el-kaide örgütünün teorisyeni ve iki numaralı ismi. karısı ve üç kızının, amerikan hava saldırıları sırasında öldüğü ileri sürülmüş, kandahardaki saldırılar sırasında.
mısır'da islami cihad örgütünü kurmuş. ayrıca batı üniversitelerinde çok iyi eğitim görüp doktor ünvanı almış. mısır cumhurbaşkanı enver sedat'a düzenlenen suikasttan sorumlu olmakla suçlanmasının ardından afganistan'a kaçmış.
El Kaide'nin iki numaralı adamı, teorisyeni, basın sözcüsüdür. 19 haziran 1951 mısır doğumludur. 7 ağustos 1998'de, abd'nin Tanzanya'daki dar-üs selam ve Kenya'daki nairobi büyükelçiliklerinin bombalanması olayında rol oynadığı iddiasıyla suçlanıyor. yanısıra 11 eylül olaylarının da baş faillerindendir. ABD dışişleri bakanlığı adalet programı, Eymen El-Zevahiri'nin yakalanmasına ya da suçlanmasına doğrudan neden olacak bilgi için 5 milyon dolara kadar ödül vermektedir.
Okuyup araştırma zahmetine katlananlar görecektirki 'stad hiç bir zaman çökmemiştir' Sadece açılış maçında 1964 de yeni açık tribünde bir köftecinin tezgahındaki piknik tüpünün alevi paniğe yol açmış ve izdihamdan dolayı yeni açık üst tribünden alt tribüne düşenler olmuştur.1 kişi ölmüştür.
Panik avasından dolayı olay haberlere 'tribnü çöktü' diye yansımıştır.
Behice Boran 1 mayıs 1910'da Bursa'da doğdu. 1939'da Ankara dil tarih ve coğrafya fakültesi'ne sosyoloji doçenti olarak atandı. 1941'de bir grup arkadaşıyla birlikte 'yurt ve dünya' ve 'adımlar' dergilerini çıkarmaya başladı, ancak her iki dergi de 1944 yılında bakanlar kurulu kararıyla kapatıldı. 'Görüşler' dergisinde yayımlanan bir yazısından dolayı üç öğretim görevlisi ile birlikte hakkında tahkikat açıldı. Bunun üzerine Boran ve arkadaşları Danıştay'a dava açtılar ve davayı kazanarak üniversitedeki görevlerine döndüler. Bir süre sonra Boran ve üç öğretim görevlisi hakkında yeniden dava açıldı, bu seferki sonuç boran'ın üniversitedeki kadrosunun kaldılmasıydı.1950'de Türk Barışseverler Cemiyeti'ni kurdu ve derneğin başkanlığını yaptı, bir yıl sonra derneğin, Kore'ye asker gönderilmesini eleştiren tutumu nedeniyle 15 ay hapse mahkum edildi.
Bu ceza, üniversitedeki öğretim üyeliğinden ihraç edilmesine yol açtı.1951 yılında başlatılan 'Komünist partisi' soruşturmasından dolayı 1953 Eylül'ünde tutuklandı, bir yıl sonra tahliye oldu.
1962'de Türkiye İşçi partisi'ne üye oldu. ilk kongrede genel yönetim kurulu ve merkez yürütme kurulu üyeliklerine, 1969'da genel sekreterlik görevine seçildi.bu arada 'Türkiye Sosyalizmi'ni 'Hürriyetçi ve Güleryüzlü' olarak tanımlayarak, Türkiye devriminin Leninist çizgiyi izleyeceğini söyleyen parti genel başkanı Mehmet Ali Aybar'ın bu çizgisine Sadun Aren'le birlikte karşı çıkan Boran, onun bilimsel sosyalizmden sapmış olduğunu ilan eder ve Aybar'ın genel başkanlıktan alınmasına dönük bir kampanya başlatır. 3. kongre'de aybar tekrar genel başkan seçilince tip fiilen iki başlı hale geldi ve aren-boran çevresi, sbkp ve avrupa komünist partilerinin çizgisine uyarlanmış olan bir ideolojik çizgiyi savunan 'emek' dergisini çıkarmaya başladı.1970 yılında partinin 4. kongresinde aybar tasfiye edildi ve boran genel başkan seçildi.12 mart 1971 darbesi tip'i kapatırken boran da sıkıyönetim mahkemesi'nce tutuklandı. merkez yürütme kurulu'nun bazı üyeleriyle birlikte yargılandı ve 15 yıl ağır hapse mahkum edildi.2.tip, 2 yılı aşkın bir süre cezaevinde kalan boran'ın başkanlığında nisan 1975'de kuruldu.1977 seçimlerinde alınan oy oranının çok düşük düzeyde kalması parti içinde tkp ve tsip'le yakınlaşma eğilimini güçlendirdi. parti içi tartışmalar, sonradan sosyalist iktidar dergisini çıkaracak olan yalçın küçük, metin çulhaoğlu ve çok sayıda sosyalist devrimci tip'linin 'anti-sovyetik' oldukları iddiasıyla partiden ihraçlarıyla sonuçlandı. daha sonra ise tkp ile birleşmenin savunuculuğunu yapan merkez yöneticiler tasfiye edildi.boran, 1 mayıs 1979'da istanbul'da 1 mayıs'ın yasaklanması ve sıkıyönetim tarafından sokağa çıkma yasağı konmasını protesto ederek parti yönetici ve üyeleriyle birlikte merter'de eylem yaptığı için tutuklandı ve hapis cezasına çarptırıldı. 12 eylül 1980 darbesiyle 2.tip de kapatıldı. behice boran önce gözaltına alındı. daha sonra tip yöneticilerinin bir kısmıyla birlikte yurtdışına çıktı. 10 ekim 19872de brüksel'de öldü. türkiye'ye getirilen cenazesi zincirlikuyu mezarlığında toprağa verildi.
