sulh isteniyorsa, insan kitlelerinin vaziyetlerini iyileştirecek, milletlerarası tedbirler lâzımdır.
İnsanların hepsinin, heyeti umumiyesinin refahı, açlığın ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları, kinden ve hasetten uzaklaşacak şekilde terbiye edilmelidir'.
(Atatürk'ün, 17 mart 1937'de Ankara'da, Ankara Palas'ta Romanya Dışişleri Bakanı Antonesku şerefine verilen ziyafetteki nutkundan.)
'Hep konuştular, demir ağlarla ördük dediler. Ne ördünüz, laftan başka! '
(Recep Tayyip Erdoğan / Mart-2004)
Göreve başladığı 3 kasım 2002 tarihinde ilk işi tüm Tarım İl Müdürlerini ve tüm İl Milli Eğitim Müdürlerini değiştirmek olduğunu biliyor muydunuz?
Murat Yüce, sadece TVye yansıyan bir rehineydi. Kim bilir Irak'ta daha ne kadar rehinemiz vardır? Bir miktar para kazanacağız diyerek Irak'taki yurtaşların ölümüne razı olunamaz! Gerekirse bütün ihracat durdurulmalıdır!
Kitap: Tek Adam / Şevket Süreyya Aydemir (3 cilt)
Atatürk'ün 19 mayıs 1919 da, Samsun'da misafir kaldığı 'Mıntaka Palas Oteli' şimdi gene yerindedir ve Mustafa Kemal Müzesi'dir. Alt katını bir kitaplık işgal eder. Üst kat holünde, odalarında onu hatırlatan bir hava muhafaza edilmeye çalışılır. Duvarlarında tek veya grup resimleri, yazılar asılıdır. (Şevket Süreyya Aydemir-Tek Adam)
www.1001kitap.com/Tarih/Sevket_Sureyya_Aydemir/tekadam_cilt2/index.html adresinde 'TEK ADAM' kitabının 2.cildinin 1.bölümüne ulaşılabilir.
'İnsanlığın hepsini bir vücut ve her milleti bu vücudun bir uzvu, azası saymak icap eder. Bir vücudun bir parmağının ucundaki acıdan, diğer bütün uzuvlar müteessir olur. Ancak böyle bir düşünüş insanları, milletleri hodbinlikten kurtarır.
Eğer milletler arasında bir hastalık varsa, hadise ne kadar uzakta olursa olsun, kendi aramızda olmuş gibi bu esastan şaşmamak lâzımdır.
Eğer devamlı sulh isteniyorsa, insan kitlelerinin vaziyetlerini iyileştirecek, milletlerarası tedbirler lâzımdır.
İnsanların hepsinin, heyeti umumiyesinin refahı, açlığın ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları, kinden ve hasetten uzaklaşacak şekilde terbiye edilmelidir'.
(Atatürk'ün, 17 mart 1937'de Ankara'da, Ankara Palas'ta Romanya Dışişleri Bakanı Antonesku şerefine verilen ziyafetteki nutkundan.)
Bir ülkede eğer:
-Kayıtlı seçmenlerin dörtte birinin, seçime katılanların üçte birinin oylarıyla, tek bir parti Meclis'te Anayasa'yı değiştirebilecek üçte iki çoğunluk sağlayabiliyorsa,
-Seçim sistemindeki yüzde on barajına takılan partilerin aldıkları toplam oy 13,5 milyon ile, üçte iki çoğunluğa erişen iktidar partisinin aldığı 10.8 milyon oydan çok daha fazla olduğu halde, Mecliste temsil edilemiyorsa,
-Örneğin, oy kullanan seçmenlerin yüzde 9,5'i oranında üç milyon oy alan DYP meclis dışında kalıyorsa,
o ülkede demokrasi vardır diyebilirmiyiz!