Kuran'da Allah, ne eski yunan felsefesinde tasvir edilen olemp tanrıları gibi arzu ve ihtiraslarının dürtüsü ile kullarını kovalar ve ne de 'Eski Ahid'in Tekvin babının onbirinci bölümünde yer alan uydurma 'Babil Burcu' masalında anlatıldığı gibi kullarına intikam tuzakları kurar.
Kuran'ı Hz.Muhammed'in yazdığını iddia edenlere, Kuran'ı alıp başından sonuna kadar 'Bunu şu amaçla yazmıştır, bunu da yazmasının sebebi şudur vs...' diyerek okumasını tavsiye ediyorum.
İnsan yapısı bir kitap binlerce İnsanı O'na inanmaya yöneltebilir miydi? Kuran'da yazanlar sadece birer kelimeden ibaret değildir, her ayetin hatta her kelimenin içinde binlerce sır vardır.Önyargıyla yaklaşan insan için hiç bir anlam ifade etmeyen bir takım kelimeler gibi gelmesi çok doğaldır.İşte belki de ilk emrin 'OKU' olmasının sebebi hikmeti de budur.
el-kaide örgütünün teorisyeni ve iki numaralı ismi.
karısı ve üç kızının, amerikan hava saldırıları sırasında öldüğü ileri sürülmüş, kandahardaki saldırılar sırasında.
mısır'da islami cihad örgütünü kurmuş. ayrıca batı üniversitelerinde çok iyi eğitim görüp doktor ünvanı almış. mısır cumhurbaşkanı enver sedat'a düzenlenen suikasttan sorumlu olmakla suçlanmasının ardından afganistan'a kaçmış.
Eymen el Zevahiri
El Kaide'nin iki numaralı adamı, teorisyeni, basın sözcüsüdür. 19 haziran 1951 mısır doğumludur. 7 ağustos 1998'de, abd'nin Tanzanya'daki dar-üs selam ve Kenya'daki nairobi büyükelçiliklerinin bombalanması olayında rol oynadığı iddiasıyla suçlanıyor. yanısıra 11 eylül olaylarının da baş faillerindendir. ABD dışişleri bakanlığı adalet programı, Eymen El-Zevahiri'nin yakalanmasına ya da suçlanmasına doğrudan neden olacak bilgi için 5 milyon dolara kadar ödül vermektedir.
Son 5 yıldır ABD / Pennsylvania eyaletinde yaşıyor.
Okuyup araştırma zahmetine katlananlar görecektirki 'stad hiç bir zaman çökmemiştir'
Sadece açılış maçında 1964 de yeni açık tribünde bir köftecinin tezgahındaki piknik tüpünün alevi paniğe yol açmış ve izdihamdan dolayı yeni açık üst tribünden alt tribüne düşenler olmuştur.1 kişi ölmüştür.
Panik avasından dolayı olay haberlere 'tribnü çöktü' diye yansımıştır.
Kendi özgür iradenle seçmediğin bir şey hakkında üstünlük taslamak.Mantıksızlık!
Mezarı Türkiye topraklarında, Ankara'da Karşıyaka mezarlığındadır.
Tam adı, Şefik Hüsnü Değmer.
İşçi Çiftçi Sosyalist Fırkası' nın kurucusu.(1919) , Genel Başkanı.
Behice Boran 1 mayıs 1910'da Bursa'da doğdu. 1939'da Ankara dil tarih ve coğrafya fakültesi'ne sosyoloji doçenti olarak atandı. 1941'de bir grup arkadaşıyla birlikte 'yurt ve dünya' ve 'adımlar' dergilerini çıkarmaya başladı, ancak her iki dergi de 1944 yılında bakanlar kurulu kararıyla kapatıldı. 'Görüşler' dergisinde yayımlanan bir yazısından dolayı üç öğretim görevlisi ile birlikte hakkında tahkikat açıldı. Bunun üzerine Boran ve arkadaşları Danıştay'a dava açtılar ve davayı kazanarak üniversitedeki görevlerine döndüler. Bir süre sonra Boran ve üç öğretim görevlisi hakkında yeniden dava açıldı, bu seferki sonuç boran'ın üniversitedeki kadrosunun kaldılmasıydı.1950'de Türk Barışseverler Cemiyeti'ni kurdu ve derneğin başkanlığını yaptı, bir yıl sonra derneğin, Kore'ye asker gönderilmesini eleştiren tutumu nedeniyle 15 ay hapse mahkum edildi.
Bu ceza, üniversitedeki öğretim üyeliğinden ihraç edilmesine yol açtı.1951 yılında başlatılan 'Komünist partisi' soruşturmasından dolayı 1953 Eylül'ünde tutuklandı, bir yıl sonra tahliye oldu.
1962'de Türkiye İşçi partisi'ne üye oldu. ilk kongrede genel yönetim kurulu ve merkez yürütme kurulu üyeliklerine, 1969'da genel sekreterlik görevine seçildi.bu arada 'Türkiye Sosyalizmi'ni 'Hürriyetçi ve Güleryüzlü' olarak tanımlayarak, Türkiye devriminin Leninist çizgiyi izleyeceğini söyleyen parti genel başkanı Mehmet Ali Aybar'ın bu çizgisine Sadun Aren'le birlikte karşı çıkan Boran, onun bilimsel sosyalizmden sapmış olduğunu ilan eder ve Aybar'ın genel başkanlıktan alınmasına dönük bir kampanya başlatır. 3. kongre'de aybar tekrar genel başkan seçilince tip fiilen iki başlı hale geldi ve aren-boran çevresi, sbkp ve avrupa komünist partilerinin çizgisine uyarlanmış olan bir ideolojik çizgiyi savunan 'emek' dergisini çıkarmaya başladı.1970 yılında partinin 4. kongresinde aybar tasfiye edildi ve boran genel başkan seçildi.12 mart 1971 darbesi tip'i kapatırken boran da sıkıyönetim mahkemesi'nce tutuklandı. merkez yürütme kurulu'nun bazı üyeleriyle birlikte yargılandı ve 15 yıl ağır hapse mahkum edildi.2.tip, 2 yılı aşkın bir süre cezaevinde kalan boran'ın başkanlığında nisan 1975'de kuruldu.1977 seçimlerinde alınan oy oranının çok düşük düzeyde kalması parti içinde tkp ve tsip'le yakınlaşma eğilimini güçlendirdi. parti içi tartışmalar, sonradan sosyalist iktidar dergisini çıkaracak olan yalçın küçük, metin çulhaoğlu ve çok sayıda sosyalist devrimci tip'linin 'anti-sovyetik' oldukları iddiasıyla partiden ihraçlarıyla sonuçlandı. daha sonra ise tkp ile birleşmenin savunuculuğunu yapan merkez yöneticiler tasfiye edildi.boran, 1 mayıs 1979'da istanbul'da 1 mayıs'ın yasaklanması ve sıkıyönetim tarafından sokağa çıkma yasağı konmasını protesto ederek parti yönetici ve üyeleriyle birlikte merter'de eylem yaptığı için tutuklandı ve hapis cezasına çarptırıldı.
12 eylül 1980 darbesiyle 2.tip de kapatıldı. behice boran önce gözaltına alındı. daha sonra tip yöneticilerinin bir kısmıyla birlikte yurtdışına çıktı.
10 ekim 19872de brüksel'de öldü. türkiye'ye getirilen cenazesi zincirlikuyu mezarlığında toprağa verildi.
Kuran'da Allah, ne eski yunan felsefesinde tasvir edilen olemp tanrıları gibi arzu ve ihtiraslarının dürtüsü ile kullarını kovalar ve ne de 'Eski Ahid'in Tekvin babının onbirinci bölümünde yer alan uydurma 'Babil Burcu' masalında anlatıldığı gibi kullarına intikam tuzakları kurar.
Kuran'ı Hz.Muhammed'in yazdığını iddia edenlere, Kuran'ı alıp başından sonuna kadar 'Bunu şu amaçla yazmıştır, bunu da yazmasının sebebi şudur vs...' diyerek okumasını tavsiye ediyorum.
İnsan yapısı bir kitap binlerce İnsanı O'na inanmaya yöneltebilir miydi? Kuran'da yazanlar sadece birer kelimeden ibaret değildir, her ayetin hatta her kelimenin içinde binlerce sır vardır.Önyargıyla yaklaşan insan için hiç bir anlam ifade etmeyen bir takım kelimeler gibi gelmesi çok doğaldır.İşte belki de ilk emrin 'OKU' olmasının sebebi hikmeti de budur.